FIFA kural ya da sistem değişikliği ile ilgili bir karar aldığında; bunu bir tam sezon geçtikten sonraki dönemin başlangıcında yürürlüğe sokar... Ülke puanlarının getirdiği sıralama nedeniyle kazanılan haklar; gene aradan bir tam sezon geçtikten sonraki döneme aittir. UEFA; bu sıralamaya göre, ülkelerin kaçar takımla (Ama aradan bir tam sezon geçtikten sonra uygulanmak üzere) Avrupa kupalarında temsil edileceğini belirler... Öyle “Karar aldım, hemen uygularım” diye bir şey asla olamaz. Araya mutlaka intikal süresi konulur. Türkiye’de ise durum çok farklı...
Mesela lig başlamış devam ediyor... Bir bakıyorsunuz, sezon sonuna (Birkaç yıl önce olduğu gibi) Play-Off sistemi koyuyorlar. Lig sürerken kural değişikliği mi olur?
Hatırlayın... Normal lig sezonu içinde şampiyon olmuş G.Saray’a, sonradan alınan kararla Play-Off oynattılar. Rezalet ötesi bir şeydi!
Geçen sezon da, ligin bitimine 5-6 hafta kala; alel-acele Passolig uygulamasını getirdiler. Faydalı olabilecek bir sistemi; daha baştan felç ettiler. Sisteme yönelik güven duygusunu parçaladılar.
Bu sene de; geçen sezondan kalma saha kapatma, seyircisiz oynama ya da para cezalarını kuşa çevirdiler. Tribün cezası verilmesi mantıklı gelebilir ve kabul edilebilir ama, bu işlerin disipline edilmiş bir işleyiş normu olmalı... Kafana estiği anda karar alabilirsin ama, bunu yürürlüğe sokmanın bir adabı vardır. Ben yaptım oldu mantığı ile, ancak bizim gibi ülkeler futbolu böyle güdük yönetir... Avrupa’nın nasıl yaptığını yukarıda anlattım.
Özellikle spordaki bazı kararlar, eski dilde “Makabline şamil” yani “Geriye dönük” olamaz. Eski cezayı çektirirsin, bir sonraki sezon da yeni uygulamayı başlatırsın. Bu kadar basit... Yönetmeliği yaz-boz tahtasına çevirmeyin!
***
Her duruma, her kuruma, her kişiye yönelik anlık kararlar alıp ortalığı Çırpıcı Çayırı’na çevirirsen; mevcut düzen gün gelir içinden çıkılamaz hale gelir. Sıkça yaşadığımız kaoslar, işte bu başıboşluktan ve durumu idare etmekten kaynaklanıyor.
Biraz ciddiyet lütfen!