Seçimlere 19 gün kala CHP'nin İstanbul adayı ve kampanyası patlamış durumda.
Sadece "israfı bitirdik" demek için İBB kasasından 350 milyon TL harcamasından bahsetmiyorum İmamoğlu'nun. Seçim kampanyası için İBB bütçesinden 980 milyon TL çekmesinden de söz etmiyorum.
Mevcut Başkan bu savrukluğa dair kamuoyuna bir açıklama yapmadan yeni bir karanlık durumun içinde kalakaldı.
Medya, sosyal medya üç gündür skandal bir görüntüyle çalkalanıyor malum.
Ama ne CHP Genel Merkezinden ne İstanbul İl Başkanlığından ve İBB adayı İmamoğlu'ndan çıt çıkmıyor. Bu yazı kaleme alınırken herhangi bir açıklama yapılamamıştı.
CHP'li yayın kuruluşları, gazeteciler, savunucular da öyle. Herkes üç maymunu oynuyor.
Ama bunca sessizlik elbette çok şey söylüyor.
PARADAN KULE YAPAN CHP'LİLER
Skandal görüntülerde İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden beri kasası olarak bilinen Fatih Keleş, yanındaki kişilerle bavullardan çıkardıkları para destelerini sayıyorlar. Desteler kadar çok ki üst üste koyarak kule yapıyorlar. Söylendiğine göre sayım işlemi dört saat sürüyor.
Paranın nereden geldiği, kime ait olduğu, nereye gittiği, miktarı bilinmiyor.
Görüntülerin nerede çekildiği de henüz teyit edilmiş değil. CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda çekildiğini iddia eden de var, bir avukatlık bürosunda çekildiğini iddia eden de.
Paranın akıbeti gibi böyle bir zamanlamayla kimin sızdırdığı bilinmese de CHP adayının bundan çok etkileneceği açık. "İmamoğlu'nda büyük para var, onu harcıyor" iddiası İmamoğlu ismine zaten yapışıktı ve bu defa başka.
Sonuçta bu para kendi parası mı?
Müteahhit babasının parası mı?
CHP'nin parası mı?
Yoksa İstanbullulara ait olan ve İBB kasasından çıkarılan bir para mı?
Bilmiyoruz.
İlk üç şık ise diyecek bir şey yok.
Ama değilse yargının devreye girmesi gerekecek.
KURULTAY'DAKİ KARA PARA AÇIKLANMADAN...
Ekrem İmamoğlu'nun kaynağı meçhul kasasının patlaması CHP'yi sadece 31 Mart seçimlerinde zora sokmayacak aslında. Özgür Özel'in genel başkan seçildiği kurultay üzerindeki şüpheleri de artıracak.
Zira hatırlanacağı üzere kurultay zamanı birden fazla CHP'li isim, İstanbul Laleli'deki dört döviz bürosunun açtırılarak çantalar dolusu doların Ankara'ya taşındığını ve delegelerin bu yolla "ikna" edildiğini iddia etmişti.
CHP'li Tolgahan Erdoğan 50 milyon dolardan bahsederek İmamoğlu ile Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık'ın adını anmıştı. Hatta iddiayı yalanlayan varsa deyip isim ve adres vererek Mobese kameralarının izlenmesini istemişti Tolgahan Erdoğan.
Bir başka iddia ise CHP Muş eski Gençlik Kolları Başkanı Erkan Çakır'dan geldi. Çakır doğu, güneydoğu illerinde değişimden yana oy kullanacak delegelere kişi başı 1500 ila 10 bin dolar arasında para verildiğini iddia etmişti kurultay öncesinde.
METRO YALANI YATSIYA KALMADI
Öte yandan İstanbul seçimlerine dair konuşacak yüzlerce konu başlığı varken "meçhul para" konuşmak zorunda kalıyoruz.
İmamoğlu'nun metro yalanlarını yazmak istiyordum mesela bugün.
Biliyorsunuz mevcut Başkan "sıfırdan temelini ben attım", "tabi tabi, sıfırdan sıfırdan..." dediği üç metro hattı da AK Parti döneminde başlayıp önemli bir kısmı da yapılıyor. Bunu biliyor İmamoğlu. Zaten hatların yapımında kullanılmak üzere İBB Meclisi'ne gelen kredi talebine CHP grubuyla beraber İmamoğlu da "hayır" oyu vermiş 2017'de.
Hal böyleyken bu kadar kolay yalan söylenmesi, ısrarla söylenmesi... ürkütücü gerçekten.
Gerçi köfte mevzuundan sonra böyle şeylere şaşırmamak lazım belki de.
İKRAM EDİP BAŞA KAKMAK DA NEDİR!
Bilmeyenler için özetleyeyim.
30 yıl önce kendisi Beylikdüzü'nde lokanta işletirken Tayyip Erdoğan da İBB Başkanıdır.
Anlattığına göre Erdoğan bir gün hasbelkader bu lokantaya gelmiş, köfte yemiş.
İmamoğlu da para almamış Erdoğan'dan. İkram etmiş yani...
Ama bugün... Aradan 30 yıl geçtikten sonra... On binlerce belki yüzbinlerce esnafın zarafetle yaptığı ikramı kamuoyunun önünde ilan ediyor İmamoğlu!
Bu kadar çiğlik de çok demeyin.
Çünkü bu çiğlik yetmezmiş gibi bir de "parasını almadım yediği köftenin, ömür boyu ödeyemez artık" diyerek sırıtıyor!
Bunun komik olduğunu sanması ayrı fecaat, yaptığı ikramı 30 yıl sonra başa kakması ayrı.
CHP'nin İstanbul için gösterecek başka aday bulamaması ise tam fecaat.