100 sene öncesine kadar ilaikelimetullah yani Allah'ın adını yüceltmeyi kendine hedef seçmiş, Karadeniz'i Akdeniz'i Kızıldeniz'i Türk gölüne çevirmiş, dünyanın büyük bir kısmına hükmeden bir Osmanlı Devlet-i Aliyyesi vardı.
Zamanla yönetimin yozlaşması ve toplumun çürümesiyle ömrünü tamamladı. Enkazı üzerine kurulan yeni devlet, resmi dininin İslam olduğunu ve İslam şeriatını uygulamayı hedeflediğini anayasasına yazmıştı.
Yazmıştı fakat, kısa bir süre sonra başlayan tek parti iktidarı Allah'ın adını (dinini) kamudan uzaklaştırmayı hedefine koydu ve adına da laiklik diyerek anayasayı değiştirdi.
AK Parti iktidarına kadar laiklik dini ve dindarları kamudan uzaklaştırma biçiminde uygulandı.
Tabii ki bu arada toplumun değerlerinden Osmanlı zamanında da kopuk olan kesim bu dönemde palazlandı.
Milleti eğitilmesi gereken maraba olarak ve kendisini devletin sahibi olarak gören kesim eski düşüncelerinden ve alışkanlıklarından vazgeçmediler, hâlâ da vazgeçmiş değiller.
Hele 31 Mart seçimlerinde zihniyetlerini temsil eden CHP'nin birinci parti olması bu kesimi iyice cesaretlendirmişe benziyor.
Bakmayın helalleşme, normalleşme ve yumuşama gibi siyasi manevralara.
Artık gerçek yüzlerini saklamıyorlar.
CHP Sözcüsü camilerde okunan hutbede geçen ayetlere alenen saçma diyor.
Genel başkanı da çocuklara verilen Kuran eğitimine 'ortaçağ zihniyeti' demişti!
Tek parti döneminde de Kuran için, 'Arap oğlunun yaveleri!' diyorlardı.
Önce sinelerindeki kini faş edip tepki alınca da geri adım atmalarına bakmayın, CHP kanadında değişen bir şey yok.
Dün ne idiyseler bugün de öyleler.
Vücudunu teşhir ederek sahneye çıkan bir sözde sanatçı da onlardan cesaret alarak 'Bu nasıl Allah bu, nasıl Peygamber?' diyerek milletin kutsalına sahneden hakaret ediyor!
Yanlış anlaşılmasın, kimsenin inancının bekçisi değiliz. Herkes inancında hürdür ama hürriyeti başkasının sınırına kadardır.
Başkasına hakaret etmek özgürlük değildir, hak ihlalidir. İnsanlık değil, barbarlıktır!
Maalesef siyasetçisiyle sanatçısıyla bunlar, milletin inancına açıkça hakaret ediyorlar.
Bu seviyesizlikleri kalitelerini de gösteriyor elbette.
Dün Karabağ'ın özgürleştirilmesi için destek veren hükümete , 'Maalasef Azerbaycan'a yardım ediyoruz' diyen gitmiş, onun yerine Mavi Vatan'a masal diyeni gelmiş.
Aynı kafa.
Nato mermer nato kafa!
Bunların beyinleri işgal edilmiş maalesef.
Bunlar varken düşmana gerek yok ki!
Milletin değerlerinden kopuklukları yetmiyormuş gibi milletin değerlerine açıktan hakaret ederek nasıl bir kin beslediklerini gösteriyorlar.
Ve milletin ve devletin düşmanlarıyla aynı dili kullanıyorlar.
Tepki alınca geri adım atmalarına bakmayın, CHP kanadında değişen bir şey yok.
Fakat dönemlerinin kapandığının farkında değiller.
Millet 1950'den beri onlara iktidar yüzü göstermedi.
Böyle giderse bundan sonra da göremeyecekleri aşikâr.
Tabii ki milli değerleri savunanların toparlanmaları, birlik ve beraberliklerinin devamı şartıyla!