FETÖ'nün en büyük siyasi destekçisi Kılıçdaroğlu'dur... Bir haftalığına milliyetçilik oynamaya karar veren ve milleti buna inandırmak için Erdoğan'ı FETÖ'ye yardım etmekle suçlayan Kılıçdaroğlu'nun gerçek yüzünü hatırlatmakta fayda var.
MİT krizinde:
26 Ocak 2012: Fetullah Gülen'in ABD'deki tayfasından Faruk Taban ve mahrem imamlarından bir ekip, Kemal Kılıçdaroğlu'nu CHP Genel Merkezi'nde ziyaret etti. Bu görüşmeden bir gün önce, Kemal Kılıçdaroğlu; "yargıda cemaat kadrolaşması var, diyemem" demişti.
FETÖ heyetindekiler şunlardı:
Faruk Taban. Gülen'in kurdurduğu Türk Amerikan Birliği adlı organizasyonun başkanı.
Bilal Ekşili. Şikago'daki Niagara Vakfı'nın başkanı. Vakfın onursal Başkanı, Fetullah Gülen.
Furkan Koşar. New York'taki Brooklyn Amity School isimli okulun müdürü.
Özkur Yıldız. Arizona'da Sonoran Bilim Akademisine bağlı 5 okulun genel müdürü.
Cemil Teber. Turkuaz Konseyi Başkan Yardımcısı.
Gezi kalkışmasında:
18 Mart 2013: Fetullah Gülen'in davet ettirdiği CHP heyeti, ABD'den Türkiye'ye döndü. 19 Mart 2013'te Cumhuriyet'te şu haber yer aldı:
"Fethullah Gülen cemaatinin ABD'de etkin sivil toplum kuruluşlarından Türk Amerikan Birliği'nin (TAA) Washington'da yapılan 3. genel kuruluna CHP iki genel başkan yardımcısı, milletvekilleri ve belediye başkanlarıyla birlikte katıldı. Heyete başkanlık eden Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın'ın değerlendirmesi şöyle:
"Washington'da AKP'ye yönelik ilk yıllardaki 'liberal demokrat' algısı, yerini 'demokrasi için kontrol edilmesi gereken bir güç' algısına bırakmış."
CHP heyeti FETÖ'cülerle görüşüyor ve mesajı alıyor: Erdoğan kontrol edilmeli... Ve Kılıçdaroğlu harekete geçiyor.
20 Mayıs 2013: Gezi kalkışmasından bir hafta önce (27 Mayıs'ta) Kılıçdaroğlu Aydın'da konuşuyor. "Bu hükümete saldıracağız ve bu hükümeti düşüreceğiz."
17/25 Aralık darbe teşebbüsünde:
2 Aralık 2013: FETÖ'nün 17/25 Aralık siyasî darbe teşebbüsünden 15 gün önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "üç düşünce kuruluşu bizi davet etti" diyerek Washington'a gidiyor. Dikkat, 37 yıl aradan sonra bir CHP Genel Başkanı ilk defa ABD'ye gidiyor. Resmî bir ziyaret değil, FETÖ davetlisi olarak...
Kılıçdaroğlu ve yanındakiler ertesi gün FETÖ'cülerle Türkî Amerikan Birliği'nin kahvaltı programında görüşüyor. Türkiye'ye dönüşte heyetteki bazı CHP'liler, "yakında öyle şeyler açıklanacak ki, Erdoğan ülkeyi terk edecek" diye konuşuyorlar. Kılıçdaroğlu, Samanyolu TV'de "Erdoğan yurt dışına kaçacak ama yakalayıp getireceğiz" bile diyor.
MİT TIR'ları ihanetinde:
17 Mayıs 2015: CHP Genel Başkanı, yanında Enis Berberoğlu olduğu halde Zaman gazetesine gitti ve Ekrem Dumanlı ile görüştü. Haberden iki gün sonra 20 Mayıs'ta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hürriyet gazetesini ziyaret etti. Ve şunları söyledi:
"CHP iktidarında MİT TIR'ları öyle gidip gelmeyecek. Silah taşımayacaklar. Filmleri var, kamyonlardaki kasaların nasıl açıldığının, bombaların görüntüleri var. Ben de seyrettim."
Ocak 2014'teki MİT TIR'larının FETÖ'cüler tarafından durdurulması ihaneti, 5 Haziran seçimlerine malzeme yapıldı, 29 Mayıs'ta Cumhuriyet gazetesinde manşet oldu. Gazetenin o günkü yayın yönetmeni Can Dündar'dı. Sonra olayla ilgili dava açıldı, yargılama başladı. Can Dündar Almanya'ya kaçtı.
Kılıçdaroğlu'nun Gülen savunması
25 Aralık 2015'te Kılıçdaroğlu, gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya geldiğinde, kendisine F. Gülen soruldu. "Mazlumu savunmayacağız da kimi savunacağız? Kimse kusura bakmasın" dedi.
15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü için Kılıçdaroğlu sürekli "kontrollü darbe" diyerek hükümeti/devleti hedef gösterdi.
CHP-FETÖ irtibatları konusunda elbette yazılacak daha çok şey var. Belki de en önemlisi; 7 Mayıs 2010'de Deniz Baykal kasetinin yayınlanması ve 22 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye Genel Başkan olması...