Hafta içinde yolum yine Paris’e düştü. Yıllık iznimin bir bölümü için gitmiştim ama haber ayağıma geldi. Gazeteciliğin cilvesi işte.
Saldırının görgü tanıkları arasında bir Türk olduğunu öğrendim ve anlatımlarına ulaştım. Bu notlara gelmeden önce başka duyumlarımı da aktarayım.
Charlie Hebdo saldırısına ilişkin tuhaflıklar konuşulmaya devam edilirken, ilginç detaylar kulağıma geldi.
Konuştuğum herkes saldırının bir “düzmece” olduğunda hemfikir...
En çok konuşulan iddialardan birisi saldırının faili olarak lanse edilen ve konuşmalarına fırsat tanınmadan öldürülen Said ve Şerif Kouachi kardeşlerin aslında bir buçuk yıl öncesinden hayatlarını kaybettiklerine ilişkin. Özellikle Arap göçmenler, Kouachi kardeşlerin olayın faili olmadığından neredeyse emin.
Saldırının üzerinden haftalar geçmesine karşın ilginç detaylar ortaya çıkmaya devam ediyor.
Bunlardan birisi, Chanel markasına dikimler yapan bir atölyenin çalışanlarından birisinin anlatımlarından.
Charlie Hebdo saldırganları, dergiye saldırıyı gerçekleştirmeden önce yanlışlıkla derginin üst katında bulunan bu konfeksiyon atölyesine girmişler. Bu bilgi, saldırganların binada olduğu sırada orada bulunan Türk bir görgü tanığından. Dördüncü katta bulunan atölyeye giren maskeli kişilerin “film çevirdiklerini” sanan konfeksiyon çalışanları yerlerinden kıpırdamamışlar. Bir kat aşağıda bulunan Charlie Hebdo dergisine yönelik saldırının gerçekleşmesinden tam 1.5 saat sonra Fransız polisi olaya el koymuş. 1.5 saat zaman tanımayı tercih etmişler belli ki!
Polis, “kapıları kilitleyin, binadan ayrılmayın” mesajını iletmiş telefonla. Ardından da çalışanları binadan çıkarıp, psikolojik destek birimlerine yönlendirmişler.
Öldürülen polis memurunun vurulma anı da soru işaretleri yaratmış sokaktaki insanda. Pek çok kişiden “Neden kan izi yoktu?” sorusunu duydum.
Bir mizansen yaşandığına ilişkin kanı giderek yaygınlaşıyor.
Charlie Hebdo saldırısının ardından yapılan resmi açıklamalar, Fransız sokağının göçmen kaldırımlarını ikna etmemiş özetle...
***
Alkol yasağı tartışmaları soğudu ama yeniden alevlenirse diye not düşelim. Yine Paris sokaklarından bir bilgi aktarayım. Paris yakınlarındaki banliyölerden Argenteuil bölgesinden bir restorana bırakılan belediye kararını paylaşalım. Belediyenin kararı gereği saat 20.00 ile sabah 7.00 arası gıda ürünleri satan dükkanlar, marketler, bakkallar ve restoranlara dışarıya alkol ve alkollü içeceklerin satışı yasaklanmış durumda.
Uymayanlara da idari ve cezai yaptırım uyarısı yapılıyor...
Bu uygulama sadece bahsettiğim yerleşim biriminde değil, Fransa’nın başka kentlerinde de yürürlükte... Alkol yasağı tartışması bir daha alevlenirse, arşivden çıkarıp okumak üzere saklayalım bu bilgiyi.