Fenerbahçe, Avrupa Ligi'nde finalin kapısından dönerken taraftarından bir çoğunu üzdü ama bir o kadarına da "ohh" çektirdi.
Aykut Kocaman'ın dahiyane taktikleriyle çoğu zaman top oynamadan turlayan Fenerbahçe, çekirge misali bir iki üç derken sonuncusunda Benfica'ya yakalandı. İstanbul'da sahadan sildiği ve tek gol atmakla yetindiği Benfica önünde Lizbon'da geçmiş maçlardaki Çanakkale geçilmez taktiğiyle çıkan Fenerbahçe, aslında kendi ipini kendi çekti.
AEL Limassol, Marsilya, BATE, Plzen ve Lazio deplasmanrında ideale yakın kadrosuyla takım savunmasını bir nezbe başarabilen ve istediği skorları alan Sarı-Lacivertliler'in, Benfica karşısına da aynı düşünceyle çıkması sadece intihardı.
Önceki deplasmanlarda oynadığı takımların hücumdaki etkinliği ile Benfica'yı aynı kefeye koymak en hafifinden futbol cahilliğidir. Çünkü bu takımların analizini yaparken kendi savunma kurgusu ve rakiplerin hücum etkinliğini göz önünde bulundurup, "Çanakkale geçilmez ve kontraataklarla bu işi bitirebilirim" diyebilirsin ama Benfica karşısına aynı mantikla çıkamazsın.
Çünkü, Portekiz ekibinin en güçlü ve durdurulamaz yanı forvet hattıydı. Kadrondaki mevcut isimlerle, Benfica'nın forvet oyuncularını tartıya koyduğunda, durdurmak neredeyse imkansız. Maçtan önce de "Lazio maçındaki gibi savunma düşüncesiyle oynarsak eleniriz" dedim. Ancak Aykut Kocaman'ın böyle bir hataya düşmeyeceğini düşündüm. Çünkü Benfica'nın en zayıf ve en zaafiyetli bölgesi savunmasıydı. Fenerbahçe'nin, Benfica savunmasını zorladığı anlarda kaç pozisyon bulduğunu herkes net biçimde gördü. Ama Fener, maç boyunda rakip savunmaya zamansal anlamda 2 dakikadan fazla yüklenemedi. Yine de Egemen ve Kuyt'la 2. golü bulabilirlerdi. Neticesinde en çok övündüğü takım savunmasının yüzde 20'sini bile yapamayınca yenilmekten kurtulamadı.
Başta da dediğim gibi Fenerbahçe, Kocaman'ın taktiksel dehasıyla bugünlere kadar sadece M'Gladbach deplasmanı ve İstanbul'daki Benfica maçlarında iyi top oynayarak geldi. Plzen karşısında mahkumları oynayan, BATE karşısında dualarla ayakta kalan, Lazio sınavında ise ilahi gücün müdahalesiyle turlayan Fenerbahçe, son durağa gelmeden trenden atıldı.
Lizbon'daki sönük ve silik futbolla ne savunma, ne de hücum yapabilen Fenerbahçe'de taraftarın "İşkence bitti" sözü aslında herşeyi en güzel biçimde özetliyor.
"Olanda hayır vardır" sözünden hareketle F.Bahçe taraftarı, oynattığı futbolu hiç beğenmediği Aykut Kocaman'dan ve vefa duygusuyla oynattığı bazı isimlerden belki bu sayede kurtulacak.