Dün akşam G.Saray’da dere de bitti, göl de, deniz de!.. Sözüm ona Teknik Direktör Cesare Prandelli, sahaya öyle bir takım çıkardı ki; herkesin dudağı uçukladı. Kulübenin değeri, sahada oynayan futbolculardan daha yüksekti... Yekta ve Emre gibi G.Saray defterini çoktan kapamaları gereken futbolcularla maça başlamak; Sabri’yi sağ bekte oynatmak; tek forvetle gol aramak Prandelli’nin başlıca hataları... G.Saray’ın bir tane yıldız futbolcusu var. Bu futbolcu da Sneijder... Koltuk değnekleriyle bile yürüyecek durumda olsa; Sneijder’i ilk 11’de oynatacaksın. Oynatmadığın zaman kaleye şut atamıyorsun en azından...
G.Saray ilk uzaktan şutu 2. yarıda oyuna giren Sneijder’in ayağından buldu. Sarı-kırmızılı takım maçın ilk 20 dakikasında Trabzonspor’un üzerine gitti; gol pozisyonları da buldu ama öylesine beceriksizdi ki ayaklar; topu ya kaleciye nişanladılar; ya da dıraşı attılar.
G.Saray’ın toparlanması çok zor. Prandelli’nin kafası öyle karışık ki... Ve daha kötüsü, futbolu yönetmek ile görevlendirilen kişiler takımı öylesine tanımıyor ki; sürekli hata üzerine hata yapıyorlar. Dün akşam yılların futbolcusu Ergün’ün deyişiyle “Sahaya çıkan 11, gerçekten şaka gibiydi...” G.Saray’ın tek forvetle oynayamayacağını artık ilkokula giden çocuklar bile söylüyor. Ama nedense bunu Prandelli anlamıyor. Ona anlatması gereken kişilerse gerçeği bilmiyor! Chedjou ve Melo’nun dışında yüreğini ve futbolunu sahaya yansıtan bir tek futbolcu yok. E tabi 2 kişilik takım da doğru dürüst maç kazanamaz!
G.Saray, Avrupa’da farklı yenilgiler alırken hocası, “Bizim hedefimiz dördüncü yıldız” diyordu! Ne yazık ki Cesare Prandelli, o dördüncü yıldızın nasıl alınacağını bilmiyor!
Umutlar yavaş yavaş tükenmeye başlarken G.Saray’da Prandelli dönemi, Saftig’le birlikte Sarı-Kırmızılılar’ın en kötü sezonlarından birisi olacak gibi görünüyor!