Afra Saraçoğlu: Carpe Diem’e inanıyorum

Kötü çocuk filminin genç yıldızı Afra Saraçoğlu Carpe Diem’i felsefe olarak kabul ettiğini ve mesleğini çok sevdiğini söyledi.

Sinemamız sürekli yeni isimleri önümüze getiriyor. Genelde genç oyuncuların kariyeri dizi de başlarken Afra Saraçoğlu iki sinema filmi çekerek mesleğe atıldı. Bunun kendisi için bir şans olduğu söyleyen Saraçoğlu çocukluğundan beri oyuncu olmak istediğini onun için kendini çok şanslı hessettiğini belirtti.

Senaryoyu okuduğunuzda sizi etkileyen şey ne oldu?

Orijinal bir senaryo olması, 17-18 yaşlarındaki gençlerin yaşayabilecegi şeylerin olması ve Kayla’nın eğlenceli kişiliği.

Rolünüzden bahsedebilir misiniz?

Kayla enteresan bir karakter. Onu yaşarken çok eğlendim. Kayla’nın enerjisini çok seviyorum. Çok güçlü, çok fazla inişleri çıkışları olan, dobra, saf, iyi niyetli ve temiz bir kız. Çok sakar. Köpeklerden çok korkuyor. Kayla’nın bu denli köpeklerden korkması benim için garip çünkü ben hayvanları çok severim. Heyecanladığı zaman ağzından ne çıktığını bilemiyor ve cümleleri kafasında filtrelemeden çıkartıyor. Bunların yanında Kayla’nın içinde çok derin bir baba yarası var. Belki bu yüzden girdiği ortamlarda içine kapanık. Herkese güvenemiyor. Sırf babasının nefretini kazanmak için kendinden çok zıt bir karakteri istemesi onu biraz kendi saflığından uzaklaştırıyor. Çok yönlü bir karakter yani Kayla.

19 yaşında genç bir oyuncusunuz ve bu sizin ilk başrolünüz. Yönetmenin de ilk sinema filmi sanıyorum.

Bu sizin için bir avantaj oluşturmuş olabilir?

Biraz strese giriyor insan. Size güvenen ve inanan önemli insanlar var ve siz de ister istemez büyük bir sorumluluğun altına giriyorsunuz. ‘Bu kadar insanın beklentilerini karşılayabilecek miyim’ diye düşünmeden edemiyorsunuz. Tabii ki herkesi memnun etmek mümkün değil. ‘Elimden gelenin fazlasını yapmalıyım’ diye düşündüm ve bana güvenen insanların inançlarını boşa çıkartmamak için sınırlarımı aşmaya çalıştım.

Sinemada en çok hangi türü seversiniz? Türler arasında kendi fiziğinizin melodrama daha çok uygun olduğunu düşünüyor musunuz?

Sinemada fantastik, komedi, aksyion ve gençlik türlerini severim. 

Bazı roller vardır onlara hazırlanmak gerekir. Nasıl bir hazırlanma süreci geçirdiniz?

Tecrübelerimden yola çıkarak Kayla karakterini çıkartmaya çalıştım. Kayla gayet doğal, içinden nasıl geliyorsa öyle davranan bir kız. Bunun için bir araştırma yapmama gerek kalmadı çünkü bu içimde olan bir şey. Sadece 17 yaşına kadar babasız büyümüş ve baba şevkati görmemiş olan bir kız. Babasız büyüyen bir çocuğuda araştırmama gerek kalmadı çünkü o konuda Kayla’yı en iyi anlayanlardan biri de benim. Ama karakteri çıkartmak için de bir ön hazırlık sürecim oldu. Oyuncu koçum bana 30’a yakın terim verdi ve bu terimleri benim için ne ifade ediyor onları yazmamı istedi. Ben de sayfalarca yazdım. Sonra aynı terimleri Kayla içinde yazmaya başladım. Yaklaşık 15-20 gün bir ön hazırlık sürecim oldu diyebilirim.

Bu ikinci sinema filminiz. Günümüzde oyuncular ilk önce diziyle mesleğe atılıyor. Siz de ise bu durum farklı neden?

İlk teklifler o yönde geldi. Ben de kendimi geliştirmek açısından olumlu karşıladım. Sinema filmiyle hazırlanmak istedim oyunculuğa. Çünkü sinema filmi çekmek çok keyifli ama bir o kadarda emek isteyen bir iş.

Sinema setiyle dizi seti farklıdır.  Bu anlamda çekinceniz var mı?

Evet ikisi de farklı. Dizi maratonuna daha başlamadım. Zor olduğunu tahmin edebiliyorum. Ama işinizi sevdikten sonra yapamayacağınız şey yoktur.

Oyunculuğu ne zaman istediniz? 

10-11 yaşlarımda senaryo yazıp iki farklı kötü ve iyi karakter yazıp onları canladırırdım. Çevremdeki herkesin taklidini yapardım. Hayallerimi yaşıyorum. İnsanın sevdiği mesleği yapması kadar güzel bir şey yokmuş.

Benim size sormadığım ama sizin izleyiciler için söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Başarıya ulaşmak ya da hayallerinizi gerçekleştirmek  kolay olmuyor. Hiçbir zaman yılmadan ve ümidinizi kaybetmeden çalışın. Tabii ki benim mottom olan anınızı yaşayın, gününüzü yaşayın. Carpe Diem.

Afra Saraçoğlu

Oyunculuğa dizi yerine sinema filmiyle hazırlanmak istedim. Sinema keyifli bir o kadar da emek isteyen bir iş. İyi ki tercihimi bu yönde yapmışım.