Hamza Hamzaoğlu’nun gitmesinden sonra, herkes Galatasaray’ın nasıl oynayacağını çok merak ediyordu. Taffarel’in kurduğu kadroda hem Denayer hem de Rodriguez forma bulmuştu. Denayer, neden kulübede oturtulur, anlamak mümkün değil. Dün akşam oynadığı oyunla Hamza’ya nazire yaptı adeta. Sahanın en iyisiydi.
Maçın hemen başlarında Galatasaray Yasin ile öne geçti. Sarı-Kırmızılılar, dalga dalga Antalya’nın üzerine gidiyor ve çok pozisyon yakalıyordu. Ancak bunların ikisinde Burak’ın akılalmaz beceriksizliği sonucu gol gelmedi. Ve ilk yarı Galatasaray’ın galibiyetiyle bitti.
Bazı futbolcularda, özelikle Burak’ta görülen istek; “Hamza’nın gitmesinden dolayı sevindiler” diyenleri neredeyse haklı çıkardı! Ancak Burak o kadar beceriksiz ve o kadar şanssızdı ki; hırsını gollerle süsleyemedi.
Maçın ikinci yarısında Galatasaray artık o alıştığımız “adamsendeci” oyununa başladı. Bunun sonucunda da kalesinde golü gördü. Ancak hemen sonra Podolski’nin ayağından galibiyet golünü yakaladı.
2-1 öne geçen Sarı-Kırmızılılar, Antalya’nın üzerine gelmeye başladı. Ancak hakem bir penaltı icat ederek Antalya’ın beraberliği yakalamasını sağladı.
Hakem Ali Palabıyık, maç boyu verdiği yanlış kararlarla zaten oyuna damgasını vurmuştu. Verdiği penaltıyla da en azından tarafsız olmadığını kanıtladı!
Rize maçında “Büyük takım uzatmalarda maç kaybeder mi?” diye sorguladığımız Galatasaray, dün de 90+1’de galibiyet golünü atıp, akılalmaz bir şekilde galibiyeti kaçırdı.
Galatasaray’ın en büyük eksikliği kulübesi. Rodriguez’in tecrübesizliği nedeniyle yaptığı hatalar sonucu, oyundan alınmasıyla yerine Emre’yi sokabiliyorsunuz. Yani Rodriguez’in yaptığı işi yapabilecek bir orta saha yok kulübenizde.
Birçok futbolcuyu satan ve gönderen yönetim, kulübeyi boşalttı. Gününde olmayan bir futbolcuyla 90 dakika devam etmek zorunda kalıyorsunuz.
Galatasaray’ın bir an önce yeni hocasını getirmesi şart. Ortalıkta dolaşan isimler arasında takımı toparlayacak ve oynatacak tek isim, Mustafa Denizli.