Günümüzde hızla değişen çalışma hayatı, işyerlerinde veya çalışma biçimlerinde de çeşitli değişiklerin beraberinde getirmektedir.
İşverenin, işçi lehine olacak bir uygulamayı hayata geçirmesi için işçiden onay almasına gerek bulunmamaktadır.
Örneğin, daha önce işveren tarafından yılda bir asgari ücret ikramiye verilmiyorken, yeni uygulama ile tüm çalışanlara yılda bir asgari ücret ikramiye verilmesi için işçinin onayına gerek bulunmamaktadır.
Diğer yandan haftalık 45 saat çalışılan işyerinde artık 40 saat haftalık çalışma yapılacak ve işçinin hak edişlerinde bir değişiklik olmayacaksa çalışma koşullarında esaslı değişiklik gündeme gelmeyecektir.
Ancak çalışma koşullarının işçinin aleyhine değiştirilmesi gündeme geldiğinde, İş Kanunu'nda da hüküm altına alındığı şekilde sürecin yürütülmesi bir zorunluluktur.
İşveren tek taraflı olarak işçinin iş sözleşmesinde, iş sözleşmesinin eki niteliğinde olan yönetmelik veya protokol gibi belgelerde yer alan hükümlerde veya işyeri uygulaması haline gelmiş olan çalışma koşullarında değişiklik yapamazlar.
Çalışma koşullarında esaslı değişiklik yapılması işçinin onayına tabidir.
İşveren yapılacak değişikliği işçiye yazılı olarak bildirmelidir. Değişiklik bildirimine işçinin altı işgünü içerisinde onay vermemesi halinde, çalışma koşullarındaki değişikliğin hayata geçirilmesi uygun olmayacaktır.
Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshine ilişkin hüküm 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22'nci maddesinde hüküm altındadır.
Hüküm uyarınca işçiye yazılı olarak yapılmayan ve işçinin alt işgünü içerisinde yazılı olarak kabul etmediği değişiklik bildirimleri hayata geçirilmemelidir.
İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.
Ancak işçinin yapılan bu feshin usulüne uygun yapılmadığını ve geçersiz olduğunu ileri sürerek dava açma hakkı bulunmaktadır.
Bu hususlar işverenin çalışma koşullarında yapılacak esaslı değişikliği tek taraflı olarak hayata geçirmesiyle ilgilidir. Buna karşın işçi ve işveren karşılıklı olarak anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilirler.
Çalışma koşullarında esaslı değişiklik olarak değerlendirilebilecek durumlara örnek vermek gerekirse, işçinin ücretini düşürmek, sürekli olarak yapmaya devam ettiği işini değiştirmek, görev yerini tek taraflı olarak değiştirmek, sürekli sabit olan çalışma saatlerini uzatmak, yapılan yemek yardımının tutarını düşürmek gibi haller çalışma koşullarında esaslı değişikliği ifade etmektedir. Bu örnekler işyerinde geçerli olan iş sözleşmelerine, sözleşme eklerine ve işyeri uygulamalarına göre değişiklik gösterebilmektedir.
Tüm bu örnekler, işçi ve işverenin karşılıklı anlaşması ile değiştirilebilecekken, işveren tek taraflı olarak bu değişiklikleri yapması işyerinde çalışma sistemini bozacak ve çalışma barışını da olumsuz yönde etkileyecektir.