Basiretsiz yönetimler tarafından kocaOsmanlı büyük savaşa mecbur edildi, zayıf düşürüldü ve yıkıldı...
Vatan topraklarının büyük bir bölümü işgal edilmiş,Millet bitap düşmüş o haliyle,imanından ve asaletinden alabildiği tüm kuvvetle 7’den70’e mücadelesini vererek,bileğinin hakkı ve Cenabı Allah’ın inayetiyle küllerinden yeniden doğdu…
Bağımsızlığının sembolü ve kendi kendini yönetmenin merkezi olacak olan yeni meclis, devlet merkezinin güvenliği de gözetilerek elde kalan küçücük son vatan toprağı Anadolu’nun bağrı Ankara’da Heyet-i Temsiliye’ ninçağrısıylatoplandı...
Milletin yeni meclisinin ismi hakkında çeşitli öneriler gündeme geldi, kimi Meclis-i Kebir olsun istedi, Kimi Meclis-i Kebir-i Milliolsun dedi, kimi eskisi gibi Meclis-i Mebusan olsun dedi, kimi Kurultay olsun dedi, kimisi de Büyük Millet Meclisi olmasını uygun buldu…
23 Nisan 1920 günü açılış bildirisinde,heyetin en yaşlı üyesisıfatıyla başkanlığı üstlenen Şerif Bey, Büyük Millet Meclisi ifadesini kullanarak yeni meclisi açtığını söylemesiyle BMM ismi deklare edilmiş olacaktı..!
Heyet-i Temsiliyeve başkanı MustafaKemal’in toplantı çağrısında dile getirdiği gibi, yeni BMM’nin öncelikli görevi; Vatanın ve Milletin İstiklali, Makam-ı ref-i hilafetve saltanatın istihlası( esir halife ve padişahın kurtarılması) maksadı taşıyordu ve ayrıca bu durum Resulü Ekrem efendimizin namına edilen yeminlerle açıkça teyid ediliyordu..!
BMM’nin açılacağı 23 Nisan 1920 tarihi tespit edilirken Cuma gününe denk gelmesi, o günün ve Cuma namazının faziletinden vebereketinden faydalanılması hassaten hesaplanmıştı…
Açılış programı gereği, çoğunluğunu Osmanlı Meclis-i Mebusan vekillerinin oluşturduğu heyet, Hacı Bayram-ı Veli camisinde Cuma namazında buluştu, namazlarkılındı, hutbe dinlendi, salavatı şerifeler eşliğinde sakal-ı şerif veHacı Bayramı Veli hazretleri ziyaret edildi, tekbirler ardı ardına semaya yükseldi,halife padişahın, din ve devletimizin, vatan ve milletimizin kurtuluşu, selâmeti veistiklâli için dualar edildi, kolordu komutanlığının hususi tertibatı altında meclis binasına geçildi, besmele ve dualar eşliğinde kurbanlar kesilerek hamdale salvalelerle BMM’ne girildi..!
Yaklaşık 10 ay sonra…
21 Şubat 1921Londra konferansının hemen öncesinde, 8 Şubat 1921 günü imzalanan bakanlar kurulu kararnamesinde, herkesçe benimsenen daha kapsayıcı olduğu kabul gören, ülkedeki bütün farklılıkları kuşatıcıBüyük Millet Meclisi isminin önüne Türkiye ibaresi eklenmek suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak TBMM halini almış oldu..!
Büyük Millet Meclisiilk açılışında, Başkanve Mebuslar tarafından yapılan açılış duaları, konuşmaları ve yazışmalarından anlaşıldığı kadarıyla, bütün İslam coğrafyasının birliğini temsil eden, bir nevi bu günkü Avrupa Birliği benzeri bir gücün temsilcisi olan hilafet makamını kurtarmak ve korumak çok büyük önem arz ediyordu..!
Bilahare baskıcı bir şekilde uygulanan ulusalcı,kavmiyetçi ve içine kapanık vizyonsuz uygulamaların ülkemizi nerelere getirdiğini hep birlikte gördük ve acı bir şekilde yakın tarihe kadar maalesef bizzat milletçe yaşadık..!
Şimdi dünyayı da yakından etkileyen bölgemizde cereyan eden sıkıntıları, kaosları görüp yaşadıkça ilk Büyük Millet Meclisimizinhilafet konusunda gösterdiği hassasiyeti çok daha iyi anlıyoruz..!
Milletçe düne kadar yaşadığımız acı tarihten aldığımız dersle önümüze daha da güvenle bakıyoruz..!
Ve artık o eski içine kapanık, baskıcı, vatandaşı ile kavgalı politikalarla değil, daha çok kendine güvenen, özgürlükçü, düşmana korku, dosta güven veren bir yapıyla Milletçegüçlü yarınlarımızı tesis ediyoruz..!
Hem bölgemizde, hemde dünyada farklı bir cazibe merkezi olma yolunda hızla ilerliyoruz..!
Ve binlerce yıl onurla şerefle konakladığımız bu coğrafyalarda,kıyamete kadar, Büyük Millet olarak Tek Bayrak ve Tek Millet anlayışıyla, onurla ve şerefle var olacağız,inşallah..!
ALLAH MİLLETE VE DEVLETE ZEVAL VERMESİN..!
Twitter; @ahmethamdicamli