Türkiye Cumhuriyeti böylesi alçakça bir işgal girişimini bertaraf etmeye çalışıyor..
Ne diyordu lider; “Topunuz gelin”...
“Bir taraftan PKK, bir taraftan FETÖ, PYD, DAEŞ, YPG, topunuz gelin, bu milleti aşamayacaksınız”..
Liderin bu sözünü, işgalciler de, arkalarındaki güçler de, tasmalarını ellerinde tutan Batı da, buradaki aşağılık işbirlikçileri de asla çıkarmasın aklından..
Daha tam ne olduğunu anlayamadınız galiba..
Bu millet, liderinin arkasında bir istiklâl savaşına girdi..
Ve sanmayın ki bu millet, bu savaşı yarım akıllı bir sümüklü emekli vaizi Türkiye’ye getirip yargılamak için yapıyor..
Asla..
Savaş-kavga tam bağımsızlık için..
FETÖ’nün de içinde yer aldığı, PKK’nın, DAEŞ’in de ortak olduğu o karşı kamp bileşenlerinin tümüne karşı veriyoruz biz bu savaşı..
Ve tam bu savaşın ortasında, Gazi Meclis’in koltuklarını işgal eden kravatlı teröristler, ellerinde örgüt bültenleriyle poz veriyor..
Sanıyorum bu arkadaşlar durumun ciddiyetinin daha tam farkına varabilmiş değiller..
Ağır bir taarruz altında memleket..
Ve kimsenin şakası yok..
Hâl böyle iken siz kasten mi yapıyorsunuz bunu?..
Tam üzerinizdeki “terör destekçisi” yaftasını atıp Türkiyelileşme fırsatı gelmiş ayağınıza, bunu değerlendirmek yerine zorla kendinizi düşman kampına neden yerleştiriyorsunuz?..
Bakın kategorik olarak Erdoğan’a ve hükümete en sert eleştirileri yapan Metin Feyzioğlu nasıl millete selam durdu vakti gelince.. Herkes muhalefetini işgal sonrasına ertelemiş durumda.. Kavgamızı yapacağız. En sert biçimde yapacağız elbette.. Ama işgalcileri def ettikten sonra..
Askeri araziler ziyan olmasın
Kent içinden taşınacak kışlalardan boşaltılan askeri arazilerin doğru değerlendirilmesi için buradan yaptığımız çağrı karşılık buldu.. Dedik ki, vatandaş haklı olarak yeşil alanın korunması gerektiği konusunda hassas.. Devlet ise katma değer üretmeden milyonlarca metrekarelik arazileri boş bırakmak istemez.. O halde, yeşil alanın korunacağı işler yapılmalı.. Benim de 15 Temmuz sonrası nöbet noktalarımdan biri olan Maltepe’deki 2.Zırhlı Tugay için, “dünyanın en büyük fuarlarından birini buraya yapalım” diye teklifte bulundum. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç bir mektup yollamış; “bizim zaten iki yıldır masamızda duruyor bu proje” diyor.. Aklın yolu bir..
“.... Havaalanı, denizyolu iskeleleri, demiryolu, hafif raylı sistem, TEM Otoyolu, kentin ortasından geçen D-100 Karayolu ve Osmangazi Köprüsü ile ulaşım avantajının son derece yüksek olduğu Maltepe, Fuarcılık çalışması için çok elverişli bir noktadır....” diye anlatıyor lokasyonu Ali Kılıç.. Değerli dostlar.. Halen toplam büyüklüğü 600-650 milyar dolara ulaşan küresel fuar ekonomisinin sadece binde birlik kısmı bize uğruyor.. O da pamuk ipliğine bağlı.. Ziyan olmasın şu araziler.. Belediyelerin tavrı elbette önemli.. Ancak asıl iş merkezi idareye düşüyor.. Zira boşaltılacak olan askeri birimlerin kullandığı arazilerden ilçe belediyelerine pay verilecek mi, onu göreceğiz. Bir de kuş
kusuz böylesi devasa projeler için büyük ölçekte yabancı yatırımcı gelecek.. Onlar da anlaşmalarını belediye ile değil devletle yapacaklar.. Her belediyenin kendi sorumluluk sahasındaki bu arazi ve taşınmazlarla ilgili projeler üretmeye başlaması lazım. Yoksa arkasından çok ağlarsınız.