Seçimler ve muhtemel sonuçları hakkında yazıp çizen köşe “babaları” acaba olaya gerçekçi bir gözle bakıyorlar mı? Veya bakabiliyorlar mı?
Nasıl mı?
Birlikte özetleyelim;
1- Türk halkı “sanal söylemleri” artık duymak istemiyor. İstediği ve almak istediği sonuna kadar HİZMET.
2- Yerel seçim de olsa, sön dönemde yaşananlar ile bir gerçek var; BU SEÇİMİ LİDER KAZANDI... Erdoğan, lider olarak 11 yıl sonra girdiği seçimde, oylarını artırarak devam eden, siyasi hayatımızda tek örnek olmakla birlikte dünya tarihinde de “bazı parametreler” ile bakıldığında tek örnek.
3- Türk halkı “ekonomik güvenlik” ve dalga boyu düşük bir ekonomi istiyor. 2003 sonrası özellikle 2008’den itibaren Erdoğan’ın ekonomi yönetimini şahsen ele alması ve IMF anlaşmasını bitirerek attığı adımlardan itibaren sağlanan “ekonomik istikrar”, Türk vatandaşlarını “buna sahip” çıkmaya itiyor. Erdoğan’ın “düşük faiz” konusundaki tavrı ve son 10 yılda ödenmeyen 642 milyar TL’lik devlete kalan para, Erdoğan’ın lider olarak algılanan en önemli başarılarından biri.
4- Sağlık, ulaştırma alanında yapılanlar “lokomotif” olmakla birlikte ekonomideki genleşme ve istikrar, Erdoğan’ın tutarlılığı ile özdeşleştiriliyor, “siyasi tartışmalar” refah ve sağlıklı bir hayat beklentisi ve gerçeği içinde eriyip gidiyor.
5- Güvenlik ve son dönemde “demokratik açılım süreci” ile yok olma noktasına gelen terörün, BDP ve terör örgütüne rağmen azalması hatta tamamen DURMASI gerçeği, sokakta karşılık buldu ve etnik kökeni ne olursa olsun Türkiye’deki her iki kişiden biri, son adımlar atılmadan dahi “Erdoğan” dedi. Terör dinamiğini sorgularken “Erdoğan’ın kişiliğini” öne çıkarmamız gerekli. Türk halkı “güçlü bir lider” istiyor ve Erdoğan’ın başta İsrail olmak üzere dünyadaki güç odaklarına karşı duruşu, Türk halkının aklını ve kalbini kazandı.
6- Türk halkı, başbakanlarının “iç ve dış yerleşik düzen” özellikle son dönemde deşifre olan PARALEL ÖRGÜT ile savaşına destek verdi ve Erdoğan her hamlede bir “kale devirdikçe” arkasındaki kitle sağlamlaştı ve çoğaldı. Bu kitlenin şimdi Erdoğan ve ekibinden tek bir beklentisi var; başladığı işi bitirmeli ve Rubicon’u geçerek Türk halkını “yerleşik düzenin esaretinden” kurtaracak son darbeyi hayata geçirmeli. Türk halkı özgürleşmek istiyor ve bu yolda Erdoğan “arkasından gittikleri-gidecekleri” tartışmasız liderleri.
7- Doğu ve Güneydoğu’da “BDP-terör örgütünün” baskılarına rağmen her 10 Kürt kökenli vatandaşımızdan 6’sı bugüne kadar Erdoğan’ı seçti ve bu aslında “karşı blok ve uzantılarının” kırılmaya başladığını net olarak gösteriyor.
8- Türk Halkı, bağımsız bir ekonomi ve bağımsız bir “enerji arz güvenliği” istiyor. Atılan adımlar ve küresel şirketlere verilmeyen tavizler, bu gerçeğin en net kanıtı. Bazı siyasetçi ve bürokratların Erdoğan’ın yanında görünmesine rağmen YERLEŞİK DÜZEN’e karşı tavır alamayışı ve faiz politikası dahil her alanda Erdoğan’ın yalnız ama inatla savaşı Türk Halkının gözünden asla kaçmıyor ve bu mücadele karşılık buluyor.
9- Gezi sürecinden bugüne tek başına da kalsa, yara da alsa, KÜRESEL KOALİSYON ve İÇERİDEKİ UZANTILARI’na karşı verdiği BÜYÜK SAVAŞ’ın Türkiye adına olduğunu her vatandaş idrak ediyor ve bu şanlı cephe günden güne büyüyor...
Sevgili dostlar, bu cümleleri, sağından-solundan organik bağlı “köşe babalarının” tespitlerinde bulamazsınız...Söyleyecek tek cümle var; Başbakan Erdoğan inandı, savaştı ve BAŞARDI, başarısını perçinliyor... Daha fazla söze gerek yok...Tekrar ediyorum; İNANDI, SAVAŞTI ve Türk halkı adına yerleşik düzene-küresel koalisyonlara ve paralel örgütlere karşı verdiği savaşı bir kez daha kazandı... Türk halkına ve Türk milletine hayırlı olsun... Yaşasın tam bağımsız-yerleşik düzenden kurtulmuş-kendi ayakları üzerinde duran, ekonomiden dış siyasete MİLLİ POLİTİKALARINI taviz vermeden geliştiren güçlü Türkiye...
Sonuç: “Türkiye YERLEŞİK DÜZEN’e teslim mi olsun” sorusuna, hangi siyasi görüşten olursa olsun, kimse “EVET” diyemez! Bu gerçeği idrak edenler içinse soru net; Erdoğan’ın bu savaşta yolunu kesmek isteyenleri neden idrak etmekte zorlanalım ve gecikelim! YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ BÜYÜK CİHANŞÜMUL TÜRKİYE!
Önemli not: Her Türk vatandaşı YERLEŞİK DÜZEN ve uzantılarının hangi şapla altında olursa olsun, bu “ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ” ve liderine neden saldırıldığını acilen idrak etmesi ve düşünmesi gerekli! Tarihi süreci, yapılanları ve yapılmak istenenleri bir gözden geçirin, yine konuşalım...