Anayasa mahkemesi, eski Genel Kurmay Başkanının bireysel başvurusunu, başta uzun tutukluluk süresi ve yedi aya yakın bir süredir gerekçeli kararın yazılmamış olduğunu, bunun da adil yargılamayı ihlal sayan bir kararı verip mülga İstanbul 13. Ceza Mahkemesine gönderdi. Bu mahkemede kaldırılmış olduğundan, nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi yeni bir karar ihdas etti.
Batı hukuk normlarına epey yakın bir karar almış Anayasa mahkemesi, Batıda gerekçesiz bir karar açıklanamaz. Bizim yargı, doksan yıl önce kurulmuş İstiklal mahkemelerinin alışkanlıkları ile cezayı açıklıyor, gerekçesi arkadan nasıl olsa gelir diyor.
Hatırlayın, İstiklal Mahkemeleri “idam kararı veriyor, adam idam ediliyor, gerekçeli karar için lazım olan, şahit ifadelerine idamdan sonra başvuruyor. Bizim mevcut mahkemelerimiz bu kötü alışkanlıkla işlerine devam ediyor. Ne için soramazsın “ yargı bağımsızlığı” tekerlemesi karşınıza çıkıyor.
Yargının hali pür melali malum. Başta anayasa mahkemesi bu kararı verirken “uzun müddet gerekçesini yazmadın” diye bir cümle kullanmamalı idi... Bu cümleyi yazarken herhalde epey sıkıntı çekmiştir. Çünkü kendisinin de kararı verdikten dokuz ay sonra dahi gerekçesini yazmadığı davalar var. Bütün kararları anayasanın mevcut açık hükmü olan “anayasa mahkeme kararları gerekçesi ile açıklanır” ibaresi ile taban tabana zıt.
Anayasa mahkemesi kuruluş kanununda ve de muhakeme usulleri dahil hiçbir yerde “ yürütmeyi durdurma” müessesesi yok, ama kendileri böyle kararlar verebiliyorlar, ne adına “yargı bağımsızlığı” adına.
Bu gibi hukuken sakat tercihler batılılarda yok. Biz de hukukun üstünlüğüne uyan biçimde davranalım diyen hakimlere ihtiyacımız var. Bugün karar verirsin, verdiğin bu kararı açıklamazsın on beş gün içinde gerekçelerini yazar açıklarsın. Yedi ay gerekçenin yazılmamasının bir tek sebebi var o da “ yargı bağımsızlığı” zırhı.
Başlıkta kullandığım ifade tabiî ki Anayasa Mahkemesi içindir. Siz Batı standartlarına uysanız, Yargıdaki problemlerin büyük çoğunluğu halledilmiş olur.
Temennim, anayasa mahkemesi bu verdiği kararla kendi çalışmaları içinde gerekçenin yazıldıktan sonra kararın açıklamasını başlatır, böylece her kararında Anayasayı ihlal etme durumunda kalmaz.