Bu maçın Galatasaray açısından önemi, kazanıp zirveye yaklaşmak ve Akhisar’ı altına alacak olmasıydı. İlk 25 dakikada Galatasaray hiçbir şey üretmedi, Akhisar ise bulunduğu yeri haketmeyecek kadar kötüydü.
Umut, Podolski’nin topuna ayağını sokarak kupadaki golünün benzerini atıp takımını rahatlattı. Golden sonra Galatasaray’ın baskısı ve kendine güveni arttı. Galatasaray’da kronik defans hatasından 2 kez pozisyon bulan isim Rodallega’ydı. Ama beceriksizdi.
Tarık, Galatasaray’ın oyuncusu değil. İleri çıkamaz, savunması kötü. Semih geri pası atarken bile bütün taraftarın yüreği ağzına geliyor. Chedjou, Mustafa Hoca’nın orta alandaki güvencesi olmuş. Olcan sol kanatta takımın en etkili ismiydi. Nitekim sol kanattan ortasında kaleci Lukac’ın büyük hediyesini Alman panzeri geri çevirmedi ve durumu 2-0 yaptı. Sneijder ve Yasin’i ilk devrede çok etkisiz gördüm.
İkinci yarıya hızlı başlayan Akhisar, Nguemo ile skoru 2-1 yaptı. Semih yine bu pozisyonda yerlerdeydi!
İkinci yarıda anlamsız şekilde geri çekilen bir Galatasaray vardı. O ana kadar sahada görünmeyen Yasin çok kritik bir anda sahneye çıktı ve skoru 3-1’e getirdi. Gol sonrası Mustafa hoca bir taktik değişiklik yaptı ki şaşmamak elde değil. Tarık’ı aldı yerine Rodriguez’i soktu. Semih’i sağa Chedjou’yu stopere çekti. Orta alanı Rodriguez-Bilal ikilisine döndürdü. İyi de bu Semih’i koruma sevdası nereden geliyor?
Kimse kendini kandırmasın, bu takıma devre arası acil transferler lazım. Beşiktaş’ın ve Fener’in kadro derinliğinin 3’de biri yok Galatasaray’da.