Fenerbahçe sezona renkli hayallerle girmişti. Sonuç hüsranla bitti. İlk önce UEFA Avrupa Ligi’ne erken veda etti, sonra lig şampiyonluğunu Beşiktaş’a kaptırdı, en son da Ziraat Türkiye Kupası’nda ezeli rakibi Galatasaray’a kaybedince beklenen başarı hiç bir şekilde gerçekleşmedi. Sanki son yıllar lig ikinciliğine demir atmış gibiydi.
Sezon bitti, geldik transferlere..
Öncelikle mutlaka iyi bir kaleci lazım. Çünkü Volkan Demirel’in geçirmiş olduğu ameliyat neticesinde ileride ne olacağı belli değil. Savunmanın sağ ve sol kanadına gelince; Caner gitti, Gökhan Gönül de sanki gidecek gibi.. Fenerbahçe Yönetimi Caner’i kuş gibi elinden kaçırınca, Gökhan Gönül’e de yüz vermez oldu. İstedikleri parayı veremiyorlarmış. Her iki oyuncunun yerine alınacak sıradan herhangi bir futbolcuyu kaça mal edecekler? Benim mantığım Gökhan Gönül’le asgari müşterekte birleşmeleridir.
Mehmet Topal takımın vazgeçilmezinden önceki futbolcuydu. Onunla da sözleşme adına “tık” yok.
Yönetim bazına bakarsak bu kadar kaprise hiç gerek yok. Kapris yapa yapa “keskin sirke kendi küpüne zarar verir” misali olur. Bu kaprislerden başta Aziz Yıldırım vazgeçmelidir. Hep onun dediği değil, şartlar neyi gösteriyorsa o uygulanmalıdır.
Van Persie ile Pereira arasındaki diyalog hiç de iç açıcı değil. Van Persie, “Pereira bu sezonda kalırsa ben yokum” serzenişinde bulundu. Teknik Direktör Vitor Pereira’ya bakacak olursak, Fenerbahçe takım olarak, forma olarak kendilerine iki numara büyük geldi. Eğer devam edecek olursa yeni gelecek sezon için aynı başarısızlığı görebiliriz.
Futbolun ana unsuru bir takımın iskeletini bozmamaktır. Kaleci Volkan yoksa, ortada Mehmet Topal gidecekse, Van Persie de gitmeyi düşünüyorsa yeniden bir takım iskeleti nasıl oluşur bilinmezdir. Kısacası benim önerim başta Aziz Yıldırım şapkasını önüne koyup bu transferleri gelecek adına, başarılar adına iyi düşünmelidir.