Feda yılında, az yatırımla, öz işler yapmayı amaçlayan Beşiktaş, katlanmaya razı olduğu zorlukları uzun süre taşıyabildi. Epeydir çok geniş kadrolu rakiplerinin arasında zirvede yarışıyor. Ama şu sıra giderek artan sakatlıkların sırtına yüklediği ağırlıkla artık baş edemiyor. Maçı kazanamayışının birinci nedeni bu.
Beşiktaş’ın peş peşe verdiği sakatlar, acemilerle dolu kadrosunun içinden kapatılamayacak yaralar açmıştı. Teknik adam, iyice köşeye sıkışmış durumdaydı.
Sıkışmıştı ki, Almeida’nın ve Dentinho’nun sakatlıkları yüzünden iki kez güvenip, şans verip güvendiği Sinan’dan hiçbir şey alamayınca iki buçuk aydır futbol oynamayan 33 yaşındaki Mamadou Ninang’ı ilk onbire koydu. 78 dakika sahada tuttu. Hem oyuncuyu hem de Beşiktaş’ı çaresiz riske etti!
Oğuzhan ve Necip’in sakat, İ.Toraman’ın cezalı olması, Aybaba’yı Mehmet Akgün’ü orta alana koymayı itti. Biliyorsunuz İsmail, Mustafa ve Uğur zaten uzun süreli sakatlar.
Niang’ın fiziksel yetersizliği apaçık ortada idi, ama futbol bilgisinin, yeteneklerinin yerli yerinde olduğunu da bir daha gördük. İlk yarıda epey iş yaptı. Duvar oldu, top tuttu, pas verdi, şut attı, yardımlaştı. Yakın zamanda fizik gücünü kazanırsa Beşiktaş’a çok önemli katkı yapağı kesin.
Diyeceksiniz ki rakip on kişi kalmıştı, Beşiktaş bu avantajla skoru koruyabilirdi. Evet, ama Beşiktaş’ta Niang iyice yorulmuştu. Fernandes ağırdı ve formunu bulamamıştı, kontrole giriyor, klâsına uygun topları atmayı bırakın, kayıplar yapıyordu. Fernandes’in tek başına etkili olamayacağını da artık görmeli. Yanında Oğuzhan gibi top kullanan ve çevresinde Toraman gibi iyi mücadele eden bir adam mutlaka oynamalı. Yalnız kalınca rakip onu iyi kontrol ediyor. Eee sarı kartları da artmış takımı adam etmek için çözüm var mıydı? Ne yazık ki hayır. Kulübede sahadakileri aşacak adam yoktu... Çözüm ancak Almeida, Mustafa, Oğuzhan, Necip, Toraman kulübede olsalardı, bulunurdu.
Bir de şu var: Beşiktaş kötü savunma yapıyordu ama hücumda becerikli ve golcü idi. İşte dün bu hücum yanı eksikti Beşiktaş’ın. Mamadou Niang kale ağzında kaçırmasa, Olcay Şahan iyi vuruş yapabilse bugün Beşiktaş’ın başarısından söz ediliyor olunurdu. Şansı yoktu, ama becerisi de bu kadardı.