İsimlerinin önünde akademik unvanlar var. Ama hepsi de tipik birer Mankurt.
Bakmayın siz akademisyen olduklarına, hepsi bağnaz bir militan gerçekte.
Ne yerliler, ne de milli... Erdoğanfobizm gözlerini kör etmiş bunların. AK Parti düşmanlığının yol açtığı patolojiyle malul bir güruh bunlar.
Bu güruh bir bildiri kaleme almış. Kendi devletini/hükümetini “katliamcı!” ilan eden, PKK/HDP’yi de meşru ve masum gösteren bir bildiri...
***
Ülkenin bir bölümünde silahlı terör örgütü şehirleri işgal etmiş. Orada kendisi gibi düşünmeyen Kürtlere çok büyük zulümler uyguluyor.
Onlara yaşam hakkını bile çok görüyor. Dağdan inen teröristler, Suriye tarafından eğitilen terörist unsurlar şehirleri yerle bir ediyorlar. Türkiye’yi Suriye’ye dönüştürmek istiyorlar. Kürtlerin evlerini zorla işgal etmişler. Onlara yaşamı dar etmişler. Her yeri yakıp yıkıyorlar. Ellerindeki silahlara ve arkalarındaki küresel ve bölgesel güç odaklarına güvenerek Kürtler üzerinde kanlı bir diktatörlük rejimi kurmaya çalışıyorlar. “Bu bölgeyi biz yöneteceğiz!” diyorlar. Kendi başlarına öz yönetim ilan ediyorlar. Bunu yaparken ne Kürtlerin onayını alıyorlar, ne de Kürtlere danışma ihtiyacı duyuyorlar. Kendilerine karşı olanları öldürüyorlar, herkesi sindirmeye çalışıyorlar. Bölgede yaşayan Kürtler büyük bir baskı ve zulüm altında örgütün baskısından kaçıyorlar.
Bu örgütün neresinde demokrasi var Allah aşkına? Bu yapılanların hangisi demokrasiyle ve insanlıkla bağdaşır? Bunu yapan bir terör örgütüne devletin meşru güçleri haklı ve hukuki bir mücadele sürdürüyorlar. Şimdi bu PKK muhibbi akademisyenler kalkıp bundan rahatsızlık duyuyorlar.
Niye PKK’dan rahatsızlık duymuyorsunuz?
PKK’nın bölgeye silahlarıyla bu şekilde egemen olmasından ve Kürtler üzerinde büyük bir baskı rejimi oluşturmasına niçin ses etmezsiniz?
Devletin meşru otoritesine başkaldırıp kendi gayr-ı meşru otoritesini ilan ettiğinde niye bundan rahatsızlık duymazsınız acaba?
Çünkü PKK/HDP canibinin ideolojik genlerine sahipsiniz, biliyoruz. O yüzden rahatsızlık duymazsınız.
Çünkü hepiniz birden Baasçısınız ve Erdoğan/Ak Partifobik bir anlayışın patolojik temsilcilerisiniz.
***
O bildiride bakınız bu beyler ne diyorlar: “Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesi gerekiyor.”
Yalanın bu kadarına da pes doğrusu! PKK’nın diliyle yalan söyleyen bu akademisyenlerden utanç duyuyorum.
Devlet ne Kürt halkıyla savaşıyor, ne de bölge halklarına yönelik katliamlar yapıyor. Kürt halkının demokratik iradesiyle asıl savaşan PKK’nın kendisidir. Onun siyasetini yapan da HDP’nin kendisidir.
Kürt halkının demokratik iradesine başvurmadan silahlı güçleriyle öz yönetim ilan eden ve Kürtlere kan, gözyaşı ve sürgün koşullarını dayatan PKK/HDP hizbini bırakınız suçlamayı takdis eden bu akademisyenlerin varlığından elbette utanç duyulur.
Bölgedeki Kürtler devletin izlediği politikalar dolayısıyla değil, PKK’nın dayatmasıyla ve yol açtığı kirli terör dolayısıyla asıl PKK’dan kaçıyorlar.
Asıl bilinçli sürgün politikası izleyen PKK’nın kendisidir. Çünkü tıpkı Kobane gibi bölgeyi insansızlaştırmaya çalışıyorlar. PKK Esad marifetiyle Kobani’ye yerleştiğinde orada yaşayan onbinlerce Barzanici Kürdü kendi yurdundan sürgüne yollamıştı. Onları hem korkunç bir baskı altına almıştı, hem de sürgüne göndermişti.
PKK’nın Kobani’deki katliamcı, baskıcı ve sürgüncü yüzünü görmeyen o akademisyenler nedense haksız yere kendi devletlerini/hükümetlerini o eli kanlı terör örgütü adına suçlama ihtiyacı hissediyorlar. Yazıklar olsun sizin gibi akademisyenlere!
Talep ettikleri şeye bakın hele: “Müzakere koşullarının hazırlanmasını ve kalıcı barış için çözüm yollarının kurulmasını, hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz.”
Kürt siyasi hareketi dedikleri PKK/HDP.
Oysa Kürtlerin kahir ekseriyeti ne PKK’yı tasvip ediyor, ne de HDP’ye oy veriyor. Ama o akademisyenler Kürt denildiğinde veya Kürt siyasi iradesi denildiğinde sadece PKK/HDP hizbini akıllarına getiriyorlar.
İstedikleri şey, bölünmedir. Bir de suça ortak olmak istemedikleri için ses yükselttiklerini söylemiyorlar mı bu akademisyenler, güler misin ağlar mısın? Yahu PKK’nın insanlığı utandıran suçlarına ortak olan, PKK’nın bir ölüm makinesi olarak çalışmasını teşvik eden siz değil misiniz?
Gırtlağınıza kadar suça batmış durumdasınız. Tıpkı PKK/HDP gibi...
Sizi kendi üniversitelerinde tutanlara da binlerce kez yazıklar olsun!
Onlar da en az sizin kadar mücrimdirler, biline...