Biz de öyleyiz!...

“Biz kurucu iradeyiz, bunlar (halk) teferruat” demişsin..,

Teferruatın önemini göstermişler!...

‘Makarnacı kömürcü’ demişsin...

Aşağıladığın halk sana oy vermemiş...

Psikolojik tahlil yapıp; mağlubiyeti ‘Stocholm Sendromu’na bağlamışsın..,

Tek partili dönemde bize sefilleri oynatan CHP’yi bir daha tek başına iktidara getirmediğimize göre, Stocholm Sendromu’yla işimiz olmaz demiş bu millet...

367 hokkabazlığı işe yaramamış...

27 Nisan bildirisine destek vermişsin, ters tepmiş...

‘Kapatma Davası’yla umutlanmışsın, ama yargı seni ‘kontrpiye’de bırakmış!...

“Bize de bir ekmek çıkar belki” diyerek Gezi Olaylarına dalmışsın, çapulcu siyasetiyle yarı yolda kalmışsın!...

Yani ne yapsan olmamış...

Sonra mecburen taktik değiştirmişsin...

Anlamışsın ki, halka rağmen iktidar olunmuyor...

Demişsin ki; ‘Rakibimiz gibi olalım... Olmasak da oluyormuşuz gibi yapalım... Zaten onlar olmasaydı, böyle olmazdık!...

‘Biz de öyleyiz’ devri böyle başladı işte...

Daha önce başörtüsü serbestisi için yapılan yasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götürüp iptal ettiren CHP, seçim mitinglerinde vatandaşa başörtüsü dağıtmaya başladı ... (AK Parti dağıtırsa, dini siyasete alet etmiş olur!..)

Daha da ileri gidip, ‘Her mahalleye Kuran Kursu açacağız’ vaadinde bulunan CHP Belediye Başkan adayı bile çıktı... (İzmit- Sefa Sirmen)

Başbakan çok mu yurt dışına gidiyor, CHP de gitmeye başladı... (Gittikleri her ülkede Türkiye’yi şikayet ediyorlar, dert yanıyorlar... Erdoğan’ın diktatör olduğunu bizim millete anlatamadılar ya, yurt dışında çıkıp başka milletlere anlatıyorlar.. Seçimlerde faydası olur mu bilmem!)

Başbakan muhafazakâr mı, mütedeyyin mi?...

Kılıçdaroğlu, ‘Ben peygember sülâlesinden geliyorum!..’ diyor... Demek ki dindarlığı sülalesinden menkûl... (Hoş biz de Hz.Adem’in oğlu olarak Peygamber sülalesinden geliyoruz ya!..)

Meclis Genel Kurulu’na başörtülü vekilller giriyor...

Bir iki serzenişin dışında CHP durumu kabulleniyor... Kılıçdaroğlu ‘çok mutlu oldum’ diyor...

Ah nerede o eski CHP?!... Muhtıra verecek cuntacılar olsaydı, statükonun Kemalist savunma refleksiyle harekete geçip kapatma davası açacak yargı olsaydı, duman edeceklerdi ortalığı... O kadınlara hadlerini bildireceklerdi...

Ama nerdeee?!...

Mecburen ‘biz de öyleyiz’ siyasetine devam ettiler...

“CHP, başörtülü bir aday (vekil ya da belediye başkanı) gösterir mi?” sorusuna Kılıçdaroğlu; ‘Neden olmasın?’ cevabını verdi...

Başbakan askerlik süresini 12 aya indirdi....

CHP ‘o zaman kısa dönem askerlik süresi de 3 ay olsun’ dedi...

Başbakan, ‘üniversiteli kızlarla erkeklerin aynı evde yaşamasından rahatsızlık duyarız’ dedi...

Kılıçdaroğlu; ‘biz de kızlı erkekli evleri desteklemiyoruz’ diye karşılık verdi...

CHP’de ‘biz de öyleyiz’ siyaseti tüm hızıyla devam ediyor...

Nihayetinde 10 Kasım’da Atatürk’e mevlit okuttular...

E öyleyse Peygamber sülalesinden gelen Kılıçdaroğlu’ndan bir Umre ziyareti bekliyoruz!...

Eğer öyle ise!...
...