Asla vazgeçmeyecekler! Topluma fesat yaymak için akla hayale gelmedik fikirler peydahlayan küresel çete, aldığı bütün tepkilere rağmen amacından asla taviz vermiyor.
Toplumu koruması gerekenler de bade harâbi'l-Basra göstermelik işler yapıyorlar.
Küresel ifsat çetesi, "Bundan daha kötüsünü yapamazlar." dediğinizde bile ne yapıp edip daha berbatını bularak sahaya çıkıyor.
İfsat çetesi, son marifetini yine bir televizyon kanalı üzerinden, herkesin ekran başında olduğu bir saatte gerçekleştirdi. "Maske Kimsin Sen?" programına çıkan yarışmacıların giydiği kostümler hem görüntüleri hem de temsil ettikleri düşünülen amaç itibariyle büyük tepki çekti.
Pagan ve satanist ritüeller ve semboller taşıyan maskelerle ekranda arzı endam eden şahısların tek derdinin bir yarışma programı sunmak olduğunu iddia etmek safdillik olur. Üstelik programda kullanılan maskelerin bir tanesi değil neredeyse tamamı pagan ve satanist kültürden seçilmişken.
Toplumun tepki gösterdiği ne kadar görüntü varsa adeta alay edercesine, "biz sizlerin değerlerini, tepkilerini dikkate almıyoruz, sizin hassasiyetleriniz bizim için hiç önemli değil" der gibi, kör göze parmak sokarcasına ekranlardan boca ediliyor!
Doğal olarak program duyarlı kesimin tepkisini çekti.
Programın arkasından binlerce tepki mesajı, onlarca yazı yazıldı.
Toplumda oluşan bu infial üzerine Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) program hakkında inceleme başlatılacağını duyurdu ama bade harabi'l Basra dediğimiz işte bu.
Yani program yapımcıları amaçlarına ulaşmış, saf zihinlere fesat tohumlarını saçmış, toplumun hassasiyet ve değerlerine bir darbe daha vurmuştu. Bundan sonra istediğin kadar inceleme başlat!
Artık şirazesinden çıkmış bu programlara karşı devlet daha ciddi tedbirler almak zorundadır ve bu tedbirler; 'sonrasında' değil 'öncesinde' olmalıdır. Toplum ahlakına mugayir sözler ve davranışlar tespit edilmeli ve gereği yapılmalıdır. Canlı olmayan hazır program formatları ve gerekirse başlangıç bölümleri, RTÜK veya benzeri kurumlar tarafından program yayınlanmadan önce incelenmelidir.
Burada birileri hemen, "ama bu sansür" diyecekler. Desinler!
Başta çocuklar olmak üzere aile ve toplumun zihinlerinin ifsat olmasındansa sansür uygulanması evladır. Devletin, toplumun temel taşı olan ailenin korunması adına demir yumruğunu göstermesinin vakti gelmiştir!
Görünen o ki para cezaları veya kapatma cezaları küresel ifsat çetesinin gözünü asla korkutmuyor-korkutmaz da. Aksine her seferinde daha kötüsüyle arzı endam ediyorlar.
Söz konusu olan sadece maskeli yarışma programı değil... Bugün ekranlarımız adeta birer ahlaksızlık deryasına dönüşmüş durumda. Her türlü gayri meşru ilişki, toplum ahlakına zıt görüntüler yayınlanmakta.
Eğer bir an önce bu gidişata son verecek tedbirler ortaya konmazsa korkarım aile mefhumunun üzerine bir kürek toprak atmaktan başka seçeneğimiz kalmayacak.
Mezkûr programa karşı gösterilen reaksiyon, bu ülke insanının henüz duyarlılığını ve değerlerini tamamen kaybetmediğini gösterir ki bu hassasiyet; hepimiz için onur kaynağı olduğu gibi devlet kurumlarının da toplum tarafından gösterilen bu hassasiyete karşılık vermesi gerekir.
Devletin demir yumruğunu göstermesinin yanı sıra tabii ki toplumun da inanç ve değerlerini korumak adına, demokratik hakları ve hukuk sınırları içerisinde küresel ifsat çetesiyle mücadele etmesi gerekmektedir.
Her şeyden önce bu programlar ve bu programları yayınlayan kanallar izlenmeyerek gerekli tepki ortaya konmalı, sonrasında ise bunlar başta CİMER olmak üzere devletin kurumlarına şikâyet edilmelidirler.