Kulağı deliktir...
İhtiyaç hasıl olduğunda hep birileri kulağına bir şeyler fısıldar...
Eskiden daha çok ‘üst düzey bir komutan’dan sadır olurdu yaptığı haberler!...
Kendisi de bir ‘üst düzey gazeteci’ olduğu için mi bilemiyorum, hep ‘üst düzey komutanlar’la görüşürdü...
(Biz ise onbaşı, hadi bilemedin en fazla çavuşla görüşebilirdik... Onlar da bir şey fısıldamazdı zaten...)
Ha, bir de acayip satır arası okur abimiz... Siyasetçi, asker, bürokrat, gazeteci..vs, kim olursa olsun, biri bir açıklama yaptığında, satır arası okur...
Nasıl bir kabiliyetse.., bizim görmediğimizi görür, satır arasında okuyamadığımız ince mesajı alır!...
Lakin bugünlerde ‘üst düzey komutan’ fısıldaması, ordu hassasiyeti mevzuları fazla revaçta olmadığı için daha çok siyasi kulislerde çalışmalarını sürdürüyor...
Tarafsız ve bağımsız gazeteci taklidi yapar... Ama iyi bir CHP’lidir...
Aynı zamanda sağlam devletçi, ulusalcı ve yeri geldiğinde postalcı...
Bu kıvamda mebzul miktarda gazeteci olduğu için karıştırmayın diye söylüyorum...
Sözünü ettiğim gazeteci Fikret Bila...
Son günlerde en büyük derdi, barış sürecinde uçuruma doğru sürüklenen CHP’yi kurtarmak...
Aslında CHP’nin doğru yerde durduğunu, ya da böyle olmak zorunda kaldığını halka anlatmak...
...
Yol ayrımında olan ve Gülseren Onanç’ın istifa ettirilmesiyle rotasını belirledi CHP...
Fikret Bila da bu konuyla ilgili bir yazı kaleme aldı...
Başlığı şu; “Kılıçdaroğlu kural ihlalini affetmedi..”
Kılıçdaroğlu ve CHP’nin bazı ‘üst düzey yetkilileri’ ile görüşmüş gazeteci abimiz...
Ve şöyle demiş;
“Aldığım izlenim, Kılıçdaroğlu’nun, Gülseren Onanç’ın istifasını “kural ihlali yaptığı” gerekçesiyle istediği yönünde...”
Dedim ya, Bila’daki özel bir kabiliyet bu... (Sadece üst düzey gazetecilerde olur)
Satır arası okur... İnce mesajı alır... Hiç bir şey yoksa ‘izlenim’ ile neticeye varır!...
Peki neymiş Gülseren Onanç’ın ihlal ettiği kural?...
Efendim, bundan bir müddet önce Kılıçdaroğlu televizyonlarda konuşulmaması yönünde bir kural koymuş ve milletvekillerinden bu kurala uymasını istemiş...
Güseren Onanç televizyon programına katılınca ‘kuralı ihlal etmiş’ olmuş!...
Ve bu yüzden istifası istenmiş!...
Fikret Bila’nın izlenimi bu... O yüzden yazının başlığını da “Kılıçdaroğlu kural ihlalini affetmedi..” şeklinde atmış... (Kılıçdaroğlu’nun kabahatine hoş bir kılıf !..)
Böyle ‘üst düzey bir gazeteciden’ bu kadar ‘alt düzey bir izlenim’?!...
( E, mazur görmek lazım... Yıllarca üst düzey komutanlardan izlenim aktardı, ‘üst düzey bir siyasi’den izlenim aktarma mevzûnda biraz acemilik var!..)
Hangi kural ihlalinden bahsediyorsun Fikret Bila?!...
Kılıçdaroğlu’nun televizyon yasağından sonra ‘Türk ulusuyla, Kürt milliyetini eşit gördüremeyen Birgül Ayman Güler’ televizyona çıktı...
İzlemedin mi?!...
Demek ki, Birgül Ayman Güler televizyona çıkınca kural ihlali sayılmıyor...
Ama “CHP Tabanı’nın yüzde 65’i süreci destekliyor…CHP için tarihi bir süreç...” diyen Gülseren Onanç televizyona çıkınca kural ihlâlinden istifası isteniyor!..
Kılıçdaroğlu kural ihlalini affetmemiş... Aldığın izlenim bu, öyle mi?!..
Anlaşılan o ki, kurallar adamına göre değişiyor...
Doğru ya, sen de “bir üst düzey komutan’dan aldığım bilgiye göre...” girizgâhıyla yazarken gazeteciliğin kurallarını az ihlâl etmemiştin!...
Ama bak hala oradasın!...
Bu arada, satır arası okurken, izlenim aktarırken biraz dikkat et!... Televizyon seyret!...
Kaş yapayım derken göz çıkarma!...
“Bir üst düzey yetkili”den aldığım habere göre CHP, çok ciddi yara alacak bu barış sürecinde!...
İnanmıyorsan git ‘üst düzey bir komutan’a sor!...