Başkan Mustafa Cengiz, aslında G.Saray’a başkan olmak gibi bir hedef/ideal/arzu peşinde değildi. Ne zaman ki, Dursun Özbek aniden baskın seçim kararı aldı; şafak vakti operasyonuna sinirlenip “Bu kulüpte istediğin gibi at oynatamazsın” çıkışıyla aday oldu. Sadece Cengiz değil, camianın içinde bir çok kesim; bu abidik-gubidik seçim işine akıl erdiremedi. Dahası tepkili/öfkeli/şaşkındılar.
Yeni başkan adayının, “4 ay sonra yeniden seçime gideceğim” demesinin de itici gücüyle, Dursun Özbek’e bir ihtar çekilmesinin gereği hissedildi. G.Saraylı kongre üyeleri, sadece 80 oy farkıyla Özbek’i devirdi.
Dört ay içinde aklı başına gelsin diye şoka uğratılan başkana, “Ayağını denk al” uyarısı yapılmak istenmişti. Camia aslında, Dursun Özbek’ten tümüyle vazgeçmiş değildi. Sadece nadasa çektiler. Daha verimli olsun diye; toprağı dinlendirir gibi, başkanı da biraz dinlendirmek istediler.
***
Ama sonraki gelişmeler, şaşırtıcı oldu... Pat diye aniden ortaya çıkan Mustafa Cengiz; sıcak/samimi/halk adamı görüntüsü ile sempatik bir çerçeve çizdi. Taraftar çabuk ısındı...
Spor camiası ve medya da; agresif yapısı olmayan, rakipleriyle de iyi geçinmek eğiliminde olan yeni başkanı tuttu. Samimi buldu.
Mustafa Cengiz, yüksekten atıp tutmadı. Ayağı yere basan öneri/iddia/proje kapsamında güven topladı. UEFA ile sürdürdüğü Finansal Fair Play görüşmelerinde önemli mesafeler aldı. Ceza ihtimalini ortadan kaldırttı.
Geldi, gelecek, geliyor süreçleri hiç yaşanmadan; şapkadan tavşan çıkarır gibi, bir anda Nagatomo ara transferini gerçekleştirdi. Şampiyonluk da gelince; Mustafa Cengiz faktörü, dolgu maddesinden ana maddeye dönüştü.
Ekibindeki “Herkesin sevdiği adam Abdurrahim Albayrak” faktörü de üstüne eklenince, 80 oy fark Bin küsur farka çıktı.
Ali Cengiz oyunu değil, Mustafa Cengiz oyunu...
***
Dursun Özbek, kulübe çıkardığı otel faturaları konusu ve NDiaye’nin transferindeki usulsüz ödeme iddialarını temize çıkaramadı. G.Saray adası sorunu ve ödenemeyen maaşlar da, tabloyu iyice kararttı. Her şey, sadece dört aylık arada tersine döndü.
Seçimi büyük bir farkla kaybedeceğini anlayınca, kongreyi tamamlamadan evine döndü. Öfkesinden, otelindeki 9 metrelik G.Saray bayrağını indirtti. Tepkiler gelince, “Fırtınadan yırtılıdı. Onarıp tekrar astık” dese de, pek inandırıcı olmadı.