Muhalefet liderleri, 6'lı masada 6 aydır 6 toplantı yaptılar. 30 defa da ikili görüştüler.
Netice? Hık mık...
Bir yerlerden haber bekliyormuş gibi vakit öldürüyorlar. Tam anlamıyla havanda su dövüyorlar.
Netice alıcı toplantılar yapsaydılar şimdi ortada bir sonuç olurdu.
6'lı masadan 6 sebepten bir sonuç çıkmaz. Yani masanın 6 kilidi var.
1. Cumhurbaşkanı adayını, 6'lı masadakilerin iradesi belirleyemez. Yabancı büyükelçiler ile boşuna görüşenler yok.
2. Muhalefet liderlerinin, Türkiye'nin temel meselelerinde ortak paydaları yok. "Demokrasi, özgürlükler, hukukun üstünlüğü" beyanları, sade suya tirit kabilinden laflar... Bunların içi doldurulamıyor. Her kafadan ayrı ses çıkıyor. İstanbul Sözleşmesi için Kılıçdaroğlu ne diyor, Karamollaoğlu ne diyor?
"Biz gelince çözeceğiz" diye üfürüyorlar ama neyi nasıl çözecekler bir proje yok...
Hatırlayınız Ali Babacan kestirip atmıştı: "6 genel başkan ayrı ayrı şeyler söylüyor. Böyle bir tablo güven oluşturabilir mi? Mümkün değil."
Bize, diyecek bir şey kalıyor mu?
3. 6'lı masayı kilitleyen, HDP ile İYİ Parti cedelleşmesidir.
Bu iki parti muhalefetin çatal kazığıdır.
Siyasî tabloya göre, HDP'nin desteklemediği muhalefet adayının kazanması mümkün değil.
Bir ara herhalde Akşener'in kulağına üflendi; Selahattin Demirtaş'ın kahvaltı teklifine evet dedi. Baktılar ki tabanda büyük tepki var, tornistan ettiler.
Akşener, "HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz" deyiverdi.
Mansur Yavaş'ın adaylığına HDP'nin karşı çıkması da başka bir cephe. Van'daki, "Demirtaş'ı istiyoruz" lafına Mahsur Yavaş'ın, "inşallah demedim" itirazı ortalığı karıştırdı.
HDP yönetimi çıldırdı ve Yavaş'ın defterini dürdüler.
Son haftalarda CHP'nin Kılıçdaroğlu dayatması yoğunlaşırken, İP İstanbul İl Başkanı Kavuncu'nun yaptığına ne demeli?
Bir TV programında, "Kemal Bey'in adaylığı" sorulunca,
"Bizim sahada şubat ayından beri en çok duyduğumuz isim Mansur Başkan. Mansur Yavaş ile ilgili bir ağırlık var." bombasını patlattı.
6'lı masa değil, sanki bir ipte 6 cambaz... Yedinci de alttan ipi sallıyor.
Evet, HDP-İP cedelleşmesi varken, hangi parti kendini inkâr ederek birlikte sandığa gidecekler?
Bunun bir formülü varsa, yine Okyanus ötesindedir...
4. Manzara şu: 6'lı masanın en güçlüsü CHP. Malûm CHP...
Diğer partiler "milliyetçi-muhafazakâr" biliniyor. Mütedeyyin insanların değerlerine halel getirmezler diye düşünülüyor.
Ama daha şimdiden başörtüsü konusunu kaşıyan, aile yapımıza İstanbul Sözleşmesi üzerinden, LGBT'lilerin bayraklarını açarak milletimizin ar damarlarına basan tipler var. Hariçten gazel okuyorlar gibi ama CHP, Kılıçdaroğlu bunlara hiç tepki vermiyor.
5. Karamollaoğlu'nun ev sahipliğindeki son toplantıda 6'lı masadan, "ortak aday" kararı çıktı.
Nasıl bir aday? Kılıçdaroğlu gibi bir isim olsa; Davutoğlu, Babacan ve Karamollaoğlu, tabanda, CHP'yi iktidara getirmenin vebalini taşıyacaklar. Taşıyabilecekler mi?
Hele HDP'nin destekleyeceği bir aday bulunsa, muhalefetin alayı, "PKK'ya hangi bakanlıkları veriyorsunuz?" diye yuhalanır...
6. 6'lı masanın en zorlandığı husus, makul büyük kitleye, yarınlar adına güven vermeyişidir.
Milletimizde büyük endişe var.
Bunlar, İHA/SİHA yapımını durduracak mı? Öyle ya CHP Milletvekili Tanrıkulu, SİHA'ların üretimine son vermekten bahsediyor.
"Azerbaycan'a, Türkiye maalesef yardım ediyor" diyen Kılıçdaroğlu'nun emekli Büyükelçi başdanışmanı var.
Bunlar yarın "Libya'da ne işimiz var, Doğu Akdeniz'de ne işimiz var? derler mi, derler...
Bundan sonra AB ne derse, Amerika ne derse biz onları dinleriz derler mi, derler...