Ülke ve dünya gündemi İsveç, NATO, Avrupa Birliği gibi konularla meşgulken ve yoğun bir şekilde bu meseleler konuşulurken "Hollanda ve dünya güzeli!" ilk bakışta çok alakasız gözükebilir.
Ancak dünyanın sonunu getirecek gelişmeler yaşanıyor Hollanda'da.
LGBT ve benzeri sapkın topluluklar daha hayatımıza bu denli girmemişken bile Hollanda gerek eşcinsel evlilikler konusunda gerekse diğer sapık ilişkiler konusunda dünyada at başını çeken bir ülkeydi.
"Özgürlükler Ülkesi" gibi gayet çekici bir sloganın arka planında gerek uyuşturucu gerekse sapkın davranışlar sergileniyordu.
LGBT lobilerinin dünya gündemini meşgul etmeye başladığında ise Hollanda adeta bir LGBT ülkesine dönüşüverdi.
Eşcinsel evlilikler yasalaştırıldı, eşcinsel bireylerin çocukları evlat edinmeleri devlet politikası haline getirildi. Bireylerin cinsiyet değiştirmesi teşvik edilmeye başlandı. LGBT'li bireylerin her türlü rezilliği ve sözde özgürlüğü yaşayabilmesi için devlet ve toplum tarafından büyük kolaylıklar sağlandı.
Bir kültür organizasyonu tarafından 2007 yılında Hollanda'ya davet edildiğimde bizatihi şahit olmuştum bu sapkınlıkların etkinliklerine.
Dedik ya, Hollanda adeta bir LGBT ülkesine dönüştü.
LGBT konusunda Hollanda'da yaşanan son rezalet her ne kadar bu ülkenin bir içişleri gibi algılansa da aslında dünya çapında sergilenecek daha büyük bir şeytani planın başlangıç noktası.
Hollanda'da yapılan güzellik yarışmasında bir ilk yaşandı ve erkekten kadınlığa geçen yani "transgender" bir kişi Hollanda güzeli seçildi.
Olay ilk başta her ne kadar Hollanda'yı ilgilendiriyor gibi görünse de kazın ayağı hiç de öyle değil.
Çünkü Hollanda güzeli seçilen bu "transgender" bir süre sonra yapılacak Dünya Güzellik Yarışması'nda Hollanda'yı temsil edecek. Böylece bu çirkin ve aşağılık olay dünya gündemine getirilecek.
Ayrıca önceden ayarlanmış medya yönlendirmeleri ile bu olay köpürtülerek ve çok matah bir şeymiş gibi büyük bir başarı hikayesi olarak sunulacak dünyaya.
Hatta bu transgender şahıs Dünya Güzeli bile seçilirse hiç şaşmam.
Maksat her zaman olduğu gibi üzüm yemek değil.
Keriman Halis olayında olduğu gibi...
Hatırlayalım...
Keriman Halis ilk defa Türkiye adına Dünya Güzellik Yarışması'na katılmıştı.
Daha önce hiç olmamış bir olay gerçekleşiyordu.
İlk defa Müslüman bir ülkeden bir kadın bütün tesettürünü atmış, mayosuyla Avrupalının önünde arzı endam etmişti.
Final seçiminden önce jüri başkanının, jüri üyelerine yaptığı konuşma manidardı.
Olayın canlı şahidi olan emekli öğretmen Halit Turhan Bey hatıralarında şöyle anlatıyor:
"1932 yılında Cumhuriyet gazetesinin tertiplediği güzellik yarışmasını Keriman Halis kazanmıştı. Aynı yıl Belçika'nın Spa şehrinde 28 ülkenin katılmasıyla dünya güzellik yarışması düzenlenmişti. 1913 yılında doğan Keriman Halis, bu yarışmaya Türkiye'yi temsilen katıldı. Günlerce Spa şehrinde kalan güzeller, çeşitli kişilerle görüştü ve konuştular. Yarışma gününde jürinin önünde kızlar birer birer geçip giyimleriyle, bakışlarıyla, tebessümleriyle puan toplamaya çalıştılar. Jüri salona geçip, puan değerlendirmesi yapmak istedi. Başkan kürsüye geçerek, 'Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa'nın, Hıristiyanlığın zaferini kutluyoruz. 1400 senedir dünya üzerinde hâkimiyetini sürdüren İslamiyet artık bitmiştir.
Onu Avrupa bitirmiştir. Bir zamanlar Fransa'da oynanan dansa müdahale eden padişahın torunu işte mayo ve sutyen ile önümüzdedir. Kendini bizlere beğendirmek istemektedir.
Biz de bize uyan bu kızı beğendik, Müslümanların geleceği böyle olması temennisiyle, Türk güzelini dünya güzeli olarak seçiyoruz. Fakat kadehlerimizi Avrupa'nın zaferi için kaldıracağız.
Bir zamanlar sokağı bile pencere arkasından seyredebilen Müslüman kadınların temsilcisi Türk güzeli Keriman'ı zaferimizin tacı kabul edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz' demişti."
Mustafa Kemal'in talimatıyla, Türkiye'ye dönüşünde Sirkeci Garı'nda büyük bir kalabalık tarafından karşılandı Keriman. Keriman Halis'in onuruna, Tahsin Uzer'in evinde Mustafa Kemal'in isteğiyle bir davet de düzenlendi.
Keriman Halis, bir mesajdı...
Keriman Halis bir zaferdi ama Avrupa'nın ve İslam düşmanlarının zaferi.
Transgender bir bireyin dünya güzeli olarak seçilmesi bir mesaj olacaktır.
Transgender bir bireyin dünya güzeli olarak seçilmesi bir zafer olacaktır.
İnsanlık düşmanlarının, ahlak düşmanlarının, aile düşmanlarının, maneviyat düşmanlarının bir zaferi.
Bu oyuna karşı sadece biz değil dünyanın sağ duyulu insanları uyanık olmalıdır.
Hollanda'nın başı çektiği bu alçaklığa dünya dur demelidir.
Hollanda'nın "Modern Pompei" olma yolundaki koşusuna dünya milletleri ortak olmamalıdır.
Ülke olarak bizim mihmandarlığımızda, yerli STK'ların dünya STK'ları ile temasa geçerek ortaklaşa güçlü bir şekilde bu olaya karşı çıkmalıdır.
Emin olun bu bir kırılma noktası olacak ve bunun vereceği zararı telafi etmek mümkün olmayacaktır.
Tıpkı Kerimen Halis aracılığıyla milletimize ve mukaddesatımıza verilen zararın telafisi olmadığı gibi...