Biliç’e ve bu takıma sahip çıkalım. Lafı döndürüp dolandırmaya, bu cümlenin ardına bin tane gerekçe falan koymaya gerek yok. Beşiktaş’ın 4 maçlık seride ortaya koyduğu taktik disiplin, özgüven, hırs fazlasıyla yeterli. Futbol kalitesi de takım oturdukça artacak. Çok iyi bir sezon başlangıcına tanıklık ediyoruz. Bunu ziyan etmeyelim.
Ziyan etmemenin yolu da belli: Yönetim çift yönlü orta saha, sağ bek ve stoper transferlerini bir an önce bitirmeli. İlk iki pozisyona takviye zaten şart oğlu şart. Stoper bölgesi de kesinlikle takviye gerektiriyor. Şimdilik bu bölge sorunsuzmuş gibi görünse de üç kulvarda mücadele edecek bir takım için handikaplar barındırıyor.
Kaç haftadır yazdığım gibi, bir kez daha üstüne basa basa söylüyorum: Kadro doğru transferlerle güçlenir ve derinleşirse, üç kulvarda da başarı gelir. Kadro derinliğine sahip bir Beşiktaş UEFA Avrupa Ligi’nde zirveyi zorlar. Ligde de şampiyonluğun en büyük adayı olur. Kartal stadına ancak 2015-16 sezonunda kavuşacak gibi görünüyor. O sezona büyük bir başarı öyküsüyle başlamanın, istikrarı yakalamanın yolu kadro derinliğinden geçiyor. Umarım yönetim bu tarihi fırsatı harcamaz. Yerli oyuncu potansiyeli çok iyi bir noktaya varan Beşiktaş’ta yetingenlik zamanı değil şimdi.
Arsenal maçlarının ayrıntısına girmeyeceğim. Sadece şunu vurgulamak istiyorum: Arsenal gibi uzun yıllardır sistematik şekilde pozitif futbol oynayan bir takım karşısında denk bir bilanço yakaladı Kartal. İki maçın toplam gol girişimi sayıları 18’e 19 (ilk maç 9-8, ikinci maç 9-11). Bunu çok önemsiyorum. Biliç her iki maçta da Arsenal’ın ayağında top tutmasını güçleştirdi. Ama bunu tedbirli futbola yaslanarak değil, modern futbolun gereklerini uygulayarak yaptı.
Geçen haftaki 2-2’lik Everton-Arsenal maçı iyi bir örnek. Arsenal’ın top yapmasına izin verirseniz, karşınızda skorer bir takım bulursunuz. Arsenal iki maçta da bunu gerçekleştiremedi Beşiktaş karşısında. Beşiktaş da topu ayağında tuttuğu bölümlerde çok etkili oldu. Kontraya dayalı değil, organize bir takım gördük.
Beşiktaş’ın tek ihtiyacı seri pas yüzdesini biraz artırması. Biliç daha üretken bir orta sahayla bunun üstesinden gelebilir, yeter ki Oğuzhan’ın yanına eşdeğer bir orta saha daha transfer edilsin. Takım oturdukça yükselecek futbol kalitesinin sırrı da burada.