Altılı Masa'nın mutabakat metni beklenen ilgiyi görmedi. Kamuoyuyla paylaşılan metinde vaatler silsilesi karşımıza çıkıyor. Ancak vaatler ülkenin temel problemleri bağlamında ağırlıkları nispetinde dağılmamış.
Politika belgesinin uzunluğunu içine her şeyin doldurulduğu bir çuvala benzetiyorum. Büyük bir emek ve gayret verilseydi daha kısa bir metin ortaya çıkardı. Daha kısa ve öz metinler bize ortak aklın inşa edildiğini ispatlardı. 244 sayfada binlerce madde ise bize her akla gelen vaadi koyduklarını ispatlıyor.
Ali Babacan, mutabakat metnini ekranlarda anlatırken "Avrupa'dan bakacaklar afferim Türkiye'ye diyecekler" diyor. İki asırdır aydınlarımıza ve bürokrasimize bulaşan bu hastalıklı tutum ne yazık ki hala devam ediyor. Avrupa siyasetinin bugünlerde yaşadığı krizi görmezden gelen muhalefetin parlak politikacısı aferin alma arzusuyla öne çıkıyor.
Altılı Masa uzlaşamadığı başlıkları metne koymamış. Metinde arama yaptığınız zaman bazı kelimeler hiç geçmiyor. "Yerel Yönetimler" ifadesi yaklaşık 30 kere geçiyor.
Güvenlik, terör örgütleri zikredilmemiş. FETÖ ise yargı reformu kısmında üstünkörü vurgulanmış. Oysa "PKK, YPG, DEAŞ, FETÖ gibi terör örgütleriyle kararlı mücadele edilecektir" cümlesini görmek istiyor vatandaş. İktidarın terör örgütleriyle mücadelesini yetersiz görerek farklı yöntemleri de vurgulayabilirlerdi elbette. FETÖ'nün sadece yargı reformu kısmında zikredilmesi ise örgütle kararlı mücadele azminden ziyade az sayıdaki mağdurları önceledikleri anlamına geliyor. Demek ki Altılı Masa 15 Temmuz ihanetini hala kavrayamamış ve FETÖ çevresinden oy bekliyor.
Mutabakat Metninde HDP'ye birkaç parmak bal uzatılmış. Siyasi partilerin kapatılma süreci, belediyelere kayyum atamalarının zorlaştırılması, %3 seçim barajı, %1 oy alan partiye mali yardım, merkezi otoritenin yerel yönetimlere yetki devri gibi vaatler dikkat çekici. Oysa HDP çok daha fazlasını istiyor. Çünkü HDP Kürt halkının huzuru ve konforu için politika üretmek yerine tanımlayıcı anayasal haklar istiyor. Bu talepleri yine Ali Babacan temel haklar bildirgesinde dile getirmişti. Kamuoyundan gelen tepkilere rağmen partisinin web sayfasında bu metinler halen duruyor.
Altılı Masa, seçime kadar HDP'yi ürkütmeyelim diye tartışmaların üstünü örtüyor. PKK'nin kurucu kuşağından gelen Apo'nun Ayetleri kitabının yazarı Selim Çürükkaya, Xani Tv'deki bir programda "HDP iradesizler partisidir. Ya İmralı'dan gelecek bir şey ya Kandil'den gelecek bir şey karşısında suskundur" diyor. Program konuğu Altan Tan ise "Bunu bilmeyen mi var?" diye ironik bir cevap veriyor.
Örgütün tehditleri altında savrulan HDP'nin Altılı Masa'yı etkisi altına alması Kürt halkının oyunu çantada görmesi ise başlı başına bir kriz. Bu hesabı Kürt yurttaşlarımızın bozması için önemli bir fırsat.
Türkiye'de anayasal tanımlamaların değişmeyeceğini herkes gayet iyi biliyor. Anadilde eğitim gibi faydasız bir vaatle Kürt gençlerini eğitimde geri bırakacak, onları akranlarından ayrıştıracak formüllerin Batı başkentlerinde üretildiğini Kürt yurttaşlarımız da gayet iyi biliyor.
Bu hakikatleri bilenler Altılı Masa'daki bilmeyenlere anlatsın. Koltuk ümidiyle suskun kalanlara ise diyecek sözümüz yok.