ABD seçimleri mahkemelik olacak.
Kesin sonuçlarının açıklanacağı 14 Aralık’a kadar kıran kırana bir mücadele göreceğiz.
Bu hukukî/siyasî mücadelenin ABD ekonomisini, dünya ekonomisini, Washington’ın dış politikasını nasıl etkileyeceği şimdiden bilinemez.
Meşhur söz, tek bir Amerika yok. Başta İsrail lobisi, Siyonistler, Evangelistler, Pentagon (ABD Savunma Bakanlığı), Dışişleri Bakanlığı, uluslararası şirketler, beynelmilel sermaye bütün bunlar güç odakları.
Bunları hatırlatmamız, meselenin Biden-Trump meselesi olmadığını vurgulamak için.
ABD, iktidar oyunlarının bugünkü büyük sahnelerinden biri. Geçmiş asırlarda “süper güçler” neler yaşadıysa Amerika da onu yaşıyor/yaşayacak…
Türkiye ölçeğinde yaşadığımız kutuplaşma/gerilimin bir benzeri ABD’de yaşanıyor.
Sonuçların başa baş gitmesi ve Trump’ın, seçim hilelerini öne çıkarması, bir kaosa dönüşme ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Bu kaos, ABD’deki bütün güç odaklarını kendi hesapları için harekete geçirecektir ki, o hazırlıklar aylar öncesinden planlanmıştır.
ABD’yi derinden sarsacak bir kırılmaya şahit olacağız.
Kısacası, 3 Kasım seçimleri ABD’yi koyu bir sisin içine atmıştır.
Biden ya da Trump.
Hangisinin kazanması Türkiye için iyi olur?
Biliyoruz ki, bizim açımızdan al birini vur ötekinedir.
Trump, zaman zaman hoşumuza giden sözler söyledi ama Suriye’de PKK’ya verdiği desteği, müttefikliğe yakışmayan bu tavrındaki Türkiye düşmanlığını unutabilir miyiz? Daha bunun gibi bize yaptığı çok yanlış var.
Biden ise açıktan Türkiye düşmanı. Bu düşmanlığını, Erdoğan düşmanlığı ile perdelemeye çalışıyor. Neydi o, “Türkiye’de Erdoğan’ı devirmek için muhalefeti cesaretlendirmeli ve açıktan desteklemeliyiz” afra tafrası…
ABD, dünyada Müslüman varlığından ve potansiyel gücünden rahatsızlık duyan gerçek yüzünü gizlemeye çalışıyor. Bir de Siyah ve göçmen düşmanlığı, ABD’nin iliklerine kadar işlemiştir.
Barack Obama örneği, tam da sinsi Amerika’yı anlatır.
Demokrat Parti’li olarak iki kez (2009-2016) Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı yapan Obama, ABD tarihindeki ilk ve tek Afroamerikalı devlet başkanıdır.
Müslüman dünyanın gönlünü almak için ismi Barack Hussein Obama’dır.
Kendisiyle aynı adı taşıyan babası, Kenya'nın Siaya Bölgesi'ndeki Nyang’oma Kogelo yerleşim yerinde doğmuş ve büyümüş Müslüman bir Kenyalıdır.
Kitleler önündeki isimlerin Biden, Trump, Obama olması çok önemli değildir.
Bu isimler, sadece derin Amerika’nın üslûp ayarları için farklılıklar taşırlar.
Türkiye 15 Temmuz FETÖ ihanetini diriliş ruhu ile bastırdıktan sonra artık yeni bir Türkiye’dir.
Büyük ve güçlü Türkiye, ABD Başkanlarına göre değil, Cumhur İttifakı sinerjisi ile yürüyor.
FETÖ elebaşını Pensilvanya’dan Biden ya da Trump vermez.
Güçlü ve büyük Türkiye alır…