Dijital cihaz kullanILarak yapılan eğitimin daha etkili olduğunu gösteren bir bilimsel çalışma bulunUYOr. Eğitimde çok fazla dijital cihaz kullanımının, çocukların nöroplastisitesini yani zihinsel kapasite gelişimini olumsuz yönde etkileme olasılığından dolayı çok dikkatli olunmalı.
Günümüzde genç bir bireyin günde ortalama yedi saatini telefon, tablet, bilgisayar ya da oyun konsolu ile geçirdiğini bildiren çalışmalar mevcut. Hal böyle olunca, hayatımızın önemli bir parçası haline gelen bu cihazların, sağlığımız üzerine etkilerini araştırmak da bilim dünyasına düştü. Gençlerde unutkanlık şikayetinin artması ile teknolojinin bu denli yoğun kullanılması arasında bir bağlantı olup olmadığı da merak edilen konular arasında. Bu arada teknolojiyi fazla kullanmak derken yanlış anlaşılmasın! Artık hiçbir şeyi aklımızda tutamaz olduk. Çünkü akıllı telefonlarımız, tabletlerimiz ve bilgisayarlarımız bizim için her şeyi yapıyor. Peki beynimize ne denli zarar verdiğimizin farkında mıyız?
Cep telefonları beyin hücrelerimizde hangi değişikliklere neden oluyor?
Yapılan çalışmalarda uzun süreli telefon konuşmaları yapan kişilerde, beyin hücre ölümlerinin olduğuna dair kanıtlar giderek artıyor. Hücre ölümlerinin özellikle hafıza, öğrenme ve hareket ile ilgili alanlarda yoğun olduğunu gösteren çalışmalar da bulunuyor. Cep telefonlarının yaydığı radyasyonun bu durumdan sorumlu olduğu düşünülüyor. Cep telefonlarından yayılan radyasyon nasıl beyin hücre ölümüne yol açar? Normalde beyin hücrelerine zararlı maddelerin geçişini önleyen kan-beyin bariyeri adında koruyucu bir alan mevcut. Radyasyonun etkisi ile bu bariyer hasar görür ve zararlı maddeler beyine geçiş imkanı bulur. Bu da beyin hücre ölümü ile sonuçlanır.
Her gün iki saat cep telefonundan yayılan radyasyona maruz bırakılan ergen farelerde 50 gün sonra belirgin beyin hücre ölümü gerçekleşti.
Prof. Salford’un İsviçre’de ergen fareler üzerinde yaptığı bir çalışmada, beyin gelişimleri tamamlanmamış 12-26 haftalık ergen fareler, günde iki saat cep telefonundan alabilecekleri miktarda radyasyona maruz bırakıldılar. 50 gün sonra beyinleri mikroskobik incelemeye alındı ve belirgin miktarda beyin hücresinin öldüğü tespit edildi. Bu çalışmanın sonucu insanlık için çok ürkütücü. Özellikle çocuk ve ergenlerdeki cep telefonu kullanımı, beyin gelişimleri hızla devam ettiğinden dolayı, ileriye yönelik önemli hasarlara yol açabilir. Her ne kadar telefon şirketleri bu sonuçları kabul etmek istemese de bilimsel gerçekler inkar edilemez. Çok yakın zamanda insanlar üzerinde yapılan bir çalışmada benzer sonuçlar elde edilmiş olsa da bu konuda daha fazla aydınlatıcı çalışmaya ihtiyaç vardır.
Özellikle gelişme çağındaki çocuklarımızın hücreleri çok hızlı bölündüğünden dolayı bu tür etkilere daha da açıktır. Birkaç çalışmada cep telefonlarının beyin tümörü olasılığını artırdığı da bildirilmiştir. Bu nedenle çocuklarımız konusunda çok daha özen göstermeli, onlara cep telefonu kullanımı ile ilgili belli sınırlamalar getirmeliyiz. Mümkünse 10 yaşına kadar eline hiç cep telefonu vermemeli, tablet kullanımını ise haftada 1-2 saatle sınırlamalıyız. Bu söylediklerim birçok anne için imkansız gibi gelebilir. Ama emin olun cep telefonlarının çocuklarına verebilecekleri zararların ölçüsünü bilselerdi ellerine dahi vermezlerdi.
Cep telefonlarının yapabileceği hasara bağlı olarak beyin rezervinde (beyin hücreleri arasındaki bağlantı sayısı ve kalitesi) azalma meydana gelirse, Alzheimer hastalığının daha erken ortaya çıkabileceğine dair görüşler de var.
Cep telefonu ile konuşmanın dışında, internete girme ya da oyun amaçlı kullanımının fazla olmasının da sağlık üzerinde olumsuz etkileri olduğu kanıtlandı. Kaliforniya Üniversitesi’nde yapılan ve sonuçları geçen yıl yayımlanan bir çalışmaya göre, özellikle geceleri telefon ekranı karşısında geçirdiğimiz sürenin fazlalığı uyku kalitesini belirgin şekilde bozuyor. Başka bir çalışmada ise cep telefonu ve diğer dijital cihazların yaydığı mavi ışığın melatonin hormonunu baskıladığı belirlendi. Melatonin hormunu vücut saatimizi belirleyen, uyku-uyanıklık döngüsünün düzenlenmesinde görevli olan, vücudun zinde kalmasına önemli katkıları bulunan bir hormondur.
CEP TELEFONU KULLANIMINDA DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER
- Birkaç gün boyunca görüştüğünüz tüm kişileri ve sürelerini not alırsanız geriye dönüp baktığınızda çoğunun gereksiz olduğunu anlayacaksınız. Beyin sağlığınız için bunları azaltma yoluna gidin.
- Gün içerisinde telefon kullanımınız fazla ve azaltamıyorsanız kulaklık kullanın.
- Geceleri yattığınız odada telefon bulundurmamaya özen gösterin.
- Telefonu evin içerisinde duyabileceğiniz şekilde uzak bir noktada konumlandırın.
HAFTANIN NÖROBİLGİSİ
Günde bir adet diyet meşrubat tüketenlerin, içmeyenlere kıyasla 2.89 kat daha fazla ALZHEIMER, 2,96 kat daha fazla İNME geçirme riski vardır.
DİJİTAL DEMANS NEDİR?
Henüz yaygın kullanıma girmemiş olsa da Alman Nörobilimci Dr. Manfred Spitzer’in ortaya attığı Dijital Demans kavramı bilim dünyasında epey ilgi görmektedir. Dijital cihazlar kısa süreli hafızamızı az kullanmamıza neden olmaktadır. Telefon numarası hatırlamak ya da bir bilgiyi anımsamak için artık hemen elimizdeki cihazlara sarılıyoruz. Bu da öğrenmenin ilk basamağı olan dikkat fonksiyonunun bozulmasına neden oluyor. Dikkati toparlayamayınca bilgiyi belleğe kaydedemiyoruz. Kaydedilemeyen bilgi de gerektiğinde depolardan çıkarılıp kullanılamıyor. Bunun günlük hayatımıza yansıması ise unutkanlık şeklinde oluyor. Aslında burada anlatılmak istenen durum gerçek bir demans değildir. Çünkü demans zihinsel işlevlerimizde bozulmanın olduğu ve beyin hücre ölümü ile giden bir sendromdur. Başta Alzheimer hastalığı olmak üzere demansa yol açan birçok hastalık vardır. Bence Dr. Spitzer’in burada vurgulamak istediği şey, dijital cihazların neden olduğu unutkanlığın hafife alınmaması gereken bir durum olduğudur.