Beşiktaş maçın ilk yarısı itibariyle rakibi Dinamo Kiev’e karşı olağanüstü üstün futbol oynayarak, takım halinde baskı kurup, çok adamla hücum bölgesinde bulunup gol pozisyonları üreten ekipti. Daha maçın başında Talisca rakiplerini çalımlayarak geçti, son gol vuruşunda aceleci ve çabuk kaleye vurma düşüncesi Beşiktaş’ı olası bir golden mahrum bıraktı. Kazanılan bir frikik pozisyonunda ise Quaresma, Dinamo Kiev kalesinin 90’nına ampul gibi astığı muhteşem golle Beşiktaş’ı öne geçirdi.
Tosic hatasız futbol sergilerken, Quaresma ikinci yarıda mutlak gol olması gereken bir pozisyonu gole çeviremedi. Aboubakar etkili futbol oynayarak gollere yakın görüntü vermiş olması ayrı bir artısı da Quaresma’nın attığı golde firikiği kazandıran adamdı.
1-0 önde giden bir takım özellikle ilk yarıda iyi futbol oynuyor diyorsak, kendi sahasında da seyirci avantajını arkasına aldıysa bu maçta bir frikik golünü yeterli görmemesi lazımdı. Beşiktaş’ın kendi kalesinde görmüş olduğu golde ise Tsygankov’un ayağından Dinamo Kiev maçı eşitledi. Bu golde Beşiktaş kalecisi Fabri’nin hatası olağanüstü büyüktü. Eğer bir kaleci, alamayacağı topta kalesini terketmemeliydi. İspanyol kaleci Fabri bu hatayı yaptı, olmayacak bir pozisyonda da Beşiktaş kalesinde golü görmüş oldu.
Maçın hakemi adına olabildiğince uygun bir maç yönetti. Beşiktaş’ta orta saha kontrolünü başlangıçta Tolgay iyi yönlendirirken, Atiba ile özellikle Talisca ne yazık ki beklenen futboldan çok uzak kaldılar.
Dinamo Kiev ikinci yarıdaki futboluyla Beşiktaş’a üstünlük sağlayarak son 20 dakikada da Beşiktaş’ın oyundan düştüğünü gördük. Fabri’nin de 87’de karşı karşıya kaldığı pozisyonda kurtarışı ilk goldeki hatasını kapattı diyelim. Ama sonuç olarak Beşiktaş kazanması gereken bir maçı bu şekilde bitirmemesi lazımdı derim.
Dinamo Kiev eski bildiğimiz gücünde değil. Ama standart bildiğimiz futbolu uygulamaya çalışıyor.
Eğer Beşiktaş girdiği pozisyonların yarısını değerlendirmiş olsaydı, bu maçı rahatlıkla kazanan da olurdu.