Bir önceki yazıda Beşiktaş’ın ofansif performansına değinmiştim. Şimdi de işin defansif yönüne bakalım. Elbette ofansif üretkenlikle karşılaştırmayı ihmal etmeden. Beşiktaş’ın 17 lig maçında kalesinde gördüğü gol girişimi ortalaması 10,1 (Deplasmanda 10,9, evinde 9,4). Aslında hiç de fena değil bu oran. Gel gör ki Beşiktaş’ın yediği gol ortalaması 1,5. Bir başka okumayla, kalesinde gördüğü her 7 girişimden biri golle sonuçlanmış.
Hatırlayalım, Beşiktaş’ın ürettiği gol girişimlerinde bu oran 6’da 1 idi. 6’da 1 skor üretkenliği açısından ne kadar iyi bir oransa, 7’de 1 oranı da defansif açıdan o kadar kötü. Geçen yazıda vurgulamıştım: Beşiktaş’ın 13,4’lük gol girişimi ortalaması çok yeterli bir sayı olmasa da skor üretkenliğindeki artış tabloyu dengeliyor. Defansif açıdan ise az pozisyon verse de kolay gol yiyen bir takımla karşılaşıyoruz. Sonuçta maç başına 2,2 gol atıp 1,5 gol yiyen bir takımdan söz ediyoruz. Üstelik 17 maçın 12’sinde rakibinden daha fazla gol girişimi üreten bir takım bu.
Beşiktaş’ın yediği goller Aybaba’nın dediği gibi “hücumu çok sevmesinden” mi kaynaklanıyor? Eğer öyleyse, ürettiği gol girişimi ortalaması buna tam karşılık gelmiyor. Yukarıda belirttim, kalesinde gördüğü gol girişimi ortalaması da oldukça makul düzeyde. Peki, yenen gollere nasıl bir açıklama getirebiliriz? Benim kanımca, büyük bölümü pozisyon ve kademe hatalarının sonucu.
Çözüm ne? İlk yarının ortasından beri dile getirdiğim kimi hususları tekrar özetleyeyim: Beşiktaş modern pozitif futbol açısından inişli çıkışlı bir grafik çiziyor. Kimi maçlarda yaşanan 20-25 dk’lık duraklama ve geriye yaslanma dönemleri bunun kanıtı. Tüm maçı rakip yarı sahada, bol paslı ve tempolu oynayamazsınız. Ama rölanti anlarında topu ayakta tutmayı başarmak ve orta sahayı kalabalıklaştırmak gerek. Yani, takımın boyunu, merkezinde orta saha olacak biçimde kısaltmak. Beşiktaş bunu yapmadan geriye yaslandığında topu oyuna sokmakta zorlanıyor, kademe ve pozisyon hataları artıyor. Beşiktaş bu sorunu halledebilir mi? Halledecek potansiyele sahip. Ofansif üretkenliği daha da artırmak koşuluyla tabii.