İstanbul belgeselcisi yarın akşam tezgah açıyor. Tezgahta kıpır kıpır belgeseller var. İzleyiciyi koltuğuna kaykıltmayan, aksine yerinde rahat oturtmayan belgeseller bunlar!
Bir grup bağımsız belgeselcinin inisiyatifiyle kurulan Avrasya Sanat Kollektifi tarafından düzenlenen Documentarist
7 - 12 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek.
Documentarist yedinci yılına önemli bir aşamayla giriyor. Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu - FIPRESCI geçen yılki incelemesinden sonra istikrarla yoluna devam eden Documentarist için bir jüri oluşturmayı kabul etti. Şili’den Pamela Bienzobas, Danimarka’dan Steffen Moestrup ve Türkiye’den Özge Özdüzen’den oluşan jürinin değerlendireceği filmleri siz de kaçırmayın! Documentarist’in farklı bölümlerinden eleştirmenlerin dişine dokunur belgeseller derlenerek FIPRESCI Seçkisi oluşturuldu.
Kürt kökenli İsviçreli yönetmen Mano Khalil’in “Arıcı / Der İmker”i izleyiciyi bir insanın hayatına sokabilen filmlerden. Anadolu’nun dağlarına özlemini arıcılık merakıyla gideren, onu hem geçimini sağlayacağı bir iş hem torununa öğretebileceği bir meslek, bir beceri olarak gören yaşlı göçmenin İsviçre bürokrasisiyle mücadelesi, yeni dostlarıyla ilişkisi, dil öğrenme çabası zaman zaman gülümseten ama hamuru hüzünle yoğrulmuş bir filme dönüştü.
Catalina Vergara ve Cristian Soto’nun yönettiği “Son İstasyon / La Ultima Estacion” yaşlılık üzerine bir belgesel... Huzurevlerinde bedenleri küçülmüş, hareketleri yavaşlamış, bakıma muhtaç kalmış yaşlıların ölümü bekleyişini ve yalnızlıklarını anlatıyor.
Türkiye’den Kazım Öz’ün “Bir Varmış Bir Yokmuş”u sofralarımızın vazgeçilmez ürünü yeşil salatanın yetiştirilmesinin ardındaki emeği, Kürt göçmen işçilerden oluşan emekçilerin hayatlarından bir kesiti aktarıyor. Güliz Sağlam ise ülke sinemasının hayatıyla en çok esin veren kişiliklerinden biri olan Ahmet Uluçay’ın izini sürüyor “Tepecik Hayal Okulu”nda...
Horacia Alcala’nın “Gökyüzüne Teğet / Grazing the Sky”, Kavita Bahl ve Nandan Saxena’nın “Rüzgardaki Mumlar / Candles in the Wind”, Christinae Schmidt ve Didier Guillain’in “Dağlar Gibidir Orman / Padurea e ca muntele, vezi?”, Ziad Kalthoum’un “Ölümsüz Asker / Rakeep el-Khaled”, Emiliano Mazza De Luca ve Mónica Talamás Sarli’nin “Kalabalıklar / Multitudes” adlı belgeselleri seçkiyi tamamlıyor.
Hollanda’nın ünlü belgeselcisi Johan van der Keuken adına verilen Yeni Yetenek Ödülü’nü bu yıl Deniz Akçay, Senem Aytaç, Ufuk Emiroğlu, Işıl Baysan Serim ve Hans Treffens’ten oluşan jüri belirleyecek. Johan van der Keuken toplu gösterisi de Ustaya Saygı bölümünde yapılacak.
7. Documentarist’in bütün bölümleri birbirinden ilginç. Türkiye Panoraması FIPRESCI Seçkisi’ndeki iki film dahil 20 yeni belgeseli gösterime sunuyor. Emel Çelebi’nin Altın Portakal ödüllü “Gündelikçi”nin fikri takibini yaptığı “Külkedisi Değiliz!” ve Veysi Altay’ın “33 Yıllık Direniş: Berfo Ana” belgesellerini daha önce izlediğim için iç rahatlığıyla kaçırmamanızı tavsiye edebilirim.
Mercek Altında: Suriye bölümünde sadece son dönemi değil iç savaş öncesini de anlatan belgeseller var, böylece komşumuzda yaşanan trajedinin kökenlerine dair fikir edinmek de mümkün olacak. Suriye sinemasının önemli temsilcilerinden, merhum Ömer Emiralay’ın 2005 yapımı “Baas Ülkesinde Bir Tufan” adlı filmine öncelik tanımakta yarar var. www.documentarist.org adresinden programı takip edin. 7 - 12 Haziran tarihleri arasında Beyoğlu’nun alternatif mekanları Fransız Kültür Merkezi, Hollanda Şapeli (Konsolosluk bahçesinde), Dimitrie Cantemir Rumen Kültür Merkezi, Salt Beyoğlu, Salt Galata salonları ve Aynalı Geçit Etkinlik Mekanı’nda mutlaka ilginizi çekecek bir belgesele, söyleşi ya da tartışmaya denk gelirsiniz.
