Kitabın ortasından konuşalım.
Ben Behzat Ç'ye yakıştıramadım.
Ne de olsa dizide FETÖ'cü polislere karşı Behzat amirim okkalı küfürler savuruyor, millete devlete sahip çıkıyordu.
CHP'li Etimesgut Belediye Başkanı Oyuncu Erdal Beşikçioğlu, 15 Temmuz Şehitlerini Anma Töreni için "Gerek yok" dedi.
Gerekçesi "Valilik ve Kaymakamlık anma töreni yapıyor" şeklinde...
Ancak Behzat Ç'nin, Kabotaj Bayramı, Satranç Günü gibi etkinlikleri yaparken, eğlenceli konser, dans gösterilerine bolca bütçe harcarken 15 Temmuz Anma programlarını gereksiz bulması beni üzdü.
Ne de olsa anti emperyalist bir karakteri vardı.
Üstelik hiçbir vaatte bulunmadan Etimesgut Belediyesi'ne başkan oldu.
Kasayı dolu teslim almasına karşın üstüne bir milyar lira daha borçlanma yetkisi aldı. Yani anma programını yapmamak için tasarruf tedbiri gibi bir bahaneye sığınması da akla yatkın değil. Durum böyle olunca akla CHP'nin eski söylemleri geliyor. 15 Temmuz darbe girişimi için "Kontrollü darbe, darbe tiyatrosu" söylemlerini unutmadık... Belli ki Behzat Ç de CHP gibi milletin tankları elleriyle durdurmasını itibarsızlaştırmak, unutturmak istiyor.
Benim bu konuda söyleyebileceğim tek bir cümle var
"Unutma, unutursan ölürsün!"
SOL ŞİDDET KAMERADA
Türkiye Komünist Partisi son seçimde binde üçlük bir başarı yakaladı!
Sonra parti bölündü. Yaklaşık 2 bin üyesi bulunan
Türkiye Komünist Hareketi ile partililer arasında mal bölüşüm kavgası çıktı. Koca koca adamlar, kadınlar, mal kavgasına tutuştu.
Sol şiddet kameraya yansıdı.
Zira Türkiye Komünist Hareketi Genel Başkanı Aysek Tekerek'in de aralarında bulunduğu grup elinde sopalarla Bakırköy Şubesi'ni bastı.
"Açın kapıyı kırarız" tehditleri ve gerilimden sonra şubede bulunan bazı eşya ve tabelayı da alıp olay yerini terk ettiler. TKP güvenlik kamerası görüntülerini ve kendi çektikleri videoları paylaşıp, baskına tepki gösterdi.
Takdir sizin ama daha binde üçlük başarıda bile birbirine düşenlerin, mal bölüşümü kavgası için sopalarla parti basanların siyaset anlayışı memleketi nereye götürür bilemedim...
394 DOSYA VAR, BAŞKANLAR YOK
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, esiyor gürlüyor. "Biz belediye seçimlerini CHP'li eş dost akrabayı doldurmak için kazanmadık. İzin vermem" diyordu. Sonra 394 dosyanın disiplin kuruluna sevk edildiğini öğrendik. Bir an için Özel, partiye ağırlığını koyuyor. Nepotizmle savaşıyor diye düşündük. Ama sadece bir an tabii...
Zira sonra anlaşıldı ki o 394 dosyada daha fizibıl kimseyi bulamadığı için kayınçosunu, baldızını, yeğenini, hısım akrabayı belediyeye dolduran, hatta onlara kadro açmak için CHP'lileri dahi işten çıkaran başkanlardan bir tanesinin bile ismi yok.
Peki kim var derseniz?
CHP'deki değişim! sürecinde Kılıçdaroğlu yanlısı tavır alan Samsun Atakum Belediyesi'nin eski CHP'li Başkanı Cemil Deveci var.
Zaten kulislere yansıyan bilgilere göre 394 dosya meselesi Kılıçdaroğlu yanlılarını endişelendirmiş.
Tasfiye ediliyoruz korkusu yaşanıyormuş.
Bu yüzden Kılıçdaroğlu'nun kapısını aşındıranların sayısı artmış.
Zira Kılıçdaroğlu'nun parti delegeleri arasında halen 450 civarında kemik oyu olduğu iddia ediliyor. Yani CHP'de herkes Kılıçlarını biliyor.
Bu arada bir küçük not. Kazandıran ceketi CHP Genel Başkanı Özel'den sonra İmamoğlu da giydi. Ancak Edirne'den paylaşılan fotoğraflara, Özel'in yaptığı acıkmalara bakılırsa kazandıran ceket İmamoğlu'nun üstüne pek oturmamış gibiydi. Zira Özel, az daha 2028'de Cumhurbaşkanı Adayı CHP Genel Başkanı olmalı diyordu.
"CHP Ge" dedi ama Genel Başkan diyemedi. Zira o sırada İmamoğlu elini koltuğun kenarına koyuverdi. Günün Manşeti'nde o anlar yorumlanırken manşet de manidardı. "CHP'de elim sende" oyunu manşeti aslında tüm meseleyi anlatıyordu. Zira İmamoğlu, Edirne Belediye Başkanı'nın makamında "Özel'e elim de gözüm de üzerinde" mesajını nazikçe veriverdi.
NATO SAVAŞINI TÜRKİYE ÖNLEYEBİLİR Mİ?
Güçlü liderin ne kadar kritik olduğunu Ukrayna-Rusya Savaşı'nda net bir şekilde gördük. Şimdi ABD'deki NATO Zirvesi'nde Rusya'ya savaş açmanın yolu aranıyor. Ve bu korkunç senaryonun önündeki en büyük engellerden biri Türkiye...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'ye giderken net mesajlar verdi.
"NATO'nun Ukrayna'yı desteklemek için atılacak adımları tasarlarken savaşın tarafı haline getirilmemesi yönündeki ilkeli duruşumuzu muhafaza ediyoruz."
İşte bu ifadeyi kullandığınız zaman Suriye'de karşı karşıya geldiğimiz iki buçuk ülke mutsuz oluyor. ABD, İngiltere, Fransa NATO'nun egemen güçleri... Türkiye ise güçlenen ordusu ve savunma sanayisi ile belkemiği durumunda bu yüzden çetin bir mücadele süreci bizi bekliyor. Bu mücadelede Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güveniyoruz. Zira NATO'da Rusya-Ukrayna arasında barış isteyen yegane lider Erdoğan...