Kolostrum, doğumdan sonra salgılanan ilk süt olup, 3-5 gün devam eder, miktarı az olmasına karsın içeriğindeki fazla protein, enerji ve aktif immünolojik maddeler sayesinde süt miktarı artana kadar bebeğin tüm gereksinimlerini karşılar ve enfeksiyonlardan korunmasını sağlar. Tıbbın altın su olarak nitelendirdiği koyu kıvamlı mucizeyi her bebeğin tatması gerekir. Anne sütünün içeriği doğum sonrasında, bebeğin ihtiyaçlarına göre değişkenlikler gösterir. Örneğin zamanında doğum yapan ile zamanından önce doğum yapan annelerin sütleri birbirinden farklıdır. Ayrıca bebek büyüdükçe anne sütünün de içeriği farklılaşır. Bu değişkenlik büyümekte olan bebeğin artan ve değişen gereksinimlerini tam olarak karşılar. Doğadaki diğer memelilerde olduğu gibi insan sütünün içeriği emzirmenin evresine göre de değişkenlikler gösterir. Anne bebeğini emzirmeye başladığında önceleri gelen süt sıvı ve elektrolitler yönünden zengin iken emzirmenin sonuna doğru gelen süt yağ bakımından zengindir. Bu nedenle emzirme sırasında bebek bir memeyi tam olarak boşaltmadan diğer memeye geçilmemelidir. Sağlıklı ve iyi emen bir bebek yaklaşık 10 dakika içinde memenin yüzde 90’ını boşaltır. Bu nedenle her bir meme yaklaşık olarak 10 dakika emzirilmelidir. Annenin ürettiği süt miktarının annenin kilosu ya da meme büyüklüğü ile ilgisi yoktur.
Bir yudumunda bin sağlık var
Sağlıklı ve uygun beslenen annelerin sütünün, yaşamın ilk yarı yılında bebeklerin, tüm besin gereksinimlerini karşıladığı biliniyor. Anne sütü ayrıca her zaman ılık, taze, temiz, ekonomik ve kullanıma hazırdır. Emziren annelerin diyet yapmamaları gerekir. Bununla birlikte sütün kalitesini ve miktarını artırmaya yönelik yapılan girişimler gereksizdir. Annenin bol sıvı alarak dengeli ve yeterli beslenmesi uygundur. İtalya’da yapılan bir çalışmada sağlıklı iyi beslenen annelerin emzirme sırasındaki diyetlerine çinko, bakır ve iyot eklenmesiyle bu eser elementlerin sütteki miktarlarında bir değişiklik olmadığı gösterilmiştir. Anne sütü büyümekte olan bebeğe mükemmel bir besin kaynağı olmasının yanında antikor, sitokinler, büyüme faktörleri, antimikrobiyal maddeler ve özgün bağışıklık hücreleri de içerir. Böylece anne sütü, bebeğin kendi bağışıklık sistemi olgunlaşana dek, bebeği enfeksiyonlardan korur. Anne sütünün bağırsak, solunum sistemi ve idrar yolu enfeksiyonlarına karsı birincil koruma yapması yanında, yeni doğan bebeğin bağışıklık sisteminin gelişimini artırdığı da gösterilmiştir.