Bu hafta Vilnius'ta gerçekleşecek NATO zirvesi dünya gündeminde ilk sıraya oturdu. Litvanya'nın Vilnius kenti Belarus ve Rusya sınırına çok yakın. Moskova'ya 950 km uzaklıktaki bu tarihi kentin seçilmesi elbette bir mesaj içeriyor.
Soğuk Savaş'ı bitiren 4 zirve yapılmıştı. Cenevre, Reykjavik, Washington ve Moskova zirveleri dünyayı rahatlatmış; tek kutuplu dünyanın kapıları açılmıştı.
Reagan ve Gorbaçov okyanusun ortasında İzlanda'da bir araya gelmiş ve karşılıklı taahhütlerde bulunmuşlardı. Reykjavik'te verilen sözler unutuldu. Açık kapı politikası NATO'yu Doğu Avrupa'ya ve Baltık çevresine taşıdı. Ukrayna'nın üyeliği meselesi ise bugünkü savaşın hazırlayıcısı oldu.
Erdoğan, Zelensky ile yaptığı basın toplantısında Ukrayna'nın NATO'ya alınmasını önerdi. Bunun sebebi Batı'da abartılan Erdoğan-Putin ilişkisinin ötesinde ilkesel tutumunu ifade etmekti.
Türkiye Kırım'ın ilhakını kabul etmemiş ve bu konuyu diri tutmuştu. Bugün de savaşın sona erdirilmesini isteyen neredeyse tek ülke. Erdoğan dışında Avrupa liderleri savaşı uzatmaktan başka duruma katkı sağlayamıyorlar.
Vilnius'ta alınacak kararlar aracığıyla müttefikler komutanlığının 3 fazda atacağı adımlar netleşecek. Mukabele gücü gözden geçirilecek ve 10 gün içinde 100 bin, 30 gün içinde 200 bin ve 6 ay içinde de 500 bin asker göreve hazır olacak.
Savaşın cephe sayısı artabilir. Savaş Doğu Avrupa'da farklı noktalara sıçrayabilir. Bu gidişat bütçeyi de etkileyecek ve ülkelerden istenecek bütçede tavan %2 artık taban katkı olarak belirlenecek. Yani NATO aidatlarını ödemeyenler sıkıştırılacak.
Erdoğan ve Biden arasında gerçekleşen telefon görüşmesi, liderlerin Vilnius öncesi yanlarına alacakları klasörleri de belirledi. Bugüne dek yıldızları barışmayan liderlerin yeni koşullarda yapacakları görüşme bir takım aşılamayan sorunları çözebilir.
Biden yönetimi akıllı güç uygulayarak Rusya'yı zayıflatmak ve sahadaki kabiliyetini görmek istiyordu. Bu süreçte Çin'le diyaloglar yaşandı. ABD Dışişleri ve Hazine Bakanlarının Pekin ziyaretleri tahminlerin ötesinde yumuşak açıklamalarla bezendi.
Çin ve Rusya'nın stratejik işbirliğine mesafe koymaya çalışan ABD, bunu daha belirgin hale getirmenin yolunu arıyor ya da NATO zirvesi öncesi diplomasiyi merkeze aldıklarını gösterme gayretinde.
Vilnius'a damgasını vuracak lider Erdoğan olacaktır. İsveç'in üyeliğe katılabilmesi için terör örgütlerine mesafe koymasını isteyen Erdoğan, İslam karşıtı eylemleri de bu fırsatla dünya kamuoyuna duyuracaktır.
Erdoğan, dünya siyaset tarihine "Batıyı terleten lider" olarak geçecek ve Türkiye'nin ilkeli duruşunu bir kez daha gösterecektir.