Dokunulmazlık oylamasına CHP’nin de son anda 25-30 milletvekiliyle destek vermesi açıkçası benim açımdan sürpriz oldu.. Türkiye’nin düşmanı ne kadar yapı varsa içinde barındıran bir CHP’nin, Gazi Meclis’in koridorlarında PKK marşlarının yankılanmasından rahatsızlık duyduğunu bilmiyordum. PKK’nın da FETÖ’nün de Rusya-İran blokunun da temsil edildiği bir partinin, dokunulmazlıkların kaldırılmasına destek vermesinin nedeni ne olabilir ki, diye bakınırken, Hürriyet’teki analizi gördüm.. CHP siyasetini yakından izleyen Deniz Zeyrek CHP’yi seçmen nezdinde zor durumda bırakacak bir değerlendirme yapmış.. Son anda 20-25 CHP’linin teklife evet demesinde, başka bir kaç nedenin yanısıra başkanlık referandumu endişesinin de yattığını iddia etmiş.. Anlaşılıyor ki CHP, başkanlık işinin millete gitmesinden pek memnun olmayacak.. Acaba henüz kamuoyuna açıklamadıkları bir ‘başkanlık referandumu anketi’ mi var CHP’de, ne dersiniz?
Kılıçdaroğlu dönemi bitiyor
CHP’de hem kan meselesi hem de dokunulmazlık tartışmaları Kemal Kılıçdaroğlu’nun sonunu getirdi. Normal şartlarda CHP’nin, Kılıçdaroğlu yönetiminde girdiği ilk seçimden sonra genel başkanını değiştirmesi gerekiyordu ya.. Yapmadı.. Aklından bile geçirmedi.. Ne diyordu Muharrem İnce; “... Sen rezil olmuşsun, hezimete uğramışsın .... Her seçimde yenmiş, çıkmışsın yenmiş, yenmiş de yenmiş ...” Bu konuşmanın üzerinden 2 sene geçti. Elbette bir kaç seçim daha kaybetti bu arada CHP.. Kılıçdaroğlu yine de muhafaza etti koltuğunu. Ama geldiğimiz süreçte artık daha fazla sürdürme olanağı kalmadı.
Sadece son bir ay içinde neler oldu bir bakar mısınız..
- Kılıçdaroğlu, bir politik talebe karşılık topluma kan vaad etti.
- PKK destekçisi vekillerin dokunulmazlıkları konusunda ikircikli davrandı..
- CHP medyası son anda verilen desteğin, başkanlık referandumundan korktuğu için verildiğini yazdı.
Sizce bu durum sürdürülebilir mi?..
Şehit cenazesinde yumurtalı protestoya maruz kaldı. Dün katıldığı bir etkinlikte; “iki yumurtayla bizi yolumuzdan çevirmezler” demiş..
CHP’li muhalifler de haklı olarak soruyor; “kaç yumurta lazım omlet yapmak için?”
Hem karnım doysun hem pastam dursun!
Erkan Can..
Muhtemel bardan ya da meyhaneden bir yerden çıkmış..
Zil zurna sarhoş..
Magazinciler bu haliyle fotoğraflamaya çalışıyor..
Erkan Bey öfkeden deliye dönmüş durumda fakat tepki verecek takati de yok..
Değil tepki vermeye, ayakta dik durmaya mecali kalmamış.
O halde fotoğraf vermemeye çalışıyor..
Ama debelendikçe ortaya çıkan fotoğraf, engellemek istediğinden daha feci..
Belki ilk muhabiri karşısında gördüğünde;
“Arkadaşlarla bir kutlama yaptık eve gidiyoruz sonra konuşalım” dese, iş bitecek..
Oysa,
“Nerede benim silahım, vuracağım bunların hepsini”
dediği için ortaya garip bir manzara çıkmış oldu..
Yıllarca televizyon yapımları sayesinde, yani televizyon sayesinde parayı ve şöhreti bulan bir oyuncudan söz ediyoruz...
Özür dileriz ama beslendiğiniz sistemin bir de diyeti var..
‘Ben sadece beyaz camın şöhretini alayım, gerisi kalsın’ diye birşey yok.