Kılıçdaroğlu 28 Mayıs'taki yenilginin ardından genel başkanlıktan çekilseydi, erdemli bir tavır sergilemiş olacaktı.
Yapmadı, koltuğa yapıştı.
Genel başkanlık adaylığından çekilen Örsan Öymen'in dün Cumhuriyet gazetesindeki yazısında söylediği gibi CHP'deki oligarşik yapılar tekrar devreye girdi.
Netice malum.
Girdiği tüm seçimleri kaybeden Kılıçdaroğlu genel başkanlık seçimini de kaybederek tarihe geçti.
Doğrusu, CHP İstanbul il örgütünün kongresinden sonra değişimcilerin güçlendiğini düşünüyordum ancak yine de Kılıçdaroğlu'nun kazanacağını tahmin ediyordum.
Yanıldık!
CHP delegesi sadece beni değil kamuoyunu da fena yanılttı.
Bu sonuç bize İstanbul kimi desteklerse onun kazanacağı gerçeğini bir kez daha hatırlatmış oldu!
Bütün siyasi partilerde İstanbul teşkilatı belirleyici rol oynamaktadır. CHP'de de öyle oldu!
CHP İstanbul örgütünün yanı sıra İBB'nin de Özel'i destekleyen tarafta olması büyük avantaj sağladı!
İBB imkanları!
Peki, Özgür Özel seçildi seçilmesine de CHP'de ne değişti?
Kılıçdaroğlu gitti Özel geldi.
Baş değişti tamam da, kafa da değişti mi?
Görüldüğü kadarıyla kafa değişmedi.
Giden de gelen de emperyalist çevrelerin maşalarına selam çaktılar!
Özel ne adaylığını açıkladığında ne de kurultayda yaptığı konuşmada değişimin içini dolduracak bir cümle sarf etti.
Özel'in konuşmasındaki vurucu cümleler Kılıçdaroğlu'na karşı '39 milletvekili verirken yanında değildik; gizli protokol yaparken yanında değildik!' cümleleriydi. CHP'lileri tam can evinden yakalamış oldu!
Kurultayda kim galip geldi sorusuna CHP'liler 'demokrasi galip geldi' diyorlar, diyecekler.
Kabul etmek gerekir ki üç gün süren yarış demokratik bir yarıştı! Tek adaylı tek listeli seçimlerin yanında, adayların yarışması çarşaf listelerle delegeye tercih hakkının verilmesi, bütün bunlar parti yönetiminin demokratik biçimde seçilmesini sağlaması açısından elbette ki önemli.
Lakin bana göre seçimi İBB başkanı kazandı!
Soru şu: Partilerin hedefi iktidar olmak değil midir?
Tabii ki öyle!
Tek adaylı tek listeli kongreler yapan AK Parti 22 yıldır girdiği her seçimi kazanırken, çok adaylı çarşaf listeli kongreler yapan CHP'nin hiçbir seçimi kazanamamış olması düşündürücü değil mi?
Bi şey söyleyeyim mi? CHP kurultayından çıkan sonuç en fazla Cumhur İttifakı partilerine yarar!
Kılıçdaroğlu inandırıcı olmasa bile en azından iktidar olmanın muhafazakar kesimden de oy almaktan geçtiğini anlamıştı ve o istikamette adımlar atmıştı.
Özel ve kadrosu görüldüğü kadarıyla, sağcı, cemaatçi, tarikatçı, gerici, yobaz diyerek milletin kahir ekseriyetine kapıları kapatacak hatta tavır alacak bir kadro.
Milletin değerleriyle taban tabana zıt bir kadro.
Zekeriya Say, linkini verdiğim yazısında (https://www.haber7.com/yazarlar/zekeriya-say/3365409-chpde-bir-kotu-gitti-daha-kotusu-geldi) Özel'in sicilini detayıyla çıkarmış.
Ben şu kadarcığını hatırlatayım, çocuklara Kuran dersine orta çağ zihniyeti diyerek karşı çıkan bizzat Özel'di! Namaz kılan subayları iktidar olduklarında hesap sormakla tehdit eden milletvekili de Özel'in listesinde. Teröristlerle içli dışlı olan milletvekili de!
Hülasa, Özel'in kadrosu Cumhur İttifakı'nın tabanını konsolide edecek bir kadro.
CHP'den hiç hayır beklemiyoruz ama Özel'in yanında Kılıçdaroğlu'nun ehven-i şer olduğunu da görüyoruz!