Halkımızın büyük çoğunluğu geleceğe dair umudunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar Ak Par-ti’nin başına geçmesine bağlamıştı. İktidarda olan Ak Parti’nin Fethullahçı Terör Örgütü’yle yeterince mücadele etmediği kanaati halk arasında peşin kabul görmeye baş-lamıştı. Bu kanaat, maalesef Ahmet Davutoğlu’nun Baş-bakanlığında daha da pekişmişti. Sahada olanların çok iyi bildiği bu karamsarlık şu beklentiyle aşılmaya çalışılı-yordu: Referandumda evet çıkacak ve Erdoğan partinin başına geçerek gerekeni yapacak!
Beklendiği üzere Cumhurbaşkanlığı sistemiyle alâkalı re-ferandumda halk yeni sisteme “Evet” dedi. Dün de Anka-ra’da gerçekleşen Ak Parti 3. Olağanüstü Büyük Kong-re’de Recep Tayyip Erdoğan, kurucusu olduğu partinin başına geçti. Sadece partinin başına değil, ilk partili Cumhurbaşkanı olarak da tarihe ismi yazıldı.
Halkın Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan beklentisi büyük; şunu yazsam yanlış olmaz: Ak Parti’nin ilk defa girdiği ve iktidara geldiği 2002 senesindeki beklentiden daha bü-yük. O dönem ekonominin bozukluğu seçimde etkili ol-muştu. Şimdi ise bir var olma, bir istiklâl mücadelesi veri-liyor. Bu sebepten de umutlar hep yüksek tutulmalı. Yal-nız Fethulahçı Terör Örgütü’yle alâkalı gelişmeler umut-ları söndürüyor. Öyle ki, “15 Temmuz’da sokağa çıktık diye yargılanmazsak iyidir” diyenlerin sayısı artmaya baş-ladı. Cezaevindeki üst düzey FETÖ’cülerin, bizlerle dalga geçer gibi tahliye edilmeleri, hâlâ bakan ve milletvekilleri-nin FETÖ’cüler için devreye girip onları korumaları halka bunu söylettiriyor.
Dünkü kongrede Cumhurbaşkanı Erdoğan FETÖ’yle mü-cadele mevzusunda net konuştu. İnşaallah partinin yöne-timinde kendilerine tekrar yer bulan bazı isimler de Cum-hurbaşkanı’nın şu sözlerini iyi dinlemişlerdir. Kongre or-tamının çok kalabalık olması nedeniyle duyamamış ve haberdar olamamış olabilirler. Kendilerine yardımcı ol-mak babından şuracığa iktibas ediyorum: “Kendi ülkesi-ne, kendi milletine karşı ihanet içine giren kim olursa ol-sun gözünün yaşına bakmadan gereğini yerine getirmek milletimize karşı sorumluluğumuzun icabıdır. İsterse ba-bamın oğlu olsun, kimin yanlışı varsa karşısında yer alı-rım. Kimseye husumetimiz olmadığı gibi diyet borcumuz da bulunmamaktadır.
Örgütün mensubunu tanıyanlar çok iyi bilir ki, 15 Tem-muz'a rağmen bu yapı içindekilerde samimi bir pişmanlık hissi yoktur. Kamudan yapılan ihraçlar, gözaltılar, soruş-turmalar, tutuklamalar birer mecburiyettir. Türk Milleti'nin bu örgütün bir başka ihanet teşebbüsüne daha tahammü-lü yoktur. Bu mücadele güçlü yürütülmezse ülkemiz çok daha büyük tehlikelerle karşı karşıya kalacaktır. Avukat-lar aracılığıyla yürütülen gizli pazarlıklar, itirafçılık oyunla-rıyla bu mücadelenin sulandırılmasına izin vermeyeceğiz. FETÖ ile mücadelenin maşeri vicdana halel getirmeye-cek yöntemlerle sürdürülmesi şarttır.”
2019 seçimlerinin neticesini FETÖ’yle mücadele belirle-yecektir; hatta, 2019 seçimlerini görüp görmeyeceğimizi de… Umutları diri tutmak ve halktaki endişeyi gidermek için Ak Parti’yi zorlu günler bekliyor. Bahane de kalma-dı!..
Allah, yardımcımız olsun!..