Prof. Aziz Sancar, DNA üzerine yaptığı 35 yılı aşkın çalışmayla Nobel Bilim ödülüne layık görüldü.
DNA’nın korunmasını, saklanmasını sağlayacak, bozulmuş DNA’nın onarılmasına imkan verecek bu çalışmasıyla belki de birçok hastalığın tedavisinin önünü açacak.
Yani bugün adını duyduğumuzdan çok daha fazla torunlarımız ve onların çocukları duyacak adını.
ANCAK…
Ancak Prof. Sancar zaten Nobel Bilim Ödülüyle tarih yazdı ama çok daha büyük bir şey yaptı.
Çok naif hareketlerle birçoğumuza, birçok kesimimize çok sert tokatlar atmış gibi sarstı, uyandırdı.
İLK TOKAT BBC’YE
İngiliz medya organı BBC, Nobel’den sonra Sancar’a ilk mikrofon uzatan medya kuruluşlarından biriydi.
BBC'nin sorduğu ilk soru, 'Siz Arap mısınız?' oldu.
Sancar; “Ben Türküm, o kadar. Mardin'de doğmuşsam, Cizre'de de doğmuşsam, Kars'ta da doğmuşsam ben Türküm" cevabını verdi.
Sadece BBC’ye değil, bu tokadı tüm ayrıştırıcılara, bölücülere, yangına benzin döken ve kanla beslenenlere attı.
İKİNCİ TOKAT BİZDEN OLMAZ’CILARA
Aziz Sancar Mardin’in Savur ilçesinde doğmuş. Okuma-yazma bilmeyen bir anne-babanın sekiz evladından yedincisi.
Karanlıkta kaldığı da çok olmuş, sokak lambasının altında ders çalıştığı da.
İmkansızlık edebiyatıyla bir ömrü geçirenlere, bizden olmaz, biz yapamayız, imkanlarımız elverişsiz diyenlere attı ikinci tokadını.
ÜÇÜNCÜ TOKAT OCU-BUCU TAKIMINA
Aziz Sancar’ı belki de ilk kez tanıdığımız fotoğrafta bir tuhaflık vardı.
Bize çelişkili gelen, Aziz Sancar’ı bugüne getiren zengin mirasın sacayaklarıydı.
Aziz Sancar’ın kravatında Osmanlı tuğrası figürü, yakasında Atatürk rozeti ve bir de Türk bayrağı.
Acaba Aziz hocanın kafası mı karışmıştı?
HAYIR
Aziz hoca üçüncü tokadını atmıştı.
Mesele şu ki; bu ülkenin kendine özgü değerleri var. Ama maalesef sanki görünmez bir sofraya oturulmuş, vatanını sevmek birine, dinini sevmek başka birine, bayrak sevgisi bir diğerine pay edilmişti.
Dahası Necip Fazıl birinin elindeyken, bir diğeri de kılıca karşı tutulan kalkan misali Nazım Hikmet’i sallayıveriyordu.
Cumhuriyetin çocukları Osmanlı’yı yok saymanın derdindeyken, Osmanlıyı özleyenler de buna cumhuriyeti sümenaltı ederek cevap veriyordu, böylece gül gibi geçinip gidiyordu.
Aziz hocanın o uzaklardan, bütün bu kavgaların dışından verdiği mesaj sessiz bir tokattı, bir anda sızısını hissettik.
Dedi ki hoca, Mustafa Kemal Atatürk de bizim değerimiz, Fatih Sultan Mehmet de. Nazım Hikmet de şairimiz, Necip Fazıl Kısakürek de. Bayrak da bizim tuğra da, Türkiye Cumhuriyeti de bizim Osmanlı da.
DÖRDÜNCÜ TOKAT
Aziz Sancar hem Amerika’dayken, hem Türkiye’ye geldiğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanına çıktı.
İstişare ettiler, Türkiye’nin geleceği üzerine konuştular.
Aziz Sancar bu kez de siyasi ve ideolojik olarak Cumhurbaşkanı’na uzak olanlara attı tokadını.
“Bu ülkenin Cumhurbaşkanı saygındır, muteberdir, kıymetlidir. Sevip sevmemek elinizdedir, ama saygı duymak mecburiyetinizdir” mesajını sabahtan akşama kadar küfür ve hakaretler edenlere ve onların akıl hocası olan siyasilere verdi.
Dünya görüşü olarak Cumhurbaşkanı ile aynı görüştedir ya da değildir. Bilemeyiz.
Ama ülkesini seven, vatansever her Türk vatandaşının o makama, devletinin en tepesine saygı göstermesinin keyfi değil mecburi olduğunu hatırlattı.
VE BEŞİNCİ TOKAT
Aziz Sancar Nobel Ödülünü, “Ben onun ilkelerinin ürünüyüm” dediği Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi istirahatgahı olan Anıtkabir’e teslim edilmek üzere Genelkurmay Başkanlığına teslim etti.
19 Mayıs günü (yani dün) de törenle ödül Ata’nın yanı başına konuldu.
Bir benzer mesajı daha yine susarak verdi Aziz hoca.
Bir tarafa “Cumhuriyet’in kurucusu üzerinden siyaset yapmayı, onu kendinize kalkan, ilkelerini kendinize mühimmat yapmayı bırakın.” derken şöyle diyordu diğer tarafa;
“Ölümünün üzerinden 77 yıl geçmiş olan bir liderin inancını, anlayışını, fikrini sorgulamayı bırakın, seversiniz-sevmezsiniz ama saygı göstermek mecburiyetinizdir.”
TEŞEKKÜRLER AZİZ HOCA
Teşekkürler hocam;
Sadece bizi Nobel ödülüyle gururlandırdığın için değil;
Tüm değerleri birleşirip, memleketini seven tüm bireyleri bütünleştirdiğin için.
Bizi sarsıp sahip olduğumuz kıymetlerin ve bu kıymetlerin zenginliğinin farkına vardırdığın için.
Teşekkürler.
AZİZ SANCAR 21 MAYIS CUMARTESİ AKŞAM SAAT 20.00’de TOPKAPI SARAYINDAN CANLI YAYINLA ve 24 TV - 360 TV ORTAK YAYINIYLA ÖMER EKİNCİ İLE GENÇLER UÇUYOR PROGRAMINDA KONUĞUM OLACAK.
AZİZ HOCAYA SORULARINIZI BANA [email protected] ‘A GÖNDEREBİLİRSİNİZ.
BU TARİHİ YAYINI KAÇIRMAYIN.