Nerede o eski baharlar? Yazın sıcağını gündüz iliklerimize kadar hissettiğimiz ama hava karardığında serinleyen havanın ayazında ceketsiz, montsuz dışarıya çıkamadığımız o sonbahar günleri nerede? Hafif yağmurlarla başlayan ama ardından yine güneşin açtığı, bizi kışa yavaş yavaş hazırlayan, uzun bir süre ince ceketlerle idare ettiğimiz o bahar günleri neden yaşanmıyor artık? Sabahları kıyafet seçmek için ayna karşısında uzun süre vakit geçirdiğimiz, hava soğuk mu sıcak mı karar veremediğimiz o sonbaharlar yoksa çoktan mazi mi oldu? Her yıl biraz daha benimseyeceğimiz ayva sarı, nar kırmızı sonbaharlar artık yok oluyor.
Nerde o eski bayramlar sorusunun yerini, nerde o eski baharlar alacak artık haliyle... Mevsimler değişiyor... Biz hayatın içinde bu değişimi ne kadar fark ediyoruz bilinmez ama yaz ve kış mevsimi daha farklıyken; baharlar giderek yok oluyor. Gözümüzün önünde eriyip bitiyor!
GEÇİŞLER DAHA SERT YAŞANACAK
Küresel iklim değişikliğiyle birlikte bilim insanlarının öngördükleri olası sonuçlar arasında mevsimlerin kayacağı ve baharların yok olacağı da bulunuyordu. Uzun yıllardır bu tahminler ışığında çalışmalar yapılıyor ve iklim bilimciler bunu uzun bir süredir dillendiriyorlardı. Hatta benim de bu köşeden çok defa kaleme aldığım bir konu bu. Fakat bu yıl olayın boyutu değişti. Konu, öngörülen tahminlerden çıktı resmen yaşandı. 2014 sonbaharında değişimi hep beraber yaşadık ve yaşamaya da devam ediyoruz. Yazdan kışa öyle sert geçişleri yaşıyoruz ki mayodan kayak montuna giden süreç daralıyor ve kıyafetler hızla değişmek durumunda kalıyor. Hava artık bizi kışa hazırlamıyor işin özü...
Önümüzdeki yıllar daha da sert geçişler yaşayacağımız tahmin ediliyor. Bu yıl 35 derece sıcaklıklardan 7 dereceye inmemiz arasında geçen süre 15 gün gibi kısa bir zamana sıkışmıştı. İnsan bünyesi ise bu durum karşısında çaresiz. Vücut direncimiz maalesef bu sert geçişlere dayanamıyor ve düşüyor. Virüs ve bakterilere açık bir hale geliyoruz, çok kısa sürede. Kışın vücudumuzun ihtiyacı olan enerjiyle yaz döneminde ihtiyacımız olan enerji aynı değil. Hele de bu açığı kısa sürede kapatamazsak işimiz daha da zorlaşıyor. Dolayısıyla bakmayın takvimlerin ekim ayını gösteriyor oluşuna; sonbahar değil kış sezonu başladı. Kendimizi buna hazırlamamız gerekiyor. Yurdun yükseklerine yılın ilk kar yağışı düşmüşken, fırtına pek çok yerde yıkıcı sonuçlar doğurmuşken, yağış farklı noktalarda sele, heyelanlara yol açmışken biraz geç de olsa yine de hazırlanmak lazım.
BAHARLIK GİYSİLERE PARA HARCAMAYIN
Ve tabii kıyafetler... Artık gardıroplarımızdaki yazlık kıyafetlerin yerini kışlıkların alması gerekiyor. Fakat bu arada alışveriş tuzaklarına da düşmemek lazım. Mağazalarda yeni sezon diye çıkartılan tüm ürünler baharlık... Baharlar ortadan kaybolduğuna göre, boşu boşuna baharlık kıyafetlere para harcamayın. Kış mevsimi çok daha uzun süreceğinden paranızı kışlık kıyafetlere yatırın. Beslenmeye de dikkat! Alınan kalorinin artırılması şart, bol C vitamini dönemi de başlasın.