Hayırlısıyla bir kasım ayını daha idrâk etmiş bulunuyoruz.
Daha nice nice kasımlara,
bi-ismillâhi...
Kasım ayı, kanaatimce yeryüzü çapında olmak üzere bütün ayların en önemlisi ve en hayırlısıdır.
Gerçi en önemli ayın Ramazan olduğu da ileri sürülse bile o, sâdece Müslümanlar nezdinde böyle olduğundan burada “global” bir durumdan bahsolunması mümkin değildir.
Oysa Kasım Ayı için böyle bir sınırlama bahis mezvuu edilemez.
Mîlâdî Onbirinci ayda cereyân eden hâdisâtın yalnızca, kırıntı kabîlinden birkaçına gözatmak dahî bu tesbîtin ne kadar yerinde olduğunu ısbatlamaya yeterlidir:
1 Kasım 1928: 1922, 623 Yıllık Osmanlı Hânedânı’nın sona ermesi, Yeni Harflere geçmemiz; 1958, Yahyâ Kemâl’in vefâtı;
2 Kasım 1839: Gülhâne Hatt-ı Hümâyûnu (Tanzîmât’ın başlangıcı; 1917, Balfour Deklarasyonu ile Filistin’in Yahudilere yurd olarak armağanı karârı; 1755, Boynu vurularak îdâm edilen Son Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in doğumu, 1934, Atatürk’ün emri ve İçişleri Bakanı Şükrü Kaya imzâlı kararnâme ile radyolarda Türk mûsıkîsi yasaklandı (“medenî” olmak zor zenaat...);
3 Kasım 1918: Musul’un İngilizler tarafından elimizden alınması;
4 Kasım 1939: Büyük Türk Mütefekkiri ve kadın rûhunun nâmütenâhî müfessiri Yağmur Atsız’ın doğumu, 1909, Haydarpaşa Garı’nın törenle açılması,1953, Budapeşte’nin Kızıl Ordu tarafından işgâli, 2008 Barack Obama’nın, ilk siyâhî olarak ABD Başkanı seçilmesi;
5 Kasım 1854: İngiliz-Fransız Birleşik Donanması’nın Kırım Savaşı’nda Rus Donanması’nı fecî bir yenilgiye uğratması ve bu sırada Osmanlı Donanması’nın kenardan İngiliz ve Fransızları harâretle teşcî etmesi;
6 Kasım 1494: Kanûnî Sultan Süleyman’ın doğumu, 1917, Lenin ve Troçki’nin Petrograd’da Saray’ı basarak yönetimi ele geçirmesi (eski takvime göre 25 Ekim; onun için ‘Ekim Devrimi’...);
7 Kasım 1917: Gazze’yi savaşmaksızın İngilizlere bırakmamız ve Filistin’e çekilmemiz;
8 Kasım 1935: Alain Delon’un doğumu, 1829 Uzun Mehmed’in Zonguldak’da ilk kömür yatağını bulması (Ne varsa bu “Uzunlar”da var anlaşılan...);
9 Kasım 1936: Boğazlar için Montreux Sözleşmesi’nin resmen yürürlüğe girmesi;
10 Kasım 1938: Atatürk’ün vefâtı, 1956, Çin’de ‘Kültür Devrimi’nin başlaması, 1444 Varna Zaferi;
11 Kasım 1821: Dostoyyevski’nin doğumu, 1918, 1. Cihan Harbi’nin sona ermesi;
12 Kasım 1887: Plevne’nin düşmesi;
13 Kasım 1918: Îtilâf Devletleri Donanması’nın İstanbul önünde funda demir ederek Şehir’i işgâli, 1998, Öcalan’ın Roma’da yakalanması;
14 Kasım 1969: Benim Mireille ile ilk sevişmem (Montpellier); 1984 Millî Takımın, üstelik Dolmabahçe’de, İngiltere’ye 8_0 yenilmesi... (Bir zafer, bir hezîmet!!!);
15 Kasım 1901: Nâzım Hikmet’in doğumu;
16 Kasım 1869: Süveyş Kanalı’nın açılması (o sıralar hâlâ bizim...)
16/17 Kasım 1967 Gecesi: Münih-Paris gece ekspresinde hiç tanımadığım üç yolcudan poker oynamayı “öğrenişim”(!) ve ertesi sabah 348 D-Mark kazanmış olarak Paris-Nord’da trenden inişim;
17 Kasım 1967: O sabah Rezzi, Jupp ve Franz’ı şampanyalı sabah kahvaltısına dâvet edişim ve 750 Franklık hesab ödeyişim (meğer Kader ağlarını örüyormuş...);
18 Kasım 1952: Büyük şâir Paul Eluard’ın ölümü, 1976, İspanya’da Franco Diktası’ndan sonra resmen çoğulcu demokrasiye geçme karârının alınması;
19 Kasım 1985: Ronald Reagan ve Mihayıl Gorbaçov ilk kez Cenevre’de buluşdu.
20 Kasım 1975: İspanya Diktatörü Franco’nun ölümü;
21 Kasım 1962: ABD Küba Ablukası’nı kaldırdı, 1936, Tramvaya 10 Paralık (1 Kuruş eşit 40 Para; Y.A.) zam yapılması üzerine Hüseyin Câhid Yalçın’ın İstanbul Vâlîsi Mûhiddin Üstündağ’ı mahkemeye vermesi;
22 Kasım 1963: Başkan John F. Kennedy bir suikasde kurban gitdi;
23 Kasım 1947: İnönü Stadı resmen açıldı (ilk maçda Fener Beşiktaş’ı 2-0 yendi; ilk golü Süleyman Seba atdı.);
24 Kasım 1934: TBMM tarafından Yüce Önder’e ATATÜRK soyadı tevcîh edildi;
25 Kasım 1893: Büyük Bilgin Wilhelm Ludwig Thomsen tarafından ORHUN YAZITLARI’nın çözülmesi!!!
26 Kasım 1934: Bey, Paşa, Efendi, Ağa gibi lakab ve ünvanların yasaklanması;
27 Kasım 1950: Kunuri Meydan Muhârebesi’nin başlaması (Zafer: 1 Aralık);
28 Kasım 1924: İlk FB-BJK maçı ve Fener’in 2-0 gâlibiyeti;
29 Kasım 1937: Hatay’ın Fransız Mahdası’ndan (Mandat: Bir ülke yâhut bölgenin başka bir devlet tarafından “himâye” (!) altına alınması, Y.A.) bağımsızlığını îlân etmesi.);
30 Kasım 1971: Îdamla yargılanan Mâhir Çayan ve arkadaşlarının tünel kazarak İstanbul Askerî Cezâevi’nden firarları (Oranın adı ASKERÎ Cezâevi mi yoksa ASGARÎ Cezâevi miydi acıbâ?)...
Görüldüğü üzere şu hayatda tek bir günümüz bile huzûr içinde geçmiyor, Değerli Arkadaşlar...