İngiltere'nin rolünü ve adımlarını tüm bu olup bitenlerin üzerinde görmeli ve okumalıyız.
AB ittifakından çıktığı günden itibaren, İngiltere oyunun kurallarını değişme gayreti içinde. ABD-Çin arasındaki ticaret "savaşı" tanımı, medyanın "esas köşesine" otururken, dönemin İngiltere Başbakanının Çin "ziyareti" ve "imzalanan" anlaşmalar, bana basit ve sıradan gelmedi...
O zaman soru çıkıyor;
ABD ile İngiltere, hangi konularda ayrı düşecek?
Çoğu yorumculara göre, ABD ve İngiltere her konuda "ittifak" içinde olacak.
Evet, ABD bir İngiltere eseridir. Kendi eserlerini ve kahramanlarını zamana ve duruma göre dizayn kabiliyeti güçlü olan İngiliz yapısı, "hafife" alınacak cinsten değil.
Hatta kraliçenin torun ve gelininin "haykırı" konuşmalarının merkezinin, Amerikan medyası olması bile; küresel "Sermaye ile istibdat yapı arasında çatışma mı var?" sorusunu da meydana çıkartmıştı.
İngiliz cemiyetler ile küresel finans arasındaki ilişkilerin; şekli ve seyri hiç kuşkusuz içinde bulunduğumuz siyasi dönemin rengini etkilemektedir. Şirketler ile devletler arasındaki savaşın, halen boyutu konuşulmasa da; karşımızda para baronları ile devletlerin çatışması olduğu da açıktır.
Avrupa savaşın merkezine çekiliyor ve Kıta Avrupası ile Rusya arasına; yeni savaş sürecinin gireceği tahminleri boşuna değildir.
Rusya içindeki Kaliningrad bölgesi, Baltık Ülkeleri ve Almanya merkezli çatışma mekanizmasının yeni bahanesi veya savaş nedeni olarak karşımıza çıkacaktır. Ukrayna fitili ,Rusya bahanesi ile süslenen yeni dizayn döneminde, meselenin esas gayesinden uzaklaşmamakta yarar vardır.
Avrupa, yeniden savaşın merkezine oturtuluyor!
Dikkat ederseniz Rusya ile Ukrayna savaşı, gündemdeki yerini Rusya üzerinden dizayn edilen yeni sürece bırakmış durumda. Yani Rusya kendisi de bu sürecin bir parçası olarak karşımızda. Putin'e bakılırsa; ne eylem ne de söyleminde değişim yaptığı söylenilemez.
Ukrayna üzerinden savaş retoriği, hem Batı; hem de Rusya için elzem durum olarak meydanda.
Avrupa'nın kodları ile yeniden oynanılması, İngiltere ABD ittifakına ne gibi bir katkı verecek peki?
Yeni "demir perde" veya yeniden sistem güncellemesi; kimlerin devre dışı kalmasını; kimlerin yeniden masaya oturmak için vize almasını sağlayacak?
Burada herkes "Rusya battı" derken, acaba Avrupa'nın geleceği konusunda, nasıl bir öngörüye sahip ki; onu da açıkçası merak etmekteyiz...
Avrupa'da yeni aktörler kim olacak?
Polonya ve Baltık grubu masanın hangi tarafında oturtulacak?
Rusya ve Almanya hattına sinirli bakan İngiltere, terazinin bir gözüne denge için Polonya'yı hangi misyon için devreye sokmaya gayret ediyor?
Bu gibi sorular, bizi cevaba götürüyor. Ama şimdilik, "gözlem" dönemindeyiz. ABD ile İngiltere'nin ortak oldukları kadar, ayrışan konuları da sanırım esas detayları kendi içinde barındırmaktadır.