"Çok kutuplu dünya gerçekliği, Avrupa'nın ezberlerini bozuyor ve dayatmacı politikalarını sarsıyor." Ukrayna'ya verdiği destekle süreç istenilen mecraya dönmeyince, Avrupa'daki hükümetler halklar tarafından sorguya tabi tutuldu. AP seçimlerindeki sonuçlar, bize bu sorgunun ilk seviyesini gösteriyor. "Almanya ve Fransa başta olmak üzere, çoğu AB ülkesi hükümet politikaları savaş retoriği üzerine kuruludur." Ukrayna'ya destek, Avrupa toplumunda ilk baştaki gibi destek görmüyor. Tam tersi, hükümetlerin savaşı körükleyen tavrı, seçim sonuçlarından da görüldüğü gibi, irrite etmeye ve yeni yol arayışlarına kapı açıyor.
"Tabii, aşırı sağın yükselişe geçmesi, sadece Avrupa'nın değil, dünyanın da geleceği açısından düşündürücüdür."
Durumu başka bir boyutla ele alırsak, kendi milli politikalarına ve geleneksel hafızaya geri dönüş açısından yeni bir tablo ile karşı karşıya kalmamız da mümkündür. "Ülkelerini ABD'nin arka bahçesi olmaktan kurtarmak isteyen Avrupalı politikacıların meydan okuması, çok kutuplu dünya kurgusu içinde olan Rusya ve Çin gibi ülkeler açısından dikkat çekicidir."
"Ve tabii ki, AB şemsiyesi veyahut NATO gibi küresel etkisi olan ittifakların akıbetini de etkileyecek mi sorusu akla ilk gelenlerdendir."
ABD seçimleri ve sonuçları, bize yeni yüzyılın küresel boyuttaki rengini belirleyecektir. "Avrupa, bu arka bahçe boyutundan kendini kurtarabilecek mi, çok kutuplu dünya modeline uyum sağlamaya çalışacak mı, yoksa ABD'ye eli ayağı bağlı olarak vagon olmayı mı seçecek?" Sorusuna cevabı, Avrupa'daki siyasi çalkantıların gidişatı belirleyecektir.