Türkiye’deki anayasa değişikliği referandumu öncesinde Türkiye’nin cumhurbaşkanına, bakanlarına Avrupa’nın tavrı neye hizmet ediyor?
Referandumun Evet’çi tarafına hizmet ediyor!
Bu tavır “Avrupa, Avrupa duy sesimizi, bu gelen Evet’in ayak sesleri” tezahüratını güçlendiriyor!
Niyet Evet’e köstek olsa bile sonuç destek oluyor.
Siz Türkiye’nin cumhurbaşkanını, Almanya’da konuşturmayacağınız sinyalini verirseniz, Evet’e hizmet etmiş olursunuz.
Siz Türkiye’nin bakanlarının Avrupa’daki vatandaşlarıyla yapacağı toplantıları yasaklarsanız, Evet’e hizmet etmiş olursunuz.
Siz Türkiye’nin kadın bakanını Hollanda’dan sınır dışı ederseniz, Evet’e hizmet etmiş olursunuz.
Öyle ya, Avrupa’nın bu tavırlarını Tayyip Erdoğan’ın, AK Parti iktidarının muhalifleri bile kabul eder mi?
Avrupa’nın bu yaptığı Tayyip Erdoğan’a, AK Parti iktidarına düşmanlık olarak değil, Türkiye’ye düşmanlık olarak görülmez mi?
Bu da kararsızları Evet oyu verme yönünde etkilemez mi?
Dahası, referandumda Hayır oyu vereceklerin bir kısmını, kararlarını gözden geçirmeye sevk etmez mi?
Kaldı ki bu durumda referandumda Hayır tarafının başını çeken CHP, Avrupa’ya gidip Hayır kampanyası yapabilir mi?
Malumunuz Avrupa Evet kampanyasını yasakladı ama Hayır kampanyasına yasak getirmedi.
Ancak CHP Avrupa’da Hayır kampanyası yapsa, CHP’liler bile “Avrupa Türkiye’ye karşı böylesine düşmanca bir tavır takınırken, sen niye hiçbir şey olmamış gibi Avrupa’da Hayır kampanyası yapıyorsun” demez mi?
Sonuçta Avrupa’nın bu tutumu, referandumda Evet tarafına hizmet ediyor.
Hayır diyeceklerin bir kısmını inadına Evet demeye zorluyor.
Tıpkı ne gibi?
Referandum öncesinde Aydın Doğan medyasının amiral gemisi Hürriyet’in “Karargâh rahatsız” başlığı gibi.
AK Parti Hükümeti’nin kadın subaylara başörtüsü özgürlüğü getirmesinin Genelkurmay’da rahatsızlık yarattığı haberi gibi.
Bu başlık, bu haber bile referandumda Hayır oyu verecek bir kısım muhafazakârları, bir kısım dindarları, kararlarını gözden geçirmeye sevk etmez mi?
Ayrıca unutulmasın ki referandumda asıl oylanacak olan Tayyip Erdoğan’dır.
Milletin çoğunluğu Tayyip Erdoğan’a Evet ya da Hayır demek için oyunu kullanacaktır.
İşte Avrupa’nın özellikle Tayyip Erdoğan karşıtı tavrı, referandumda sandığa tepki olarak yansıyabilir.
Zaten Tayyip Erdoğan’ı öteden beri güçlendiren de bu tepkiler değil midir?
Okuduğu şiir nedeniyle Tayyip Erdoğan’ın hapse atılması, Tayyip Erdoğan’ı güçlendirmiştir.
“Tayyip Erdoğan muhtar bile olamaz” manşeti atılması, Tayyip Erdoğan’ı güçlendirmiştir.
Kurucusu olduğu AK Parti hakkında kapatma davası açılması, AK Parti’yle birlikte Tayyip Erdoğan’ı da güçlendirmiştir.
AK Parti’ye karşı Genelkurmay Başkanlığı’nın e-muhtıra yayınlaması, AK Parti’yle birlikte Tayyip Erdoğan’ı da güçlendirmiştir.
Şimdi de Avrupa’nın Tayyip Erdoğan karşıtı tavrı, yine Tayyip Erdoğan’ı güçlendirebilir.
Referandumda Tayyip Erdoğan’a Hayır diyeceklerin bir kısmını, Tayyip Erdoğan’a Evet demeye yöneltebilir.
Avrupa’nın Tayyip Erdoğan’a hareket çekmesi, Evet oylarını yukarıya çekebilir.
Tayyip Erdoğan’ı güçlendirecek hareketler bunlar.
Yoksa gizli Tayyip Erdoğan’cı mı bu Avrupalılar?!