Uçsuz bucaksızmış gibi görünen atmosferin bile limitleri var. Biz insanlar bunu unutup o limiti zorluyoruz. Fazla zorlamaya gelmediğini hesaba katmıyoruz. Haziranda kar yağıyor, yaz ortasında aşırı sıcak ve soğuk hava dalgası geliyor, hortum üstüne hortum yaşanıyor. Peki ne yapmalı?
Cherokee kabilesinin yaşlılarından biri torunlarına eğitim veriyormuş.
Onlara demiş ki “İçimde bir savaş var. Korkunç bir savaş. İki kurt arasında... Bu kurtlardan biri korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı, üzüntüyü, pişmanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, suçluluğu, küskünlüğü, aşağılık duygusunu, yalanları, yapmacık gururu, üstünlük taslamayı ve egoyu temsil ediyor. Diğeri ise zevki, huzuru, sevgiyi, umudu paylaşmayı, cömertliği, dinginliği, alçakgönüllülüğü, nezaketi, yardımseverliliği, dostluğu, anlayışı, merhameti ve inancı temsil ediyor. Aynı savaş sizin içinizde de sürüyor ve diğer tüm insanların içinde de.”
Çocuklar anlatılanları anlamak için bir dakika düşündükten sonra ve içlerinden biri büyükbabasına, “Hangi kurt kazanacak?” diye sormuş. Yaşlı Cherokee kısa vevap vermiş: “Beslediğiniz.”
HAZİRANDA DA KAR YAĞARMIŞ
Bu hikayeyi neden anlattığımı açıklayacağım.
“Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.” Haziranda da kar yağışı olabilir pekala. Nitekim oluyor. Geçen hafta Rusya’da kar yağdı. Rusya, yaz ortasında beyaz örtüyle kaplandı. Sizin için şaşırtıcı olabilir ama aslında normal bir durum. Yağış her zaman kar olarak başlar, yere inerken erir. Dört mevsim boyunca yağışın kar şeklinde yere inme ihtimali vardır. Fakat bunun yaşanma sıklığı düşüktür, bugüne kadarki istatistiklere bakarsak eğer.
Atmosferin çok değişkenli kompleks yapısından hep bahsediyoruz. O yüzden havai atmosfer bizi yazın da kar yağışının ortasında bırakabilir, bu normal bir durum. Fakat günümüzde bu tür ekstrem hava olaylarının sayısının her geçen yıl artması pek de normal değil. Tüm dünyada kontrolsüzce salınmaya devam eden, ısı tutma kapasitesi olan karbondioksit, metan, su buharı gibi sera gazları sebebiyle küresel iklim değişimi her geçen gün hızlanıyor. Artık bu değişimin sonuçları gözle görünür boyutlarda! İklim değişiminin en önemli sonuçlarından biri, ekstrem hava olaylarının sıklaşması ve daha sert yaşanması olduğundan yaz ortasında kuzey yarım kürede, bembeyaz kar örtüsüyle kaplı bir güne uyanabiliyoruz aniden.
Bize uçsuz bucaksızmış gibi görünen atmosferin bile limitleri var. Fazla zorlamaya gelmiyor üstelik. Sanayi Devrimi’nin başlamasıyla hızla artan sera gazlarının kontrolsüz salımı, başta ABD olmak üzere pek çok dünya ülkesinde her geçen gün artıyor. İşin en kötü tarafı, atmosfer homojen bir yapı olduğundan dünya ülkelerinin kabul ettiği siyasi sınırlar atmosfer için maalesef geçersiz. Kirlilik salanların atmosferi değil, tüm dünya atmosferi değişiyor mecburen. Baca gazı salımlarını kaynağında kontrol ve tespit etmek gerekiyor. Kaynağında denetlenmiyorsa atmosfere salındıktan sonra artık her şey için çok geç! Hal böyle olunca ortak kullanılan havanın kontrolünü sağlamak ve kirletenlere bazı yaptırımlar uygulamak pek mümkün olmuyor.
TUHAF OLAYLAR SÜRECEK
Dünyanın pek çok yerinde ekstrem hava olayları sıklıkla yaşanmaya devam ediyor. Maalesef önümüzdeki günlerde, tüm dünyada kısa sürede gelişen su baskınları, yaz ortasında kar yağışları, hortumlar, aşırı soğuk ve aşırı sıcak hava dalgalarının sayısı ve şiddeti artacak.
Yani yaşlı Cherokee’nin anlattığı hikaye atmosfer için de geçerli. Atmosferi de neyle beslediğiniz çok önemli. Tüm dünyada sera gazı emisyonları artarak salınmaya devam ettiği sürece dünyanın çok farklı yerlerinde tuhaf hava olaylarının sayısı ve şiddeti artmaya devam edecek çaresiz.