Galatasaray cezası nedeniyle ligi taraftarından yoksun olarak açtı. Süper Lig’in yeni ekibi Karabükspor önünde ilk 45 dakikada her yönüyle rakibinden çok daha coşkusuz, plansız ve kötü gözüktü. Bir takımın, özellikle Galatasaray gibi büyük bir takımın kalecisi kurtarışlarıyla öne çıkıyorsa ve Muslera kurtarışlarına kaldığı yerden devam ediyorsa, 4 pozisyonun 2’sini kurtarıyorsa yandı gülüm keten helva...
Galatasaray ne defans, ne orta saha, ne de hücum hattı olarak, oyunsal performans olarak iyi değildi. Kardemir Karabükspor kendi alanına çekilerek, Galatasaray’ın kanatlardan gelmesini engelleyerek merkezden hücuma zorladı. Merkede kaptıkları toplarla çok hızlı şekilde kontraatak hücumlarıyla her seferinde pozisyon yakaladılar. Bu pozisyonlardan birini özellikle ilk 15 dakikada gole çevirseler sonuç Karabükspor adına çok daha farklı olurdu.
Galatasaray 33.dakikaya kadar tek net pozisyonu Bruma ile yakalıyorsa nereye koşuyor diye ligin ilk maçında sormamız gerekmez mi? Defansta Linnes amatör futbolcu gibi. Orta alanda Selçuk-Tolga ikilisi defansif ve ofansif anlamda organizasyonlarda ve oyun geçişlerinde etkisizdiler. Eren Derdiyok çok ağır ve bence hazır değil. Galatasaray adına etkili, göze batan, kazanmayı çok isteyen skorbordu değiştirecek bir oyuncu da yoktu sahada ilk yarıda.
İkinci yarıda da düşük tempo devam etti. Karabükspor, Galatasaray’ı kendi oyun kalıbına uydurdu ama Cim-Bom son 6 dakikada uyanıp bastırmaya başladı. Önce Karabüklü Serdar Deliktaş yüzde yüz fırsatı harcadı. Sonra Chedjou kaçırdı. Maç tam bitti denilirken Chedjou’nun uzun pası Eren Derdiyok’un nefis kafası Galatasaray’a piyango oldu büyük ikramiyeyi buldu.