Perşembe günkü yazımı yazamadım.
Giderek yazmak zorlaşıyor çünkü. Sabah çıkıyoruz gecenin bir vaktine kadar çalışıyoruz. Hep sahadayız. Halkımızla beraberiz. O yüzden bazen yazamadığımızda hoşgörün ey sevgili okurlar!
***
Bu seçim sürecinde gördüklerimizi ve yaşadıklarımızı günü geldiğinde anlatmak nasip olur inşallah... Söylenecek çok söz var dostlar...
AK Parti olarak yedi düvele karşı adeta savaşırken, o şer ittifakına karşı er meydanında vuruşurken yanımızda olanları zinhar unutmayacağız... Tabii yanımızda olmayanları da...
İçimizden olup yanımızda olmayanları zinhar unutmayacağız elbet... Seçim sonrasında söylenecek çok söz var dostlar... Şimdilik o sözlerin vakti değil... Her sözün bir vakti vardır, biliriz elbet... O vakit geldiğinde o sözler bir bir edilir, biline...
***
Gençlerimiz sokaktalar... Kadınlarımız evlerini unuttular kaç zamandır... Teşkilatımızın her kademesinden dava erlerimiz gecelerini gündüzlerine katıp çalışıyorlar... Cumhurbaşkanımız o tarafsızlık mavalını bir tarafa bırakıp meydan meydan dolaşıyor. O il demiyor, bu ilçe demiyor...
Başbakanımız günde kaç miting yapıyor... Üst aklın paralel örgütüne ve paralel örgütün üçgenine karşı kıyasıya bir siyasi savaş yürütürken, başka birilerinin seçim sonrasına yönelik hesaplarını görmediğimizi kimse sanmasın...
Sana soruyorum: Niçin yanımızda değilsin?
Bu siyasi hareket bir tek R. Tayyip Erdoğan’ın mı, Ahmet Davutoğlu’nun mu?
Hani bu davanın asıl sahibi sendin... Hiç kimse olmasa bile herkesten önce sen olacaktın davan söz konusu olduğunda...
Soruyorum şimdi: Niçin inmiyorsun sahaya ve niçin şer ittifakına karşı yiğitçe direnen kardeşlerinin yanında değilsin?
Ne bekliyorsun? Kırgınım size... Kendi adıma sitemkârım...
AK Parti’nin başarısızlığından kendi şahısları adına başarı çıkartmak isteyenler varsa bilsinler ki AK Partililer bugün yanlarında olmayanlara asla değer vermezler...
***
Gün küskünlük günü değildir...
Gün, kırgınlık günü değildir...
Gün, “Ben olmazsam AK Parti işte böyle küçülür!” deme günü değildir...
Kim ki kendi nefsini davasının üstünde görüyorsa bilsin ki o kaybeder... Birbirimizi bilmeden kırmış ve gücendirmiş olabiliriz... Teşkilatlarımız da bilerek veya bilmeyerek ihmalkar davranmış veya gönül incitmiş olabilir... Milletvekillerimiz de, bakanlarımız da... Ama gün bu hesapların görüleceği gün değildir... Bu hesapları yapacağımız günler de gelecektir elbet...
Gün, hep birlikte sahaya ineceğimiz gündür...
Davamız için...
Siyasi hareketimiz için...
Kimi ki fırsatçılık yaparsa kaybeder... Kim ki şahsi ikbalini partisinin/davasının önüne geçirirse kaybeder. Çünkü AK Partililer asla unutmazlar...
***
Henüz vakit varken in sahaya... Tıpkı Cumhurbaşkanı gibi meydan meydan dolaş... Başbakanın yanında görün ki nasıl birlik içinde olduğumuzu herkes görsün... Bu birlik görüntüsü bile yeter... Teşkilat sizden bunu bekliyor... Halkımız bu birlik görüntüsünü bekliyor... Kim ki bunu bugün bu seçimde yapmazsa sonrasında söyleyecek hiçbir sözü kalmaz...
***
Bugün yanımızda olanları asla unutmayacağız. Yanımızda olmayanları da...
Kendi şahsi ikballerini, egolarını, hesaplarını davasının üstünde görenleri elbette AK Partililer unutmayacaklardır... Unutmamalıdırlar...
Bugün canla başla çalışanları unutmayacakları gibi, ucundan tutar gibi yapıp çalışmayanları, dahası moral bozucu söz ve davranışlarda bulunanları da zinhar unutmayacaklardır...
O yüzden çağrıda bulunuyorum: Henüz vakit varken hep birlikte güçlü bir şekilde sahaya inelim... Bize kaybettirmek isteyenlere karşı birlikte kazanalım... Halkın ve Hakkın iktidarına göz koyanları sandığa birlikte bir kez daha gömelim...
Sayılı günler kaldı...
Hadi hep beraber gücümüze güç katalım diyorum...