2022 yılı asgari ücretinin ne kadar olacağıyla ilgili uzunca zamandır süren beklenti, beklentinin de üstünde olarak sonuçlandı.
Pandeminin tüm dünyada sebep olduğu ekonomik krizden Türkiye de etkilendi elbette. İki yıldır fasılalarla yaşanan kapanma, yarı kapanmayla duran üretimin, aksayan sektörlerin ekonomik faturası maalesef katlanarak büyüdü.
Türkiye tedarik zincirlerini bozmamak için elinden geleni yaptı, bu konuda önemli bir direnç de geliştirdi ama olan oldu. Son aylarda yükselen enflasyonla birlikte bundan en fazla elinin emeğiyle kazananlar etkilendi maalesef.
Bu açıdan asgari ücretin enflasyonla baş edebilmenin asgari seviyesini tutturması gerekiyordu.
Ve hemen her çevreden tek rakam telaffuz edildi: 4 bin TL
Beklentinin bu olmasına rağmen süreci yakından takip eden pek çok kaynaktan duyduğum şey, Hükümetin bu rakamın üstüne çıkılması için çalıştığı oldu. Duyduğum son rakam 4 bin 70 TL idi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan taraflarla birlikte yaptığı basın açıklamasında 2022 asgari ücretini 4 bin 250 TL ilan edince çıtayı işçi lehine zorladıklarını anladım ve "yetmez ama evet" dedim sevinçle.
Helal kazançla evine ekmek götürmeye, çoluk çocuğunu okutmaya çalışan işçinin, emekçinin hakkı kuşkusuz ödenemez. Ama en azından korunmuş oldu.
Rakamın herkeste memnuniyet oluşturduğu açık. Çarşı pazarda, esnafta, sendikalarda genel hava gayet olumlu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye ve aziz milletimiz için 7/24 gayretle çalıştığını görüyor halkımız. Küresel ekonomik krizin, içerdeki fırsatçıların, siyasi amaçla yapılan spekülasyonların market raflarına yansıyan etkisini de görüyor.
Vatandaşın devletten beklentisi, yeni ekonomik model oturup Türk Lirası yeniden hak ettiği gerçek değerine ulaşıncaya kadar devletin stokçularla, krizden faydalanmaya çalışan fırsatçılara göz açtırmaması. Cezalar yüksek ve caydırıcı olmasını istiyor kamuoyu.
Gıda ve yakıt fiyatlarındaki ani yükselişe müdahale beklentisi sürüyor ama yeni asgari ücretin en azından yaraya merhem olacağı açık.
Öğretmen ve doktor maaşlarına yapılacak zamların yanı sıra başka kolaylaştırıcılar, devlet destekleri, asgari ücrete bağlı olarak yükselecek maaşlar, vergi indirimleri ve muafiyetleriyle kamuda açılan yeni kadrolar da toplumda rahatlamaya yol açacaktır.
Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamaya göre ilk etapta 20 bin sağlık çalışanı alınacak mesela. Kadronun 10 bini hemşire ihtiyacını karşılamak için. Diğer 10 bini ebeler ve sağlık teknikerleri oluşturacak.
Devamı da gelecek. Bakan Koca "Cumhurbaşkanlığı tarafından Bakanlığımıza 30.000'i sözleşmeli sağlık personeli, 10 bini de sürekli işçi olmak üzere, toplam 40 bin pozisyon/ kadro ihdası yapılmıştır" diyerek ikinci 20 binin müjdesini de vermişti.
Şu dar günleri atlatalım çok daha güzel günler göreceğiz inşallah.