Kasımpaşa’da doğmuş büyümüş, sonra semtten taşınmış insanların en belirgin özelliklerinden biri semtle olan diyaloglarını devam ettirmesidir.
Şimdi hepinizin aklına Cumhurbaşkanı Erdoğan geldi ama ben daha geniş bir evrenden söz ediyorum.
Mesela Deve Necdet’ten, Kalça Kenan’dan, Ak saç Erol’dan, rahmetli Atilla Alatan’dan, Atilla Tüzmen’den, Aka Erol’dan ve daha adını sayma imkanım olmayan bir sürü insandan.
Hayata zor şartlarda başlayıp, futbolda ya da mesleklerinde bir yere gelen adamların geldikleri yeri unutmama duygusu hep çok hoşuma gitmiştir.
Sonuçta iki üniversitede okuyan, tek milli futbolcunun oğlu ve 1940 yılında Kasımpaşa Karakolu Komiseri Şemi Bey’in torunu olarak yazıyorum bunları.
Bu kadar uzun uzadıya dil dökmemin sebebi de Arda’nın Bayrampaşa ile kurduğu ilişki ve o ilişkinin ben de yarattığı saygı.
Sırf bu yüzden bile çok başarılı olmasını istediğim bir adam Arda.
***
Dün gazetelerde bol bol Arda Turan haberi vardı. Reklam çekiminde geçirdiği kaza, sevgilisiyle gittiği mekan, dinlediği isim uzun uzadıya yazılmıştı.
Haberleri görünce aklıma, bu köşede, Ağustos Ayı’nın sonunda yer verdiğim D-Smart Ceo’su Ali Güven’in mektubu geldi.
O mektupta tam da bu yaşananların yaşanmaması için endişeler dile getirilmişti.
Özetle Arda’nın tökezlemesini ve kendi futbolcusunun Barselona forması giymesini bekleyen menejerler, Arda’ya dair kafasında soru işaretleri olan İspanyol futbol medyasından söz ediliyordu.
Yaklaşık 10 gün sonra sahada olmasını bekliyoruz Arda Turan’ın...
Aslında sadece sahada olmasını değil yeni takımıyla harika işler yapmasını, ekran başında hepimizi sevince boğmasını bekliyoruz.
Bunların olması için de Arda’nın kafasının rahat bedeninin de dinlenmiş olması gerekiyor. Umarım bu son okuduğumuz futbol dışı Arda Turan haberi olur bu sezon...
***
Arda Turan adı reyting aldırır mı aldırır, gazetelerde okunur, internette tıklanır mı, tıklanır elbette...
Peki Türkiye’nin kaç Arda Turan’ı var, şu an, dünya piyasasında, bu kadar göz önünde olan?
O zaman Arda Turan’ı korumak gibi bir sorumluluk da var medyada. Eskiden spor medyasının ağabey yazarları vardı, onlar bir konuda kalem oynattılar mı, sonuç alırlardı.
Şimdi, Hıncal Uluç hariç ne öyle ağabeyler kaldı ne de onları dinleyen futbolcular.
Evet ortalama bir takımda oynayan bir futbolcu bile bir sezonda o ağabeylerin kazandığı paradan kat ve kat fazla kazanıyor ama eskiden ağabeylik diye bir kavram banka hesabından daha kıymetliydi.
Yetiştiği semte bu kadar düşkün olmasa oturup uzun uzadıya Arda Turan yazısı yazmazdım.
Ancak kumaşında vefa olan bir adamın da göz göre kendisine zarar vermesine gönlüm razı gelmedi.
Aman diyeyim Arda, biz seni bir süre sadece İspanya Ligi’nde seyredelim...