Birinci dünya savaşı daha önce hiçbir savaşın yapmadığını yaptı diyor Hannah Arendt; ‘’ Uluslar arasındaki dayanışmanın geriye dönüşü mümkün olmayacak bir biçimde parçalanmasına neden oldu... Bundan böyle( yani savaştan sonra) herkes bir diğerine özellikle de en yakın komşusuna karşıydı.’’ Birinci dünya savaşı, Ulusların, ulusal azınlıkların ve etnik gurupların, siyasi temsil talepleri etrafında birbirlerine yabancılaşarak ayrıştıkları, en travmatik tarihsel dönemdir; ötekini nefret objesi haline getiren bu siyasi ve kültürel iklim o dönemin mirasıdır.
Kürt meselesinin tarihsel bir geri plana sahip olduğunu unutmadan, PKK ve olası çözüm yöntemlerine odaklandığımızda, Kürt meselesinin çözümünde PKK’nin artık bir ‘’iç aktör ‘’olarak belirleyici bir rol oynayamayacağının altını çizmekte sonsuz fayda var. Çözüm süreçlerinin muhatabı ve partneri olarak PKK, hikayesinin sonuna gelindiği çok açıktır. Her tarihsel etnik meselede olduğu gibi Kürt meselesinde de bir çözüm olacak, ama artık PKK bu süreçlerin muhatabı olmayacak.
PKK bu yanıyla çözümün muhatabı değil, ‘’sorunun bizzatihi kendisidir.’’ Kürt sorununun Irak ve Suriye’de ulaştığı ya da ulaşacağı boyutlara bağlı olarak PKK, bir parça önem kazanabilir ama bu durum onun artık bir dış sorun olduğu gerçeğini değiştirmez. PKK Türkiye için bir iç sorun değil, açıkça ‘’bir dış sorundur.’’
O zaman biz de PKK yi dışarıda bırakan ve kendi gerçek iç sorunumuz olan Kürt meselesine odaklanıp, ‘’Araftaki Zaferi’’ ete kemiğe bürümüş gerçek zafere dönüştürmenin yol ve yöntemlerini bir an önce bulup uygulamalıyız.
Kürt toplumunun içinde Terör ve şiddetten uzak ve aynı ölçüde terör ve şiddete karşı mücadele eden siyasi dinamikler var. Terörle mücadele edilirken nedense bu dinamiklerin terör ile mücadeleye sağlayacağı büyük imkanlara pek değer biçilmez. Esasında bu konuyu tam anlamıyla ifade eden özlü bir söz var.’’ Bütün kaleler içten fetih edilir’’ Bu çok doğru bir laftır. Kürt toplumun içinde Terör ve şiddete karşı etkili bir mücadele ancak, o toplumun kültürel değerleri ile beslenmesi durumunda etkili sonuçlar vermeye aday olur.
Kaldı ki, bu etkili muhalefet olmadan kesin çözüm neredeyse imkansızdır. Kürt toplumunda PKK dışındaki herkese söz hakkı tanıyarak, herkesi ekranlara taşıyıp, söylenmeye çalışılanları halkla buluşturmak süretiyle ideolojik hegemonya kırılabilir. PKK’nin ideolojik hegemonyası kırılmadan toplumdaki varlığına son verilemez. Toplumun genel çıkarlarını büyük bir titizlikle koruyarak, toplumun diğer bileşenlerine adil ve tarafsız bir biçimde söz hakkı tanımak güvenilir olmanın en önemli kriteridir.
Eğer bir toplumun sosyal hayatı çok canlı değilse, o toplumda iyi şeyler olduğuna ‘’hiç kimseyi ikna’’ edemezsiniz. Sosyal hayat kurulu gündelik hayatın tek güvencesi ve ikna edici tek göstergesidir. Çünkü bütün insanlar sosyal hayatın canlılığını baz alarak hem kendileri için uygun bir hayata karar verir hem de buna bağlı olarak bir gelecek tahayyülü kurgular. Sosyal hayatın dinamik akışı ve bu akışın toplum tarafından görülüp hissedilmesi çok önemli ve değerli bir olgudur. Her toplum sosyal olarak rol modeliyle bütünleşir ve kendini o toplumun bir üyesi olarak değerlendirir.
Her toplum bir tarihten gelir ve tarih içinde oluşmuş geleneklere sahiptir. Aslında gelenek o toplumun yaşama alışkanlıklarından başka bir şey değildir. O nedenle toplumun geleneklerini ve geleneksel kurumlarını koruyup geliştirmek, toplumsal bünyenin sağlığı için elzemdir. Düğün , dernek, cenaze, misafir perverlik, komşuluk, akrabalık, aşiret ilişkileri ve dayanışmanın sembolu olan imecelere kadar, her gelenek mutlaka tekrar toplumsal hafızaya bir nakış gibi işlenmelidir.
Toplumsal kanaatlerin oluşmasında en büyük rol kanaat önderlerinindir. Adaletin sağlanmasından, ihtilafların çözümüne, oradan toplumsal barışın gerçek merkezine nüfüz eden bu bireyler mutlaka toplumun önünde görünür kılınmalıdır.
Ekonomik birimlerin ayrıntılı tanıtımı toplumsal hayatın en önemli güven verici haberciliğidir. İktisadi aktörlerin başarıları herkese güven verir. Herkesi teşfik eder ve geleceğe güvenle bakmanın psikolojisini üretir.
Gerçek bir hayat gerçek rol modelleri gereksinir. Her toplum mutlaka kendi starlarını yaratır. Bir toplumun rol modelleri, hayatı ve başarılarıyla toplumu etkileyen starlardır. Her starın hikayesi aslında o toplumun hikayesidir. İnsanlar başarıyı görmeden, başarılı insanların başarılarına tanık olmadan gelecek için umutlanamazlar.