Anneler Günü’nde içim çok buruk. Çünkü bu özel günü bireysel kutluyoruz. İsterdim ki anneler de üniformalarını giyip uygun adım yürüsün, biz de tribünden onları alkışlayalım, gözlerimiz dolsun. Hatta anneler stadyumda kule yapsalardı, ne güzel olurdu..
Bugün Anneler Günü. Ama içimde bir burukluk var. Böyle özel bir günün ayrı ayrı evlerde değil stadyumlarda hep beraber coşkuyla kutlanması gerekirdi. Çünkü biz millet olarak özel gün ve resmi bayramlarda 101 pare top atışı yapılmadan, geçit resmi olmadan, üniformalar giyilmeden kutlama olmayacağına inanıyoruz. İsterdim ki anneler de üniformalarını giyip uygun adım yürüsün, biz de tribünden onları alkışlayalım, gözlerimiz dolsun, sonra ne bileyim Türk yıldızları uçak gösterisi falan yapsın. Bunlar hoş şeyler sonuçta. Kuzey Kore’de özel günler ve resmi bayramlarda yapılan gösterileri görünce hangimiz duygulanmıyoruz? Oradaki milli birlik ve bütünlüğe hangimiz imrenmiyor?
Ben isterdim ki anneler stadyumlarda çeşitli koreografiler yapsın, kule oluştursun... Tamam, belki kule yapmaları o kadar kolay olmayabilir. Sonuçta anne dediğimiz insanlar genellikle kilolu olur. Ama bu tamamen onların sorunu. Eğer o perde takma işini yıllarca bize yaptırtmak yerine kendileri yapsalardı bugün çok daha atletik olabilirlerdi. Üzgünüm.
EN GÜZEL HEDİYE ÜÇLÜ PRİZDİR
Birileri coşkuyla Anneler Günü’nü kutlarken öte yanda sessizce ağlayanlar var. Kim onlar? Bu güne özel kampanya yapması mümkün olmayan demir-çelik, hırdavat ve tıraş bıçağı gibi sektörler. Evet, bu sektörler Anneler Günü’nde derin bir sessizliğe gömülür. Diğer bütün sektörlerin reklamları yaldır yaldır dönerken bu sektörler bir köşede usulca ağlamaktadır. Çünkü Anneler Günü ile ürünlerini bağdaştırmaları mümkün değildir. İnfrared ısıtıcı markaları bile bir şekilde ürünlerini bugüne bağlayıp “Anneler Günü’nde verilecek en güzel hediye infrareddir. Anne sıcaklığı gibi...” diyebilirken bu bahsettiğim sektörlerdeki firmalarda mayıs ayının ikinci pazar günü depresyon, halsizlik, umursamazlık ve gözleri sabit bir noktaya dikerek donuk donuk bakmalar görülür.
Ama son yıllarda bu alakasız sektörler “Ya biz de Anneler Günü’nden faydalanalım, ne olur ki sanki?” deyip işin cılkını çıkardı. “Annenize en güzel hediye üçlü kablodur, priz kapağıdır” noktasına geldik. Lütfen yapmayın bunu. Bir çimento firmasının Anneler Günü’nde kampanya yapmasının ihtimali yok. İsterseniz deneyebiliriz:
“Annenize verilecek en güzel hediye çimentodur. Aileyi adeta bir çimento harcı gibi birleştiren o değil midir?..” Olmadı. Zorlama olduğu çok bariz.
“Bugüne özel, annesiyle gelen her müşterimize dört torba çimentoya bir torba bedava... Onlar en iyi çimentoyu hak etmiyor mu sizce...” Bu da başarısız çünkü hiçbir inşaat işçisi çimento alışverişine annesiyle gitmez.
Gördüğünüz gibi ne kadar çaba sarf etsek de olmuyor. Şimdi sakin olun ve elinizdeki o reklam bütçesini yavaşça başka bir güne bırakın. Çiçek ve çikolata firmaları dışında kimse bugünle ilgili reklam yapmasın.
ONLARI ARTIK RAHAT BIRAKIN
Bu reklamlar anneleri de değiştiriyor. Sevgili firmalar, anneleri neden gaza getiriyorsunuz? Eskiden elini öpüp gününü kutlayınca sevinçten uçan annem şimdi bana infrared ısıtıcı isteyen gözlerle bakıyor. Tamam siz reklam icabı “Annenize en güzel hediye infrared ısıtıcıdır” diyorsunuz fakat bizimki inanıyor buna. Gerçekten de en güzel hediyenin infrared ısıtıcı olduğunu düşünüyor. İnsaf edin, siz bile üretici firma olmanıza rağmen buna inanmıyorsunuzdur.
Geçen Anneler Günü’nde “Annecim sana en güzel hediye bugün burada yanında olmam değil midir?” dedim, “Kendine biraz fazla anlam yüklüyorsun bence” diye cevap verdi. N’olur yapmayın, lütfen annelerimizi gaza getirmeyin.
Son sözüm annelere. Sevgili anneler, başımızın tacısınız fakat o terlik ne? 2012 yılındayız hala terlik fırlatıyorsunuz. Misafirin yanında gizli gizli çimdik atmalar falan... Bu mudur yani? Yapmayın..
twitter.com/#!/beyinsiz_adam